HEM ZAMLAR ALTINDA HALKI EZ.
HEM ÜÇ KURUŞA MUHTAÇ ET...
HEM DE ELEKTİRİKSİZ YAŞAT...


Tam da ülkede yaşanan ve yaşatılan bunlar ve tabi ki de dahaları. 

Kışın başı soğuklar bir yandan, elektirk faturaları bir yandan, geçim derdi bir yandan, sağlıksızlık öbür yandan, eğitimsizlik başka bir yandan ve karanlığa mağruz bırakılmak apayrı yandan... Her gün yapılan zamlar   onlar EFSANE ...


Gün geçmiyor ki tüp, süt,  ekmek, hellim tavuk , yakıt  zamlanmasın. Her gün be kardeşim , bir çok şeyin zam haberi ile uyanıyoruz.  Kezza marketler bambaşka bir alemde sabah aldığın ertesi güne aynı fiyata alamıyorsun. Vurun  da vurun misali tüm bunlara boğuşan bir  halk var ettiniz. Bunları yaşamaya mahkum bıraktınız.

Hiç derdimiz tasasız yokmuş gibi, bir de her gün istisnasız gündüzü ayrı , gecesi ayrı elektirk kesintileri yapıyorlar. Sözümüz ona 40 yıldır o TEKNECİK santrali bir düzgün çalışmadı. Bir verim vermedi. Bir şu ülkenin elektirk ihtiyacını karşılayamadı. Ama santral değil  çalışmayan ne verirsen onu harcar. Saklarsan, çalarsan, yersen napsın sana santral. 

Halk sabahın görmeyen saatin'de 11.800 TL maaş alsın diye işine gidiyor akşamın bilmem kaçına kadar. İş çıkışı markete geçip kazandığının tümünü oraya bırakacak.  Orada bir kendini soyduracak napsın ekmek mi almasın  sebze mi almasın  insanlar. 

Sonra eve gidecek bir tabak yemek yiyecek,  evladının ödevlerine yardım edecek, ısınmak için devlete haracını ödeyecek klimasını çalıştırcak. Yatağa bağlı evladının ilacını vercek, oksijen tüpünü çalıştıracak . Çatttt eletirik kesilecek.  

Tabi 80 bin TL ve üzeri maaşı  olan yetkillerimizin, hükümet edenlerimizin elektirk sorunu asla yoktur. Market sorunu yoktur. Yakıt mı o da ne makam araçlar her daim full çekiyor. Bu restoran senin öbürü benim. Bu ay Ankara seyahati, gelecek ay İstanbul. Torunun elinde son teknoloji taplet, telefon ve cebinde harçlığı. Okulu yıllık ödeneli ohhhooo çok oldu. 


*Size ne değil mi, ayşe hanımın yatağa bağlı ilaç'a  bağlı evladından. 

*Size ne değil mi, mehmet sabah'tan akşama çalışmış da eve tavuk et alamamış. 

*Size ne değil mi , yakıt alamadığı için arabasını evde bırakıp yağmurda işe giden vatandaşından. 

*Size ne değil mi, üç kuruş maaş için çabalayan ama her türlü haksızlığa mağruz kalan halktan. 

*Size ne değil mi, öldürülen, uyuşturucya alıştırılan,  satılan, taciz edilen, tecavüze uğrayan çocuklarımızdan. 

*Size ne değil mi, ülkemin her gün ve gece karanlığa görülmesinden.  Nasıl olsa sizler aydınlık sıcak ve rahat makamlarınızda ve evlerinizdesiniz. 

Ama BOŞ  yapmada da üstünüze yok..  Burada hakınızı vermek lazım..

Ülkede bir türlü el yapımı sorunların en fresh olan şu elektirk sorunu çözülememişşken. Halk faturasını borç harç yatırmasına rağmen. Ülkede geçim derdi her geçen gün çığ gibi büyüyor ve önlem alınamıyor hatta daha çok yaratılıyorken. Aç insanlarımız  var ediliyorken.  Hırsız, dolandırıcı, uyuşturucu, tecavüz ve artık CİNAYETİN de var olmuşkken.  


Kalkıp o makamlardan UÇAK alıyorsunuz GEMİ alıyorsunuz  , 4.5 G ile uğraşıyorusunuz. Hee bir de TELEFERİK yapacaktınız. 

Bu kadar ALICE HARİKALAR DİYARINDA mısınız sizler? Bu kadar mı yemin içtiniz yok etmeye? Bu kadar ağır mı Size verilen  emirler? Bu kadar mı yönlediriliyorusunuz?  Bu kadar mı ülkeyi ve halkı harcamaya kararlısınız?

Yolun yok gidilsin. Elektiriğin yok kullanılsın. Hastanen yok ki sağlık alınsın. İlaç yok ki yıllardır.  Hoş ekmeğin, etin, tavuğun var yakıtn var ama artık onlarda alınamıyor ne yazık ki, siz  mimarlar sayesinde.  Doğru dürüst bir yönetim olmadığı ayan beyan meydanlarda. Ülke kırılmadı YIKILDI artık ama sizler sanki günü birlik buraya seyahat eden turistler gibi bilmiyoruz, duymadık moddunda  sessizlik içinde icaat yapma peşindesiniz. 

Yönetiğiniz başında olduğunuz bu ülkeyi, nasıl elektirk sorunundan kurtarırız.  Tüm halkımın ayırım yapmadan alım gücünün nasıl yükseltiriz. Eğitime nasıl yenilikler getirebiliriz. Süre gelen bitmek bilmeyen ilaç sıkıntısını nasıl ortadan kaldırabiliriz.  Hastanemize nasıl yenilikler yapabilir vatandaşımızı nasıl mağdur etmeden sağlık sunabiliriz.

 Yollarımız nasıl düzene koyarak can ve mal güvenliğini sağlayabiliriz. Ne idüğü belirsiz onca insanı bu ülkeden nasıl temizleriz.  Ve tabi ki bunun gibi ÜLKE'ye tam anlamıyla ÜLKE diyebilmek için kendinize ve halka ne kadar zaman ayırdınız...

HİÇ... HİÇ... HİÇ...

Tek zaman ayırdığınız şey çıkarlarınız, sizler ve sizlerden olanlar ve tabi ki daha ne kadar KOPARTABİLİRİZ...

KOMŞUSU AÇ YATIP KENDİ TOK OLANLAR UYUYAMIYOKKEN...

HÜKÜMET EDENLER  İSE AÇ HALKI ÜZERİNE MIŞIL MIŞIL UYUYOR...

KARAKUŞ