Levent Özadam - Mesaj Kutusu

[email protected]

Bundan birkaç sene önce isyan bayrağı çekmişlerdi…

Çünkü kendilerine o binalardan çıkın denmişti!

Kira sözleşmeleri de yenilenmedi…

Şu anda kira da ödemiyorlar!

Geçtiğimiz yıl buraya liman ve otel projesi yapılacak dendi…

Bir kez daha isyan ettiler!

Bizi bu binalardan kimse çıkaramaz diye dernek bile kurdular…

Gazetelere demeç verdiler, burası peşkeş çekilecek diye duygu sömürüsü yaptılar!

O sıra biz bile onların yanında olduk…

Açıklamalarına yazılarımızda yer verdik!

Ne demekmiş peşkeş çekilecek diye de tepkimizi dile getirdik…

Meğerse onların dertleri bambaşkaymış biz de yeni öğrendik!

G.Mağusa’daki denize sıfır Deniz Yıldızı Apartmanları…

Yüzden fazla aile burada yaşıyor!

Yıllar önce torpil bulup Vakıflar İdaresi’nden kiralamışlar…

Vakıflar’a ait bir binada kiracıysanız oradan sizi kimse çıkaramaz!

Siz oturursunuz, çocuklarınız oturur hatta torunlarınız bile zamanı gelince orada yaşarlar…

Komik bir kira bedeliyle!

Bunun gibi başka bölgelerde de lebi derya apartmanları var Vakıflar’a ait…

Kiralar bin TL ile 3 bin TL arasında!

Otur babam otur…

Deniz Yıldızı Apartmanlarında durum ama çok farklı…

Deprem bu binaları bir kez daha gündeme getirdi ya!

Ortada depreme dayanıklı değil diye raporlar da var artık…

Rapor kimin umurunda?

Bu kez kira da ödemeden oturmaya devam ediyorlar…

Bazıları için de burası rant kapısı haline gelmiş!

Mesela aylık bin TL kira ödenen bazı daireler var…

Kiracı aylık bin TL ödüyor ama orada ikamet etmiyor!

Sosyal medyaya ilan bile vermişler…

Özellikle de yabancılar için!

Günlük bin TL’ye kiralıyorlar…

Mekan müthiş, manzara harika!

Hele de yabancılar için günlük bin TL nedir ki?

Bölgede şu anda en ucuz otel ücreti günlük 3 bin TL.

Ver otuz bini otur bir ay boyunca!

İşte devletin gücünü göstermek için çok iyi bir fırsat…

Bırakın parayı pulu, bu binalar artık depreme dayanıklılığını çoktan kaybetmiş!

Halen 100’den fazla aile burada oturuyor…

Bazıları da verdikleri kiranın 30 katına yabancılara kiralıyor!

Devletin ensesinden geçiniyorlar anlayacağınız…

Burada devlet var mı yok mu hep birlikte göreceğiz!

Devlet ağırlığını koyup orada oturanları çıkarıp binayı yıkacak mı yıkmayacak mı?

Bize çok zor bir ihtimal geliyor…

Çünkü yıllarca torpille buraları neredeyse bedava kiraya verdiler!

Şimdi bakalım yaptığı hatadan geri dönebilecekler mi?

Hem de ortada can tehlikesi varken…

Kahraman depreminden ders aldık mı yoksa almadık mı hep birlikte göreceğiz artık!

Onların derdi rant..

Bizim derdimiz ise devlet ensesinden rant edenlerin can güvenliği!

Devlete güvenmediklerini söyleyenler var ya…

Devlet erkanına güven tazeleme fırsatı doğmuştur şimdi!

Adıyaman’daki İsias otel için Türkiyeli yetkililer ‘gizlilik’ kararı çıkartmışlar…

İnanın hayretler içinde kaldık!

Binlerce bina yıkıldı, binlerce insan kaybettik ancak tek bu otel için dosya gizi kalacak kararı üretilmiş…

Eşi benzeri görülmemiş bir karardır bu!

Haliyle pis kokular da beraberinde gelmeye başladı…

İktidar gizlilik kararı alıyor muhalefet de buna şiddetle karşı çıkıyor!

Dosya kapanacak demeye başladılar insanlar…

İşte devletimiz için gerçekten de çok büyük bir fırsattır bu!

Ve konu devletlerarası ilişkilere kadar dayanmıştır…

KKTC devleti Türkiye devletine sormalıdır;

Ne oldu da yıkılan bu bina için gizlilik kararı alınmıştır, diye…

Hem de hiç gecikmeden, hemen şimdi!

MESAJ KUTUSU

Sayın Cafer GÜRCAFER, deprem sonrası ülkede en büyük sorumluluk sizin üzerinizde olacaktır. Umarız hükümet size tam yetki vererek ülke genelinden tüm binalarda deprem dayanıklılığı testleri hiç gecikmeden maddi bedeli ne olursa olsun sizin öncülüğünüzde başlatılır…

Sayın Olgun AMCAOĞLU, Şubat başı tüp gazda indirim müjdesi vermiştiniz ama indirim bir yana uzun bir süredir tüp gaz yokluğu baş gösterdi. Yine stokçuluk iddiaları ve ihbarları yapılmaya başladı, vatandaş indirimden vazgeçti, bir tüpe bile muhtaç hale geldi!

Sayın Mustafa YAVER, pek kıymetli babanızın vefatını biraz geç de olsa üzülerek öğrendik. Merhuma tanrıdan rahmet size ve tüm aileye sabırlar dileriz. Allah geride kalanlara sağlıklı uzun ömürler dileriz…

Sayın Serkan İLSEVEN, yaş günü kutlamanızı sosyal medyada paylaşmanız yine sosyal medya kullanıcıları tarafından tepki ile karşılandı. Ha keşke böyle hassas bir dönemde bu tür etkinlikleri biraz sessiz sedasız kutlasanız önemli bir makamda olan bir kişi olarak en azından eleştiri yağmuruna tutulmazdınız değil mi?

Sayın Alişan OŞAN, yaşanan deprem felaketi sürecinde bakanlıktan istenilen maddi katkılara anında olumlu yanıt vererek tek birini bile geri çevirmemeniz dikkatlerden kaçmadı. Bazı kurum ve kuruluş yetkilileri duyarlılığından ötürü teşekkür mesajları göndermeye başladı…

Sayın Murat ŞENKUL, deprem felaketi sonrası sıfır taviz politikasıyla denetimlere başlama kararınız kamuoyunda memnuniyetle karşılandı. Umarız diğer belediyeler de bu cesur kararın altına imzalarını atarak çok da gecikmeden denetimlerine başlarlar…

Sayın Ziya ÖZTÜRKLER, bakanlık içindeki bazı çeteleşmelere çok dikkat etmeniz gereken bir sürecin içinden geçiyorsunuz. Bu arada sizi ve icraatlarınızı yıpratmak için ciddi bir operasyon başlatıldığı konuşuluyor, özellikle çok yakınınızda olanlara dikkat etmeniz gerektiği yönünde mesajlarınız geliyor…

Sayın Ersin TATAR, Türkiye’de deprem yardım kampanyasında üç maaşını bağışlamanız anlaşılan o ki birileri tarafından yeterli bulunmamış. Bu sıralar ağzınızla kuş tutsanız kimseye yaranamayacaksınız, en iyisi biraz geri planda durarak ortalığın sakinleşmesini beklemek olacaktır…

Sayın Erhan ARIKLI, deprem sürecinde özellikle THY’nin Ercan’ı iç hat olarak kabul etmesi ve bilet fiyatlarında önemli düşüşler yaşanması nedeniyle şu iç hat konusunu sürekli sıcak tutmanız öneriliyor. Bu konuda siyasi amaç güdenler bırakın konuşmaya ve eleştirmeye devam etsinler…

Sayın Dursun OĞUZ, geçen ay küçük hayvan üreticilerine teşvik sözünüzün çok gecikmeden ödenmesi için mesajlarınız gelmeye başladı. Bir çoğu çok zor durumda olduklarını belirten ihbarlarda bulunmaya başladılar, deprem telaşı gecikme yaratmış olabilir ama bu hafta bu işi bitirin deriz…