Serbest Kürsü / Levent Özadam
Doğrusu çok şaşırdık...
Dün belli bir kesim Serdar Denktaş’ı acımasızca eleştiriyordu!
Sanki de suç işlemiş gibi...
Çıktı meclis kürsüsüne elindeki polis raporunu okudu!
Yorum filan da yapmadı...
Neymiş efendim bu raporu okumak onun görevi miymiş!
Bu da ne demek şimdi anlatın bize ne olur...
Bu ülkenin bir vekili çıktı kürsüde polis raporuun okudu diye suçlu mu ilan ediliyor yani!
Denktaş kürsüye çıkmadan önce raporun Başbakanlığa iletildiği de açıklanmıştı...
Başbakanlık Savcılığa iletecek sonnuda doğruyu eğriyi mahkemeler belirleyecek!
Bunda garip olan ne var...
Adam gelenlerin kaldığı otelde kamera kayıtları silinmiş diyor!
Hatta görüntüler ortaya çıkmasın diye bilgisayarlara format bile atmışlar...
Belli ki bazı şeyler gizlenmek istemiş!
Serdar Denktaş’a meclisi ve kamuoyunu bilgilendirdiği için teşekkür edeceklerine eleştiriyorlar...
Hatta babasının anıt mezarıyla ilgilenmediği için olayı bu kadar basit olarak çarpıtanlar da yok değil!
Polis raporu allem gallem edilip tozlu raflarda saklanır mıydı bilemeyiz...
Çünkü biz ne polis raporları gördük, yıllardır geçmiş savcıların dosyaları açmaya bile cesaret edemediği...
Bu konuda yarası kim varsa tabi ki gocunma hakları da yine onlarındır!
...
Daha da ileri gidelim isterseniz...
Bize göre Serdar Denktaş dün kürsüde polis raporunu okudu ama kamera kayıtlarının silindiğini söylerken silinen kayıtlarda kimlerin görüntülerinin de olduğunu çok iyi biliyordu!
Şimdilik sadece polis raporunu okudu, artık bilemeyiz önümüzdeki günlerde silinen kayıtlarda kimlerin görüntüleri vardı...
Muhakak ki buları bir siyasetçi olarak elinde bir koz olarak tutacaktır!
Muhakak kki günü geldiğinde Türkiye’den özel jetle gelip ülkeyi karıştıran insanlarla kimlerin görüştüğünü bir gün açıklayacaktır...
Bunu nereden mi biliyoruz!
Toplum olarak biraz sabredersek günü geldiğinde gerçeklerin ne olduğunu, kimlerin bu özel izinli jet olayından sıyrılmaya çalıştığını, kimlerin bu garip ilişkilerde parmağının olduğunu öğreneceğiz...
İnanın ki siyaset bundan sonra çok şeye gebedir!
İnanın ki görüntüsü silinen zatı muhteremlerin isimleri deşifre edilince herkesin dudakları uçuklayacaktır...
...
Bir kere artık şu ortaya çıkmıştır...
Özel izinli jet olayında Ünal Üstel günah keçisi ilan edilip bakanlık görevinden alınmıştır!
Görevini suistimal etti veya etmedi bu çok başka bir konudur...
Asıl önemli olan şimdi bu garip ziyaretin diğer siyasi bacaklarını da ortaya çıkarmaktır...
Bunların hepsi de o silinen kamera kayıtlarında mevcuttur!
Polisin soruşturma başlatacağı bilindiğinden telefonlar işlemiş ve kayıtlar ortadan kaldırılmıştır...
Tabi ki sorun sadece siyasilerde değil, bu işe bulaşan bazı iş insanlarının da görüntüleri de böylelikle imha edilmiştir!
Emin olunuz ki bunların isimleri de çok fazla gecikmeden ortaya dökülecektir...
...
Peki bundan böyle beklentimiz nedir diye soracak olursak...
Bize göre pek bir şey çıkmaz!
Balık hafızalıyız ya unutulur gider...
Çünkü hem kişisel olaram bizim hem de toplumun genelinin inancı artık kalmamıştır!
Yapanın yanına kaldığı bir memleketin çocuklarıyız biz...
Ülkeyi yönetenlerin performansını dün mecliste hep birlikte gördük!
Bir çoğunun ülkelerine zerre kadar faydaları yok...
Bal yapmaz arı gibi çıkıyorlar insanların önüne, bir kabak doğradıkları yok!
Sanki de ne kadar çok konuştukça oylarının artacağını filan sanıyorlar...
Yok öyle bir şey!
Kimseyi kandıramazlar artık...
Buyursunlar birlik olsunlar temiz ve şeffaf toplum adına bu olayın peşine düşsünler!
Kamera kayıtları niye silindi buna çalıştırsınlar saksıyı...
O kemara kayıtlarına giren ama silindikten sonra aklanacaklarını düşünen siyasiler ve bazı iş insanlarının yargı önüne çıkarmak için parmaklarını kıpırdatsınlar!
Ak koyun kara koyun ortaya çıksın diye...
Bu kadar mı zor yani bunu başarmak!
MESAJ KUTUSU
Sayın Serdar DENKTAŞ, son yılların en büyük bombasını dün siz hem de meclis kürsüsünde siz patlattınız. Bakalım bunun sonunu getirebilecek misiniz, bakalım sizin kulağınıza fısıldanan isimleri cesaretle kamuyonun önünde deşifre edebilecek misiniz? Kaybedecek neyiniz var ki!
...
Sayın Ünal ÜSTEL, dün bakanlık görevini sessiz sedasız devrettiniz ama sizin de bildiğiniz ama söylemedeğiniz çok şeyin olduğu kesin. Toplumun önünün açılması, ülkeye tertemiz bir siyaset düzeni kazandırılması için bu görevi üstlenmeyi düşünmez miydiniz?
...
Sayın Adil ÖZYILKAN, Lefkoşa Devlet Hastanesinin tek çene cerrahının doğum izninde olması nedeniyle hastaların büyük mağduruyetler yaşadığı konusunda son günlerde yoğun şikayetler gelmeye başladı. Umarız en kısa zamanda gereken önlemleri alırsınız...
...
Sayın Erhan RAİF, Türk Bankası’nın aldığı yeni kararla şube sayısını azaltmaya gitmesi müşterileriniz tarafından yadırganmaya başladı. Biz yeni geçmek istediğiniz sistemi biliyoruz ama vatandaşın da bundan haberi olması gerekmez mi!
...
Sayın Kutlu EVREN, Bafra’da Turizm bölgesinde bazı rezerv arazilerin yatırım sürelerinin geçtiğinden dolayı dünyanın gözünün burada olduğunu biliyor muydunuz? İyice bir eşeleyin bakalım ardından kimler ve neler çıkacak!
...
Sayın Hüseyin AMCAOĞLU, yılların özlemi olan müsteşarlık görevi için artık sayılı günler kaldı. Turizm Bakanlığında ülke turizmine katkılarınızın çok olacağından kimsenin kuşkusu yok. Bakalım sizin eski görevinizi kim üstlenecek? Hayırlara vesile olsun artık...
...
Sayın Cenk DİLER, aylardır ne sesiniz çıkıyor ne de soluğunuz. Öyle bir süreçten geçiyoruz ki arenada sizin de mutlaka olmanız şart gibi geliyor bize. Yoksa dünyaya küsüp de çok erkenden inzivaya mı çekildiniz! Hiç yakıştıramadık doğrusu...
...
Sayın Halil TALAYKURT, MİK ihalelerine 2019 yılının Ocak ayındaki fiyatlarla çıkılması bir çok müteahhit firmanın eleştirisene neden oluyor. Bir bakın hele o dönemde dövizin seyri ile şimdiki durumuna. Devlet de artık elini biraz cebine atmalı değil mi?
...
Sayın Ömer TATLI, Yeni Erenköy’deki işletmenizin hemen yakınında çıkan yangın bölge halkının yüreğini hoplatmış, büyük geçmiş olsun. Umarız en kısa zamanda gerekli tedbirleri alıp bir daha yaşanmamasını sağlarsınız...
...
Sayın Gülşah Sanver MANAVOĞLU, sizi hiç dün meclisteki kadar sinirli ve asabi görmemiştik. Yani iki günlük dünyada bu kadar üzülüp stres yapmaya değer mi? Şu meşhur timsahlarınızı çıkarın ortaya onlar gereğini yaparlar...
...
Sayın Hasan ÇAKMAK, kitapyarınız artık çoktan ülke sınırlarını aşıp dünyada ses getirmeye başlamıştı ama Oxford Üniversitesi bunu resmen taçlandırmış oldu. Tebrik eder başarılarınızın devamını dileriz...
