ORTAK MİLLİ KIBRIS POLİTİKASI BELİRLENMELİ VE HER KAFADAN BİR SES ÇIKMASINA ARTIK SON VERİLMELİDİR.
Kıbrıs sorunu konusunda her kafadan bir ses çıkıyor.
Ortak bir strateji ve ağız birliği yok…
CB Akıncı, görüşmelerin çökmesinden önce “bu bizim kuşağın son denemesidir, başaramazsak KKTC ile yolumuza devam edeceğiz. KKTC’yi güçlendirip kökleştireceğiz” demişti.
Nitekim, görüşmelerin Rum hakimiyetçiliğine toslayıp iflas etmesinden sonra yaptığı açıklamada “BU BİZİM KUŞAĞIN SON DENEMESİYDİ, BAŞARISIZ OLDUK, BUNDAN SONRAKİ KUŞAKLARA BAŞARILAR DİLERİM” diyerek federasyon arayışlarına son verdiğini ilan etmişti.
Adaya dönünce de “BUNDAN SONRA AB İÇİNDE İKİ DEVLETLİ ÇÖZÜM GÜNDEME GELMELİ” demiş ve bu sözleri Yenidüzen ile Afrika gazetelerinde manşet olmuştu.
Ne ki Akıncı, kısa süre sonra yan çizdi.
“BEN O SÖZLERİ HAYAL KIRIKLIĞI İÇİNDE YANLIŞLIKLA SÖYLEDİM. TEK ÇÖZÜM YOLU FEDERASYONDUR, BAŞKA BİRŞEY GÖRÜŞMEM, İKİ DEVLETLİ ÇÖZÜM HAYALDİR” demeye başladı.
Şimdi de Meclisi ve hükümeti dışlayarak, “sonuç vermediğini” ilan ettiği federasyon görüşmelerini yeni tavizlerle başlatmak için yalvar yakar oluyor.
*****
UBP-HP Hükümeti ise “AB İÇİNDE İKİ DEVLET ÇÖZÜMÜ”nü programına aldı.
Başbakan Tatar her gün “İKİ DEVLETLİ ÇÖZÜMÜ SAVUNUYORUZ” diyor.
Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Kudret Özersay ise hükümet programına “AB İÇİNDE İKİ DEVLETLİ ÇÖZÜMÜ” yazdı ama bu ifade yerine “ARTIK ORTAKLIĞA DAYALI BİR MODELİN OLMAYACAĞI ORTAYA ÇIKTI, BUNUN YERİNE İŞBİRLİĞİNE DAYALI BİR MODEL OLMALI” deyişini kullanmayı tercih ediyor.
Ve, Tatar ile Özersay, Akıncı’nın iflas etmiş olan federasyon görüşmelerini başlatmak için yaptığı girişimleri durduracak hiçbir adım atmıyor.
Dahası, hükümet partilerinin başkanları olarak, federasyon görüşmelerini başlatmak için Anastasiadis ile görüşen
Akıncı’dan bilgi alıp susuyorlar.
Bundan ise, federasyon görüşmesine onay verdikleri anlamı çıkıyor.
“AKINCI’NIN FEDERASYON GÖRÜŞMESİNE KARŞIYIZ, İKİ DEVLETLİ ÇÖZÜM GÖRÜŞÜLMELİ, FEDERASYON GÖRÜŞMELERİ VE ALINACAK KARARLAR BİZİ BAĞLAMAZ” diyemiyorlar.
Meclis’te iki devletli çözümü savunan 35 milletvekili var ama, Meclisi tatilde tutuyorlar, olağanüstü toplantıya çağırmıyorlar, görüşmelerin bundan sonra ancak “iki egemen devlet temelinde ve iki egemen devletli çözüm hedefiyle “ yapılabileceği şeklinde bir karar almıyorlar.
Akıncı’nın peşinden sürükleniyorlar…
*****
Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu ise Crans-Montana sonrası “İki devletli çözüm”den söz ederken, şimdi “hiçbir seçeneği dışlamadıklarını, tüm seçeneklerin masada olduğunu “ söyleyerek federasyona açık kapı bırakıyor.
Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar da Erenköy’deki konuşmasında “İKİ TOPLUMLU, İKİ KESİMLİ ÇÖZÜM”den söz ederken, Özersay’ı ziyaretinde ise “TÜM MODELLERE AÇIĞIZ, HİÇBİR MODELİ DIŞLAMIYORUZ” diyor.
Bu denli dağınıklıkla Milli Kıbrıs Davası savunulamaz.
Hükümet, iki devletli çözümü Meclis kararı ile RESMİ MİLLİ HEDEF VE MİLLİ DEVLET POLİTİKASI haline getirmezse, Türkiye de buna açık destek vermezse, Akıncı’nın iflas etmiş federasyon siyasetinin peşinden sürüklenecek ve tüm inandırıcılığını ve güveni yitirecektir.
Hükümet bunu yapmayacaksa, Cumhurbaşkanı Erdoğan başkanlığında üst düzey bir zirve toplantısı yapılarak ORTAK MİLLİ KIBRIS POLİTİKASI BELİRLENMELİ VE HER KAFADAN BİR SES ÇIKMASINA ARTIK SON VERİLMELİDİR.
