Bağımsızlık Yolu Genel Sekreteri Celal Özkızan, ülkede emekçilerin çoğunun özel sektör çalışanı olduğunu, son 20 yılda KKTC’de istihdam edilen her 10 kişiden sekizinin özel sektörde istihdam edildiğini söyledi.

“Memur ülkesiyiz” lafının artık bir geçerliliğinin olmadığını savunan Özkızan, istihdamların çoğunun inşaat, sanayi imalat ve hizmet sektöründe olduğunu, emekçi kesimi bu sektörlerin oluşturduğunu ifade etti.

Özkızan, kamu sendikacılığıyla uğraşanların, halk ve emekçinin kim olduğunu ve taleplerinin neler olduğunu bilmeleri gerektiğini, bağ kurabilmeleri için ise onlar adına neler yapıyor veya yapmıyor olduklarını düşünmeleri gerektiğini vurguladı.

Bağımsızlık Yolu’ndan yapılan açıklamaya göre, Genel Sekreteri Özkızan, Lefkoşa Bölge Sorumlusu Cansu N. Nazlı ve Güç-Sen Genel Sekreteri Ali Şahin, "Emeğin Gündemi" programına katılarak “Emek Mücadelesi ve 1 Mayıs” konu başlıklarını irdeledi.

- Nazlı: “Kadın özgürleşmesi ve emek özgürleşmesi birlikte aynı eksende ele alınmalı”

Bağımsızlık Yolu Lefkoşa Bölge Sorumlusu Cansu N. Nazlı ise kadın özgürleşmesinin Bağımsızlık Yolu için önemli mücadele alanlarından biri olduğunu belirtti ve ataerkil kapitalist düzende kadınların çifte sömürüldüğü, hem iş hem evde mesai yaptığı bir durumun söz konusu olduğunu aktardı.

Bağımsızlık Yolu’nun kadın özgürleşmesi mücadelesini, emeğin özgürleşmesi mücadelesi eksenine koyan bir parti olduğunu söylen Nazlı, birlikte ele alınması gerektiğini vurguladı. Nazlı, ataerkil kapitalist sistemin yalnızca kadınları değil, bütün emekçileri ezen ve sömüren bir sistem olduğunu, birlikte mücadele verilmesi gerektiğini söyledi.

- Şahin: Kıbrıs’ın kuzeyinde günden güne büyüyen özel sektör çalışanlarının çoğu göçmen”

Güç-Sen Genel Sekreteri Ali Şahin, Kıbrıs’ın kuzeyinde günden güne büyüyen özel sektör çalışanlarının çoğunun göçmen olduğunu, ülkenin siyasetine, yasalarına ve temsil organlarına dair bir katılım süreçlerinin olmadığını söyledi. Bu durumunun özel sektörde çalışanların görünürlüğünü azalttığını vurgulayan Şahin, işçi sınıfının bittiği, proletaryanın yok olduğu söyleminin de bu işçi sınıfının görünmez olmak zorunda olmasından kaynaklandığını aktardı. Ancak ortada kaybolan bir işçi sınıfının söz konusu olmadığının altını çizen Şahin, tarihte hiç olmadığı kadar büyüyen proleterleşme dalgasının varlığına dikkat çekti.

Emek hareketinin, Kıbrıs’ın kuzeyinde siyasal temsiliyet yaratma sıkıntısı yaşadığını savunan Şahin, özel sektörde çalışanlarının çoğunun KKTC vatandaşı bile olmadığını, bunun da ister istemez hak arama süreçlerinde seslerini yükseltememelerine sebep olduğunu öne sürdü.