Toplumcu Kurtuluş Partisi Yeni Güçler (TKP Yeni Güçler) "Genel Başkanı" Mehmet Çakıcı istifa ettiği Toplumcu Demokrasi Partisi (TDP) tarafından dava edildi.
Lefkoşa Kaza Mahkemesi’ne Avukatları Öncel Polili tarafından 2759/2017 dava numarasıyla yapılan başvuruda Mahkemeden Lefkoşa bağımsız milletvekili olan Mehmet Mehmet Çakıcı’nın TKP Yeni Güçler parti üyeliği, parti başkanlığıyla yönetim kurulu görevlerinin yasaya aykırı olduğu ve bunun sonlandırılması talep ediliyor.
TDP ve Genel Başkanı başvurusunda Mahkeme’nin, Mehmet Çakıcı’nın herhangi bir siyasi parti ve TKP Yeni Güçler adına çalışma, açıklama yapmaması; kendisini TKP Yeni Güçler yetkilisi olarak tanıtmaması yönünde karar vermesini istedi.
ANAYASA
KKTC Anayasasının III. Kısmı Milletvekillerinin durumları ile ilgili hükümler içeriyor. KKTC Anayasasının 86. Maddesinin 2. Fıkarasına göre “ Milletvekilliği ile bağdaşmayan diğer görevler ve işler yasa ile düzenlenir.” Denerek Milletvekillerinin uyması gereken kurallar yasa ile belirleneceği kaydediliyor.
MECLİS YASA YAPTI
KKTC Meclisi bir süre önce yapmış olduğu yasa ile partisinden istifa eden bir milletvekilinin başka bir partiye üye olmasını engelliyor.
Başsavcılık vermiş olduğu görüşte, 49/2015 Sayılı yasanın aksine, Meclis Kürsüsünden Bağımsız Milletvekili olmalarına rağmen, bir parti adına konuşan. Bir başka partinin MYK toplantılarına katılıp görüş verip icraatta bulunan. Parti kurma teşebbüsünde bulunan, Milletvekillerinin yasanın aksine icraatta bulunduklarını, bunun yasaya aykırı olduğunu ve yapılmaması gerektiğini belirtti.
BAŞSAVCILIK BAĞIMSIZ MİLLETVEKİLİNİN NASIL OLMASI GEREKTİĞİNİ BELİRTMİŞTİ
Meclis Başkanı Sibel Siber’in, 27 Ocak, 2017 tarihli, MGS 0.00 14/01/ 17-121 sayılı yazı ile partisinden istifa eden bir Milletvekilinin, Anayasa ve Siyasal Partiler kuralları tahtında değerlendirilmesi ve ‘Bağımsız Milletvekilliğinin anlamı hakkında görüş istediği Başsavcılıktan, Meclis Başkanına yanıt verilmişti.
"BAĞIMSIZ MİLLETVEKİLİ HERHANGİ BİR PARTİYE ÜYE OLMAYANDIR"
Başsavcı Yardımcı Muavini Behiç Öztürk imzalı yazıda, Türk Dil Kurumunca, kabul edilen lugatı anlamında baktığımızda kelime anlamının davranışlarını, tutumunu, girişimlerin herhangi bir gücü etkisinde kalmadan düzenleyebilen. Hür, özgür, özerk, müstakil, Milletvekilleri açısından ise herhangi bir kuruluşa, partiye üye olmayan kimse şeklinde tarif edildiği. Ayrıca, herhangi bir partinin adayı olmadan, seçilen kişinin de Bağımsız Milletvekili olduğu görülmektedir denmişti.
Behiç Öztürk, Meclis Başkanlığına gönderdiği yazısında," yukarıdaki hususlar dikkate alındığında, Bağımsız Milletvekilinin, herhangi bir kuruluş veya partiye üye olmayan Milletvekili şeklinde yorumlanması gerekir kanaatindeyim" ifadelerine yer vermişti.
"YASAMA DÖNEMİ TAMAMLANINCAYA KADAR BİR PARTİ KURULUŞUNDA YER ALAMAZ"
Behiç Öztürk, Meclis Başkanı Sibel Siber’e atıfta bulunduğu yazısında yaptığı açıklamada özetle, 49/2015 sayılı Yasanın 25’nci maddesi açıktır. 25’nci madde açısından Yasanın, lafzının ve ruhunun, bir partiden Milletvekili seçildikten sonra, Yasama Dönemi tamamlanmazdan önce, partisinden istifa eden veya kesin olarak, partiden çıkartılma cezası ile cezalandırılan Milletvekilinin, Yasama Dönemi sona ermeden veya yasama dönemi tamamlanıncaya kadar yeni bir partinin kuruluşunda yer alamaz demişti.
"MECLİS KÜRSÜSÜNDEN KONUŞAMAZ VE O PARTİ ADINA BULUNAMAZ"
Bağımsız Milletvekilinin, yapılacak herhangi bir seçimde, siyasal bir partiden, aday olabilmek için konu partiye üye olabilmek veya yeni bir partinin kuruluşunda yer alarak, konu partiden aday olabilmek istisnaları hariç. O yasama dönemi tamamlanıncaya kadar, yeni bir partinin kuruluşunda, yer alamayacağını belirten Behiç Öztürk, Mecliste temas edilen veya edilmeyen, bir partiye üye olamayacağını. Bağımsız kalacağını. Meclis çalışmalarında ve/veya Meclis Kürsüsüne bir parti adına bulunamayacağını veya konuşamayacağını dile getirmişti.
