Eserinizle övünün!

Eşitlik, hak ve hukukun ölümü, Akıncı ve Cemal hoca

KIBRIS MANŞET olarak YÖDAK Başkanı ile ilgili günlerdir sürdürdüğümüz yayınlara farklı kesimlerden farklı yorum , destek ve tepkiler gelirken haberlerimizin ana ve tek öznesi olan Prof. Dr. Akile Büke’ye yönelttiğimiz soruları ve eleştirilerin zeminini bazı kesimler kaydırma telaşı ile tüm YÖDAK’a mal etmeye çalışarak manipülasyona başvurmaları kamu vicdanı ve maliyesinde açılan yarayı büyütmekten öteye geçmiyor.

Kimisi yayınlarımızı eleştirirken kimisi de kapalı kapılar ardında destek beyan ederken kimileri de “sin da gülle geçsin” hesabı ile sessizliğe bürünüp yanlış olan yanında taraf olmaya devam ediyor.

Ülkemizin lokomotif sektörlerinden olan yükseköğretim alanına yön vererek üniversiteler üzeri yükseköğretim yol haritasını oluşturma misyonu ile yasanın kendisine verdiği yetki ile eğitimde kaliteyi sağlayacak ve sağlamaya çalışan YÖDAK ve Kurul üyelerine yönelik yıpratıcı ve eleştiriler ile örülü hiçbir yayınımız olmamıştır.

Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı tarafından büyük umutlarla YÖDAK Başkanlığı görevine getirilen Prof. Dr. Akile Büke ile ilgili üniversiteler arasında cezalandırıcı mı kurtarıcı mı tartışması devam ederken YÖDAK Başkanının yasaya aykırı olarak yarı zamanlı görevine devam etmesi Meclis gündemine taşındı.

Meclis’te konuyla ilgili açıklama ve tartışmalara yönelik YÖDAK’tan yapılan yazılı açıklamada ise eleştirilerin odak noktası tamamı profesör ünvanı taşıyan Osman Yılmaz, Mehmet Hasgüler, Olgun Çiçek, Hülya Harutoğlu, Ahmet Pehlivan ve Hasan Kömürcügil’den oluşan YÖDAk Kurulu olduğu algısı yaratılmaya çalışılırken YÖDAK’ı yıpratmaya çalıştığımız iddia ediliyor.

Ambargolar altında ezilen Kıbrıs Türk toplumunun nefes borularından olan üniversitelerimizi yanlış kararları ve Ankara’ya aktardığı yanlış bilgiler ile itibarsızlaştıran Prof. Dr. Akile Büke’nin yanlışlarını yazmaktaki amacımız ülkemizin menfaatlerini korumaktan başka bir şey değildir.

Bir kez daha altını çiziyoruz, bugüne kadar ki yayınlarımızda asla YÖDAK ve Kurul üyelerinin eylemlerinde yasa dışılık olduğunu ne iddia ettik ne belgelerle ortaya koyduk. Ancak YÖDAK Başkanı Prof. Dr. Akile Büke’nin yasa tanımazlığını ve yanlış kararlarının hesabını sorduk, sormaya da devam edeceğiz.

  • Yasayı çiğnerek ve yok sayarak tam zamanlı göreve gelmeyen ancak tam zamanlı görevde bulunur gibi kamu maliyesinden maaş alan YÖDAK üyeleri mi yoksa Prof. Dr. Akile Büke mi?
  • Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı ile mesai günleri konusunda yarı zamanlı anlaştım ve konu onayı ile bilgisinde açıklamasını yapan YÖDAK üyeleri mi yoksa Prof. Dr. Akile Büke mi?
  • YÖDAK kurul üyelerinin gelmesine izin vermeyerek YÖK’te kapalı kapılar ardındaki toplantılara tek başına katılarak üniversitelerimizi, hükümetlerimizi ve siyasilerimizi şikayet eden YÖDAK üyeleri mi yoksa Prof. Dr. Akile Büke mi?
  • Yükseköğretim yasasını YÖDAK Kurulu ve Milli Eğitim Bakanlığından önce gizlice YÖK’e sunan YÖDAK üyeleri mi yoksa Prof. Dr. Akile Büke mi?
  • Üniversitelerimize yönelik bir takım kısıtlama ve yaptırımları içeren YÖK genelgesinin mimarı YÖDAK üyeleri mi yoksa Prof. Dr. Akile Büke mi?
  • Ülkemiz Tıp fakültelerine öğrenci kontenjanlarını neredeyse sıfırlamak için Sağlık bakanı Filiz Besim ile tek başına toplantılar yapıp tek başına kararlar alan YÖDAK üyeleri mi yoksa Prof. Dr. Akile Büke mi?
  • Başbakan Tufan Erhürman’ı Büyükelçiliğe şikayet eden YÖDAK üyeleri mi yoksa Prof. Dr. Akile Büke mi?

Sayfalarca soruları çoğaltabiliriz ancak yayınlarımız ile ilgili hükümet ve ilgili resmi otoriteler “körler sağırlar birbirini ağırlar” misali sessizliğini korurken Milli Eğitim ve Kültür Bakanı Cemal Özyiğit, yılların Cemal hocası Meclis kürsüsünden yaptığı açıklama ile kamu vicdanında Prof. Dr. Akile Büke ile açılan yarayı daha da derinleştirmiştir.

KIBRIS MANŞET’i üstü kapaklı suçlayarak öğretmenlik mesleğine başladığı günden bugüne kadar adalet, hak, hukuk, sosyal demokrasi ve eşitlikten dem vurmayan yılların Cemal hocası ne buyurdu meclis kürsüsünde?

“..kimin ne kadar burada olduğuna olmadığına takılıp kalmamak gerekmiş, yapılan işe bakılmalıymış, böylesi yayınlarla kişileri ve kurumları yıpratmamak gerekliymiş..”

Soruyoruz ;

Bu mudur devlet ciddiyeti? Bu anlayış mı kamuda reform yaparak verimliliği artıracak?

Cemal hoca’nın meclis kürsüsünde söylediği ve BRT 2’de canlı yayınlanan sözlerinden sonra Hükümet ortakları Başbakan Tufan Erhürman, Başbakan yardımcısı Kudret Özersay ve Maliye Bakanı Serdar Denktaş kendilerine bağlı dairelerde görev yapan memurlara söz geçirebilecek mi?

Cemal hocanın meclis kürsüsünde yaptığı konuşmayı yapmasını Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı mı rica etti?

Eğer öyleyse başardınız ve KKTC’ye devletimize olan güveni sarsmayı başararak yine yaptınız yapacağınızı ve el ele vererek eşitlik, hak ve hukukun ölüm fermanını imzaladınız.

Son sözümüz de Cemal Özyiğit’e olsun; siyasi jübileni yaptın Cemal hoca.

YÖDAK Başkanı Prof. Dr. Akile Büke’yi savunmak adına yasa dışılığı örtbas ederek yasanın çiğnenmesine ortak oldun.

Bu leke ile artık ne sosyal demokrasiden ne hak hukuktan ne eşitlikten ne sttaüko ne de adaletsizlikten söz etmeye hakkın yoktur.

KIBRIS MANŞET yayınlarının yegane amacı yükseköğretim alanının hak ettiği yere getirecek bir vizyon ile YÖDAK’ın yönetilmesi, gizli misyonlarla yükseköğretim alanına zarar veren , yasa tanımaz Başkan’ı yasa içerisine çekmektir.

Sizler, sosyal demokratlar, statükodan şikayet edenler, adaletsizlikten yakınanlar, tüm siyasi hayatını bu jargon üzerine kuranlar, Akıncılar ve Özyiğitler artık sizlerde şikayet ettiğiniz o statükonun çimentosu oldunuz.

Ne kadar övünseniz azdır artık…..