“Ben bu halkın egemenlik hakkını masada söke söke almak için adayım, sadece egemenlik lafı etmek için değil”

Cumhurbaşkanı adayı ve Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Genel Başkanı Tufan Erhürman, Büyükkonuk ve Bafra’da bölge halklarıyla bir araya geldi.

Erhürman ziyaretlerde yaptığı konuşmada, “Ben bu halkın egemenlik hakkını masada söke söke almak için adayım” dedi. Erhürman’a ziyaretlerinde CTP İskele İlçe Başkanı Hüseyin Öztörel ve bazı milletvekilleri eşlik etti.

-"Yeni geçiş noktası açılmadı, var olanlar da kaosa döndü”

Polisiye olaylar...Girne’de kaza yapan alkollü sürücü tutuklandı
Polisiye olaylar...Girne’de kaza yapan alkollü sürücü tutuklandı
İçeriği Görüntüle

CTP'den yapılan açıklamaya göre, Büyükkonuk ve Bafra’da bölge halklarıyla bir araya gelen Erhürman ziyaretlerde yaptığı konuşmada, geride bırakılan beş yılın iyi değerlendirilmesi gerektiğine dikkat çekti. Bu beş yılda, “Cumhurbaşkanlığının fonksiyonları yerine getirildi mi, haklarımızı elde edebildik mi?” diye soran Erhürman, söz konusu beş yılın boşa geçtiğini söyledi. “Kıbrıs Türk halkının dünyadaki görünürlüğünü artıran bir beş yıl mı geçti?” diye soran Erhürman, tüm bunların değerlendirilip kararın ona göre verilmesi gerektiğini ifade etti.

Tufan Erhürman, “Bu değerlendirmeyi yaparken bir şeye daha ihtiyacımız var: Cumhurbaşkanlarından ne beklediğimizi hatırlamamız lazım. Dört cumhurbaşkanlığı dönemi bize bir şey gösteriyor: Her cumhurbaşkanlığı döneminde müzakereler oldu, en azından bir kapı açıldı. Bu beş yılda hiçbir şey yapılmadığı gibi var olan geçiş noktaları da kaosa döndü. Saatlerce orada ömür tüketen insanlar var” dedi.

“Karma evlilikler” diye bilinen evliliklerden doğan çocukların haklarının da savunulmadığının altını çizen Erhürman, “Bu çocuklarımızın AB vatandaşlığı alma hakkı analarının ak sütü gibi helaldir” ifadelerini kullandı.

-"Yeniden bu ülkeyle gurur duyulacak...”

Kıbrıs Türk halkının, bu adadaki iki eşit kurucu ortaktan biri olduğuna işaret eden Erhürman, beş senede ne içeride, ne de dışarıda bir şey yapıldığını belirtti. Üç yıl önce, ekonominin güneyden kuzeye “aktığını” ancak şimdi bunun tersine döndüğünü söyleyen Erhürman, “Arkadaşlar nasıl becerdiyse üç sene içerisinde tam tersine çevirdi. Euro 48 TL’yken Güney Kıbrıs, Kuzey Kıbrıs’tan daha ucuz hale geldi. Casino turistleri dışındaki turistlerin hiçbiri gelmiyor. Güvenlikten ekonomiye hiçbir alanda adım atılmadı. Beş boş yıl geçirdik. Keşke yerimizde saysaydık. Ama yerimizde saymadık, geriye gittik” dedi.

“Memleket yanlış dış politika yüzünden açık hava hapishanesine doğru gidiyor” diyen Erhürman, bunların hiçbirinin, Kıbrsı Türk halkının kaderi olmadığına işaret etti. Tufan Erhürman, “Yeniden, bu ülkede yaşayan insanlar bu ülkeyle ve kurumlarıyla gurur duyacak. Şu anda “saldım çayıra, Mevlam kayıra” bir durum vardır” dedi.

-"Sarayönü’nde 'egemenlik' demek yetmez”

Rum Lider Nikos Hristodulidis’in, AB üyesi olarak toplantılara bütün ada adına gittiğini, adadaki herkes adına anlaşmalar imzaladığını belirten Erhürman, “Sarayönü’nde 'egemenlik' demek yetmez. Egemenliğin peşinden koşan biziz. Sayın Hristodulidis bu kararlardan hiçbirini tek başına alamaz. Biz iki eşit kurucu ortaktan biriyiz. Ben bu halkın egemenlik hakkını masada söke söke almak için adayım, sadece egemenlik lafı etmek için değil” diye konuştu.

Tufan Erhürman, “Ben bu ülkede başbakanlık yaptım, Türkiye Cumhuriyeti ile defalarca görüşmeler gerçekleştirdim. Eğer siz dosyanıza hâkimseniz, TC nezdinde de itibarınız vardır. Müzakere yürütecekseniz, daha önceki cumhurbaşkanlarının yaptığı gibi istişare içinde yürütürsünüz” dedi.

Bu halkı bölerek, parçalayarak seçim kazanılır mı hesaplarının yapılmasını eleştiren Erhürman, “Anayasa'da cumhurbaşkanının tarafsız olması gerektiği yazılıdır. Cumhurbaşkanı toplumun tüm kesimleriyle eşit irtibat kurmak zorundadır” diye konuştu.

-"Çocuklarımızın, torunlarımızın hayatından beş yıl daha çaldırtmayacağız”

“Bizi bu ülkeye olan sevgimiz ve çocuklarımıza duyduğumuz hasret birleştiriyor” diyen Erhürman, hep birlikte yürüyüp hep birlikte yöneteceklerinin altını çizdi.

Erhürman, “Cumhurbaşkanlığı bir kişinin ve etrafındaki on kişinin sarayı, köşkü değildir. Bu ülkenin yetişmiş insanlarının ortak evi olacak. Herkes aralıksız çalışacak; ne siyasi partisine bakılacak ne de başka bir şeye” dedi.

Tufan Erhürman, “19 Ekim’den sonra, Cumhurbaşkanlığı hangi partiye mensup olursa olsun, bütün insanlarımızın ortak yönettiği; çocukların hakkını söke söke almak için gece gündüz çalışan halkın evi olacak. Bu seçim yaşamsal önemdedir. Biz beş yıl kaybettik. O beş yılda aslında beş yıldan çok fazlasını kaybettik. Torunlarımızın, çocuklarımızın hayatından bir beş yıl daha çaldırtmayacağız” diye ekledi.