Gezici anket şirketi müdürü Murat Gezici’nin 7 Ocak 2018 seçimleriyle ilgili anket sonuçları açıklandıktan sonra ortalık bir anda tabiri caizse savaş alanına dönüştü.

Anket sonuçlarının doğruluğunu tartışmaya hiç girmeyeceğiz ancak yapılan iddialar hiç de hoş değil.

Anket sonuçlarına hemen hemen tüm partiler itiraz etti.

Anket içerisinde "toplum siyasetine yön veren kişiler" diye lanse edilen isimlerden değerli doktor Bülent Dizdarlı bile sonuçlara inanmadığını ima eden açıklama yapmak zorunda kaldı.

Anketin tüm sonuçları tabii ki hem tartışılmaya, hem de eleştirilmeye açık olacaktır.

Anket sonuçlarıyla ilgili esas yanıt olumlu veya olumsuz 8 Ocak günü belli olacaktır.

Tartışılamayacak en önemli unsur ise Murat Gezici’nin haddini aşan açıklamaları…

Genelde Türkiye’den gelen ve kendilerini çok özel hissedip havalara giren

Bazen “propaganda uzmanı” ,

 Bazen “Basın danışmanı”,

 Bazen “anket uzmanı”,

Bazen “Seçim uzmanı” kişilerin,

Kıbrıslı Türklerin misafirperverliği ve aşırı saygılı hallerini yanlış yorumlayarak, kendilerini bulunmaz hint kumaşı gibi görmeleri ve usluplarını bozmaları ilk sefer değildir.

Murat Gezici de işte bunlardan birisi.

En önemli görevi Kıbrıs’a gelip algı operasyonu yapmak ve ben ne söylersem çıkar havalarında bunu siyasi partilere pazarlamak.

Daha önceki basın toplantılarında da anketleri kendi bütçelerinden karşıladıklarını ancak siyasi partilere satmak için görüşmeler yapacaklarını bizzat Murat Gezici açıklamıştı.

Murat Gezici’nin anket yapması, anketlerinin inandırıcı olup olmaması ve bunlarla ilgili maddi çıkar sağlayıp sağlamaması bizi hiç ilgilendirmez.

Maddi kazanç sadece kendisini ve devletin vergisel açısından ilgili birimlerini bağlar.

Siyasi partilerden algı operasyonu yaratmak için para istemesi ise belki şantaj unsuru olarak algılanabilir, bu da güvenlik birimleri ile siyasi partilerin hukuçularının işidir.

ANCAK,

Murat Gezici bilmelidir ki;

 kimimiz severiz, kimimiz sevmeyiz, yeri gelir kavga da ederiz ama hiçbir siyasetçimize özel hayatı, alkol kullanması gibi ucuz yöntemlerle saldırmasına asla müsaade etmeyiz, edemeyiz.

Hiçbir siyasetçimizi kendisine kurban etmeyiz ettirmeyiz.

Murat Gezici, Serdar Denktaş ile ilgili olarak sarfettiği ve haddini aştığını düşündüğümüz

“Kendisi ile tanıştığımızda, konuşamayacak kadar içkili olduğunu gördüm, çok da üzüldüm.”

Sözlerinden dolayı hem Serdar Denktaş’tan hem de Kıbrıs Türk Halkından derhal özür dilemelidir.