Levent Özadam - Mesaj Kutusu
Bizde yok ama Türkiye’de var olduğunu öğrendik…
Bazı mahkeme dosyaları gizli görülebiliyor!
Bilgiye avukatlar dahil kimse ulaşamıyor…
Çok kişiye mezar olan Adıyaman’daki Grand İsias otel için de ‘gizlilik kararı alındı’ diye haberler yayıldı!
Kaynak Türkiye’deki muhalefet partileri ve bazı sivil toplum örgütleri idi…
Haliyle sinir krizleri geçirdik!
Otel sahipleri iktidara yakın isimlerdi ya…
Olur mu olur dedik!
Dün Anadolu Ajansı bu konuda bir haber yaptı…
Adıyaman Cumhuriyet Başsavcılığı açıklama yapmış!
Tek bir dosya için bile gizlilik kararı alınmadığı yönündeydi bu açıklama…
Önce biraz olsun yüreğimize sur serpildi ama!
Sonra da acaba mı diye sormaya başladık…
Şimdi insanlar sormaya başladı!
Bu açıklamaya inanalım mı inanmayalım mı?
Açıklama AA tarafından haberleştirildi ancak sorular devam etti;
Başsavcılığın bu konudaki kararı neredeydi?
O karar niye açıklamanın ekine belge olarak konulmadı…
Milletin çok hassas olduğu bir dönem yaşıyoruz!
Güvensizlik sorunu hat safhada…
Bu dönem adalete, şeffaflığa ve hakka hukuka çok ihtiyacımız var!
…
Cumhurbaşkanı Tatar ne dedi?
“Hak ve hukukun takipçisi olacağım…”
Yerinde bir karardı!
Ama açıklama sonrasında da şu sorular gelmeye başladı;
Gerçekten hak ve hukuk için cesaretli karar alabilecek mi?
Kesinlikle almalı…
Almak zorundadır!
Bu ülkenin seçilmiş Cumhurbaşkanı diğer anlamda da lideridir…
Umarız takipçisi olur!
Hele de Grand İsias artık Kıbrıs Türkü için can damarı haline gelmiştir…
Tatar pek ala ki makamı ve imkanları nedeniyle Kıbrıs Türkünün hakkını arayan bir sorumluluğun da altındadır artık!
İstediğimiz çok bir şey değil alsında…
Suçluların bir an önce belirlenerek cezalandırılmasından başka bir şey istemiyoruz!
Hatta şu sıralar deprem bölgesine bile gidip hakkı da hukuku da orada arayabilir…
Bunu yapacağından da emin olmak istiyoruz!
Nasıl geçmişte Türkiye’nin belirli bölgelerine gidip çeşitli etkinliklerine katılmıştır…
Bu kez hak ve hukuk için gitmesi Kıbrıs Türkü için şimdi daha önemli hale gelmiştir!
Buyurun Sayın Tatar…
İnsanlarımız sizlere ve devlete inanmak, güvenmek istiyor!
…
Türkiye yaralarını sarıyor mu tabi ki sarıyor…
Dünyanın bir çok ülkesinden ve KKTC’den de deprem yardımları yapıldı yapılmaya ad devam ediyor!
Ancak deprem bölgelerinden de şikayet gelmiyor değil…
Dün öğlen saatlerinde Reyhanlı’dan bir tanıdıktan telefon aldık!
Hani şu hane başına 10 Bin TL meselesi var ya…
Ekipler bir eve gitmişler denetleme yapıyorlar!
Evde oturanlar mutfak ve banyo bölümlerini göstermişler…
İki mekan da çöktü çöküyor hatta mutfağın tavanından gökyüzü görülüyor!
Görevlilerden birisi burası için maddi yardım veremeyiz demiş…
Hane halkı başımıza yıkılacak deyince de denetlemeye gelen diğer görevli de aynen şunları söylemiş;
Ortaya bir kazık dikin, kesinlikle yıkılmaz…
Türkiye’de ne yazık ki bu tür nahoş olaylar da yaşanmaya başladı!
Oysa hükümet OHAL ilan edilen 11 ilde yaşayan tüm hanelere 10 Bin TL deprem desteği vereceğini açıklamıştı…
…
Bu yazıyı yazarken tekerlekli ofis sandalyemiz şöyle bir gitti geldi…
Başım mı ne dönüyor diye içimden geçirdim!
Sonra tavana baktım avize gidip geliyor…
Hatay Samandağ’da 19.04 gibi yine deprem olmuş!
6.4 lük deprem bizi burada bu kadar etkilediyse 7.7’yi filan hiç düşünemiyoruz…
Demek ki neymiş bundan böyle depremlere alışmak gibi sorumluluklarımız var!
Deprem konusunda ne zaman niçin soruları artık tamamen ortadan kalkmalı ve sadece önlem almak için çalışmalar başlatılmalıdır…
Deprem değil bina öldürür sözlerini hiç ama hiç unutmamak gerek!
MESAJ KUTUSU
Sayın Ersin TATAR, en üst makamın sahibi olarak vatandaş bazı açıklamalara güvensizlik duymaya devam ediyor. Özellikle yerle bir olan Grand İsias otel konusunda dosyanın gizliliği konusundaki iddialar üzerine inisiyatif üstlenip bölgeye gitmeniz ve kamuoyunu bilgilendirmeniz bekleniyor…
…
Sayın Tahsin ERTUĞRULOĞLU, KKTC’nin dış temsilciliklerini azaltma kararından sonra şimdi de 5 yeni ülkede temsilcilik açma kararı kamuoyunda tepki ile karşılandı. Bu temsilciliklerin ne işe yaradığı bile bilinmezken böyle kararlar güvensizliği de beraberinde getiriyor…
…
Sayın Ünal ÜSTEL, maaş kesintileri vergi düzenlemeleri konusundaki kararlarda geri adım atılması bir kez daha gösterdi ki devletin çeşitli kesimlerinin hukukçulara ihtiyacı var. Bu konuda hiç gecikmeden girişim başlatmanız yönünde mesajlarınız geliyor…
…
Sayın Mehmet CABACABA, Bütçe Dairesi Müdürü olarak bazı sendikalardan çalışanlara mobing uyguladığınız yönünde şikayetler almaya başladık. Pek yakında kahvenizi içmeye gelip şikayetleri sizin ağzınızdan da dinleyeceğiz, şimdiden haber verelim dedik…
…
Sayın Fazilet ÖZDENEFE, Meclis Başkan Yardımcısı olarak Türkiye’deki deprem bölgelerine giden ve hizmet veren kurum ve çalışanlara özel gönderdiğiniz teşekkür mektuplarınız hepsinde de memnuniyetle karşılandı. Devletin bu şekilde bile kendini göstermesi kesinlikle çok önemli…
…
Sayın Hasan TAÇOY, çalışanın sigorta yatırımlarındaki devlet desteği bu ay yapılmayınca özellikle küçük esnaf çok zor durumda kaldı. Oysa son dakikaya kadar verilen desteğin devam edeceği yönünde tahminlerde bulunuyorlardı…
…
Sayın İbrahim BENTER. Deniz Yıldızı Apartmanları konusunda yaptığınız çıkış vatandaşlar tarafından da memnuniyetle karşılandı. Bakalım hükümet edenler sizin gibi cesur kararlar alabilecek mi? Bu arada vakıf binalarına 2 yıl önce deprem denetlemesi yaptırdığınızı da sevinerek öğrendik…
…
Sayın Ayhan ARIKLI, 175 Bin TL’lik konteynır evler konusundaki açıklamalarınızdan sonra umarız Sayıştay başta olmak üzere devletin diğer ilgili kurumları da geniş çaplı bir soruşturma başlatırlar. Zira bu işi de ticarete çevirdilerse artık vay halimize…
…
Sayın Kutlay ERK, Girne’de bir restoranda sigara ve puro içimi konusundaki paylaşımınız biraz manidar geldi doğrusu…Bu ülkedeki eğlence yerlerinin en az yüzde 99’unda tütün kullanmak ne yazık ki moda haline geldi.
…
Sayın Naci GÖRÜR, tamam anladık iyi bir deprem uzmanısınız ancak Kıbrıs’ta büyük bir deprem beklediğinizi defalarca söyleyerek vatandaşa korku yaratmaya devam ediyorsunuz. Bu konudaki bilgileriniz sadece ilgilerle paylaşmanızı şiddetle öneriyoruz…
