Levent Özadam - Mesaj Kutusu
Taksici arkadaşla sohbetteyiz…
Belli ki o ülkede hayatından memnun olan yüzde 64’lük kesimden değil!
İşler kesat diyor…
Böyle giderse aracı satıp emekliye ayrılacağını söylüyor!
Önce çok sayıda taksi olduğundan yakınıyor…
Sonra da korsan taksicilerden!
Ve iddia ediyor bu ülkede artık taksi ile taşımaların yarısına yakınını kaçak taksiciler yapıyor…
Haliyle pasta küçülüyor!
Vergi vermeyen kaçaklar indirimli taşıyınca başta öğrenciler olmak üzere vatandaş artık bunları tercih ediyor…
Sonra mesleğindeki etik kurallarının artık yerle bir edildiğinden şikayet etmeye başlıyor!
Mesleği peze…lik haline getirdiler diye ekliyor!
Birçok meslektaşının işlerin kötü olmasından dolayı başka yollara itildiğini iddia ediyor…
Torpido gözünde taşınan broşürler bunlar!
Müşteriye göre kadın ticareti…
Bu sektör de yoldan çıkmış!
Her geçen gün bu yöntemle para kazanmaya çalışan öğrenci kızların da olduğunu ekliyor…
Bunu için ev tutan varmış!
Otel odası kiralayan varmış…
Saatlik yapan!
Gecelik ya da günlük yapan…
Tercihe göre tarife yani!
…
Çok değerli bir büyüğümüzle sohbet ediyoruz…
Önce sağa sola dikkatlice bakıp, kimsenin olmadığını görünce cebinden bir kartvizit çıkardı.
Önce avucunun içinde tuttu, bir kez daha sağı solu kontrol edip, bana uzattı…
Kartvizitte yazanları okudum;
Bir gece kulübünün ismi yazıyordu…
Adres ve telefon, bir de harita!
Tabi ki Güzelyurt yolunda olanlar…
Bilmem ne gece kulübünün bilmem ne telefon numaraları filan!
…
Kartvizitte yazılanları okuyunca, ‘hayırdır’ diye sordum!
Bu yaştan sonra ne iş diye de ekledim!
Hatta biraz da mızırca güldüm…
Yüzü pembeleşti, ‘yanlış anlama sakın’ dedi…
“Bizden geçti” diyecekti diye bekledim ama erkekliğe pislememek için söylemediğini tahmin ediyorum.
Ama bu kartın bile onda olması belli ki kendisini heyecanlandırmıştı!
…
Sonra sadede geldik;
Lefkoşa’da büyük bir markette alış veriş yaparken, kendi deyimiyle tin-tin gezip sepetini doldururken, arkadan bir bayan sesi duymuş, ‘yakışıklı’ diye…
Önce kendine seslenildiğini tahmin etmediği için oralı bile olmamış, ama ikinci kez bu kez daha yüksek bir sesle ‘yakışıklı’ diye bayan sesini duyunca dönüm bakmış…
Hemen ardında 1.90’lık genç bayanı görünce ‘önce tansiyonum çıktı’ dedi…
Kendine seslenildiğinden emin olmak için bir kez daha sağına soluna bakmış. Kimse yok…
…
Genç kadın yarım Türkçesiyle bu kez ‘nasılsın yakışıklım’ diye seslenmiş kendisini…
Önce yutkunmuş, kısık sesle ‘bana mı seslendiniz’ diye sormuş…
Daha o lafını bitirmeden, kadın elindeki kartviziti uzatarak, ‘beklerim’ demiş, ardından uzaktan bir öpücük göndermiş…
Ve yoluna devam etmiş…
Ve değerli ağabeyimiz de doğal olarak ardından bakmış kalmış…
…
Adına ister fuhuş deyin, isterse ihtiyaç!
Ülkede genç kadınların etinin para karşılığı satılması ise bambaşka bir tartışma konusu…
Bu konuda yıllardan beridir başarısız olduğumuz da ortada!
Gerçek o ki, artık bu işlerin ülkede marketlere kadar düşmesidir…
Ülkede bedenini satarak geçim sağlayan 400 kadar kadın eğer artık ülkenin en büyük marketlerinde önüne her gelene kart dağıtmaya başlamışsa, bu işte bir sakatlık var demektir!
Hele de kontrol dışına çıktıysa, vay halimize!
…
Ülkenin bir diğer önemli sorunu bet salonları ve kumarhaneler!
Dışarıdan bakıldığında masum gibi görülen ama özellikle de gençleri için için bitiren büyük rakamların söz konusu olduğu bet salonları…
Bu sayfada defalarca okuyucu şikayeti yayınladık, özellikle de annelerin feryatlarını dile getirdik…
Olayın nasıl masum bir talih oyunu olduğundan çıkıp, büyük bir kumar sektörü haline getirildiğini, insanların nasıl milyarlarca lira borçlandırıldığını, hele de üniversite öğrencilerinin nasıl bilgisayarlarını, cep telefonlarını bu uğurda kaybettiklerini dile getirdik.
…
Öğrenci sayısında bu yıl düşüş var…
Seneye ne olur bilinmez!
Ama ne yazık ki artık ülke olarak turizminden değen fuhuş, kumar, bet salonları ile tanınmaya başladık…
Burada tüm olanları insanlar dünyanın dört bir yanında öğreniyor!
Ve sonuçta sabıkalı bir ülke tanınmaya başladık…
Bir şeyler yapılmazsa öğrenci sayısı her geçen gün azalacak!
Biz de ağzımız havada bakıp kalacağız…
…
MESAJ KUTUSU
Sayın Alişan ŞAN, müsteşarlarınızdan birinin gidecek olmasını duyar özellikle bürokrat kesimi aralarında bahis bile oynamaya başladılar. Bir de kurbanın kaderinin sizin elinde olmaması konuyu daha da heyecanlı bir hale getirdi. Bakalım bu konuda daha ne kadar mücadele verip sonra da pes edeceksiniz artık hep birlikte göreceğiz değil mi?
…
Sayın Hüseyin TÜFEKÇİ, Güngör çöplüğü ihalesinde önceki akşam geç saatlere kadar süren toplantı sonrasında devlete hibe teklifinde bulununca ihalenin size kaldığı iddia ediliyor. Bakalım bir koltukta kaç karpuz taşımaya devam edeceksiniz, umarız sonunda yine mahkeme davaları ile karşılaşmazsınız…
…
Sayın Faiz SUCUOĞLU, ne zaman yapılacağı bile belli olmayan olası kurultayda adaylık için sinyal veriyorsunuz ancak siz yine de bu konuda bir büyüğe danışın sonra son kararı verin deriz. Zira geçmişte yaşadıklarınızı umarız bir kenarlara yazmışsınızdır…
…
Sayın Serhat AKPINAR, parti başkanınız ve diğer vekil arkadaşınıza yaptığınız çağrı sadece parti tabanında değil kamuoyunda da büyük yankı yarattı. Bunan arkasının geleceği ve belki de genel başkanınızla bazı konularda ters bile düşebileceğiniz söylenmeye başlandı, hayırdır inşallah?
…
Sayın Selma EYLEM, Milli Eğitim Bakanının istifa etmesi çağrısında bulunup eğitimin önünün açılmasını beklentisi içindesiniz ama hadi öyle oldu diyelim yerine gelecek yeni bakanın başka bir partiden olacağını mı zannediyorsunuz. Daha durun bakalım yakın gelecekte birçok sürpriz sizi bekliyor…
…
Sayın Süleyman ULUÇAY, hiçbir günahınız yokken şahsınıza gönderilen bir davetiye nedeniyle artık siz de Güney komşularımız tarafından istenmeyen adam ilan edildiniz. Ha keşke davet size değil de AKEL üyesi başka partili arkadaşınıza yapılsaydı bu kadar sorun yaşanmayacaktı…
…
Sayın Kudret ÖZERSAY, kamuoyu genelde hem iktidar hem de muhalefete tepkiliyken sizin için zaman ve zemin hiç bu kadar iyi olamazdı. Bakalım bunu değerlendirip eski muhteşem günlere dönme şansını yakalayabilecek misiniz? Ekip çalışmasının şart olduğu konuşuluyor…
…
Sayın Murat ŞENKUL, Antik liman konusundaki 1 aylık süre isteyerek meydan okumanız çok da akıllıca karşılanmadı. Bu konudaki göreviniz yapılan çalışmaları günü gününe takip ederek kamuoyunu bilgilendirmek olmalıydı.
…
Sayın Emine SÜTÇÜ, tesisinize astronomik miktarda elektrik faturası gelmesi konusunda yerden göğe haklısınız ancak siz asıl bu ay sonu gelecek olan faturayı görün işte o zaman büyük ihtimalle tesisin anahtarını devlet erkanına teslim ederek artık pes edecek noktaya geleceksiniz, yazın bir kenara…
…
Sayın Rifat GÜNAY, kredi kartlarında taksit sisteminin bizim ülkede de kaldırılacak olması turizm ve öğrenci iki sektöre de büyük darbe niteliği taşıyor. Umarız Türkiye’deki meslektaşlarınızla konuyu masaya yatırmak için girişim başlatırsınız…
…