Serbest Kürsü / Levent Özadam

[email protected]

“Değerli meslektaşlarım, basın mensupları ve ilgililer…” diye başlanmıştı söz konusu yazıya…

Geçtiğimiz hafta bize de gönderilen ve yargıda bir takım alengirli işlerin olduğu iddia edilen, ağır suçlamalarda bulunulan yazıdan bahsediyoruz!

Başlangıç olarak ‘değerli meslektaşlarım’ dendiği için sanki de bir avukatın ya da yargı mensubunun serzenişi algısı yaratılmak istendi diye düşünüyoruz…

Şikayet yazısı çok ilgi görmemiş olsa gerek ki medyada çok yer bulmadı!

Yazı sadece elden ele dolaştı, dedikodudan ibaret olarak kaldı…

Anladığımız kadarıyla da unutulup gidecek zira ne araştıran var ne de soruşturan!

Oysa çok ciddi suçlamalar yapılmıştı hem de yargının tepesinden tutun da, bazı önemli isimlere kadar…

Bu yazıda Yüksek Mahkeme Başkanı ve Başsavcı dahil, bazı hukuk ofisleri ve hukukçular, isim yapmış iş insanları öyle bir suçlandı ki hepsi de dudak uçuklatacak cinstendi!

Bu suçlamalar sonrası en çok neyi merak ettik biliyor musunuz?

Bu yazıyı kim yazdı da herkese mesaj gönderdi?

Bundan ne medet umuyordu?

Şu anda bile bazı isimler telaffuz ediliyor, kulaktan kulağa fısıldanıyor da yargıya bu kadar suçlama yapılırken, yargının tepesindekiler niye bu konuda tek bir açıklama bile yapmıyorlar?

Burada açık ve net olarak yargıya bir müdahale ve karalama kampanyası vardır…

Eğer artık yargı sistemimiz de tartışılır hale geldiyse bu konuda öncelikle söz sahibi ve perde gerisini ortaya çıkaracak olan da yargının ta kendisidir!

Bu konuda kimsenin suskun kalma gibi de bir hakkı yoktur…

Bazı dava dosyaları da anıldığına göre ortaya konan uçuk rakamlardan kimler nasibini almak istiyordu ve bunun için de yargıya etkisi altına almak istedi?

Müteahhitler Birli Başkanı Cafer Gürcafer dün sert bir açıklama yaparak Türkiye kaynaklı projelerin paralarının hala ödenmediğini iddia ederek resmen isyan etti…

Konu artık kabak tadı vermiş!

Burada empati yapmak önemlidir…

Sana yapasın diye iş verecekler, varını yoğunu bu işe yatıracaksın ama sonuçta ödenmeyeceksin!

Sonuç kesinlikle iflastır…

Ama müteahhitler açısından çok daha önemli konular var!

Yine Gürcafer’in iddiasına göre az buz değil tam 320 kilometrelik yol bizim yerli olanlara değil de Türkiyeli birkaç müteahhit firmaya paylaştırılmış…

Bu konuda kimse cevap hakkını kullanmadığına göre doğru sayarız!

Bunun da mutlak mantıklı bir açıklaması olmalıdır…

Bizim kulağımıza gelenlere göre bu tür büyük işler burada çok pahalıya mal oluyormuş onun için Türkiye’deki şirketlere verilmek isteniyormuş!

O zaman Gürcafer ve ekibi bu işin peşine niye düşmüyor…

Yıllarca birliğin başında onlar değil miydi?

Bu günlere geleceğimizi hiç mi tahmin etmediler…

Ya da birkaç cılız basın bildirisiyle günü kurtarmaya mı çalışıyorlar!

Veya bilmediğimiz başka şeyler mi var dersiniz…

Ve tabi ki hükümet edenler…

Hani şu her Türkiye’nin yaptığı projelerde mangalda kül bırakmayarak bundan nemalanmak isteyenler…

Türkiye yapar onlar bizim dönemde yapıldığı diye siyasi rant elde etmeye çalışırlar!

Türkiye yapsın ama müteahhidi de Türkiye’den getirsin öyle mi?

Bundan gurur mu duyuyorsunuz yani!

Yerli iş insanlarını siz değil de başkası mı koruyacak sanıyorsunuz?

Yoksa yine korkak bir tavırla kalk Arap otur Arap mı?

Yani sizin hiç mi gücünüz yok, en azından Türkiye’den iş insanları buraya gelecekse yanlarına da birer yerli iş insanları verilsin…

Tabi ki bu işler yürek ister, cesaret ister, biraz da yumruğu masaya vurmak ister!

Bir konu daha var sürekli ihbarlar geliyor…

Hatırlarsanız geçen hafta polis bazı kumarhanelere baskınlar düzenledi!

Yüzlerce yerli vatandaş için soruşturmalar açıldı…

Oysa sağlık üst kurulu ne açıklamıştı?

KKTC genelinde tüm casinolar 4 Haziran itibarıyla açılmayacak mıydı?

Sözde öyleydi ama birçoğu haftalar öncesinden açtı yerli müşteri de kabul etti…

Polis kumara gidenlere dava okudu da patronlara ne yaptı?

Onlara devletin yasalarını tanımayıp devletin kurallarını çiğnedikleri için madalya mı takılacak dersiniz…

Bu nasıl devlet ciddiyetidir anlamak mümkün değil!

Bir de bu konuda polisi etkisi altına almak isteyenler var…

Polise görevini yaparken bile rahatsızlık verip, tehdit ediyorlar!

Bu konuda eğer önlem alınmazsa ileride bizi çok ama çok kötü günler bekliyor…

Testi kırıldıktan sonra da pişmanlık fayda etmeyecek!

MESAJ KUTUSU

Sayın Narin Ferdi ŞEFİK, yargıda olan bir takım olumsuzlukları kaleme alan bir takım iddialar konusunda girişim başlatmanız ve bunu yayanların ortaya çıkarılması için inisiyatif üstlenmeniz bekleniyor. Bu arada özellikle bir kişinin adı artık sağda solda da konuşulmaya başlandı haberiniz olsun istedik!

Sayın Erhan ARIKLI, öyle görülüyor ki bu sıralar kiraz meselesinde olduğu gibi ağzınızla kuş tutsanız kimseye yaranamayacaksınız. Bazı arkadaşlar fazlasıyla ön yargılı oldukları için işiniz bir hayli zor gözüküyor Allah sabırlar ve kolaylıklar versin artık…

Sayın Kemal Deniz DANA, OKAL-KOOP’da 13 Milyon TL gibi büyük bir parayı ipoteksiz olarak veren yöneticiler hakkındaki soruşturma konusunda gelişme var mı? İsimleri deşifre edeceğinizi de söylemiştiniz, unuttunuz mu yoksa!

Sayın Tolga ATAKAN, siyasi kulislerde aktif siyaseti bırakıp bir dahaki seçimlerde aday olmayacağınız konuşulmaya başlandı. Umarız bu hatayı yapmazsınız zira bu ülkenin çok acil olarak sizin gibi kaliteli siyasilere ihtiyacı var. Bir değil çok defa düşünün deriz!

Sayın Nidai GÜNGÖRDÜ, bir zamanlar turizm polisinin görev yaptığı Girne için yine aynı sistemin getirilmesi konusunda yoğun mesajlarınız geliyor. Hem bölge halkı tabi ki turistler için güvenlik birinci sırada yer alıyor…

Sayın Dilek Yavuz YAVUZ, uzun bir müşavirlik döneminden sonra Cumhurbaşkanlığındaki yeni göreviniz hayırlı ve uğurlu olsun. Saray’a büyük katkılarınız olacağından kuşkumuz yoktur, başarılı çalışmalarınızın devamını dileriz.

Sayın Turgül TOMGÜSEHAN, Kıbrıs’ın tarihine önemli bir ışık kaynağı olan Sırlar Adası’nı bir solukta okuduk ve herkese de önemle tavsiye ederiz. Bundan böyle artık yeni eserlerinizi bekliyoruz özellikle de kullandığınız dil harikaydı…

Sayın Ferdi Sabit SOYER, Sinovac aşısının DSÖ tarafından onaylanmasından sonra derin bir nefes aldığınız ve bu konuda reklama bile başladığınız söyleniyor. Ama sosyetik kesim de artık Avrupa turlarına başlayacağı için mutlu ve mesut görülüyor…

Sayın Meral EROĞLU, dün öğlen sizin mekanda etli kolokas ziyafeti olduğunu öğrendik. Davetli olmayanlar epey kıskandı haberiniz olsun, bundan böyle ekibi daha kalabalık tutmakta yarar var…

Sayın Mehmet EZİÇ, en büyük hayaliniz olan evlere hazır yemek servisi nihayet başlayınca keyfiniz de yerine gelmiş. Umarız devlet erkanı da artık sizin gibi özel sektör ruhu ile icraat yapar da ülke olarak da bir yerlere geliriz…

Sayın Metin ŞADİ, yaş yetmiş iş bitmiş deseler de siz hiç öyle bir görüntü vermiyorsunuz. Yeni yaşınızı kutlar sağlık ve mutlu nice yıllar dileriz. Bakalım gençler bayrağı ne zaman sizden alıp emekliye ayıracaklar!