Bu yıl dördüncüsü düzenlenen Şafak Nöbeti yine muhteşem oldu. Dört yıl önce Kurucu Cumhurbaşkanımızın önderliğinde başlayan bu halk hareketi her yıl büyüyor. Her yıl daha da kalabalık, daha coşkulu ve daha duyarlı.

Şafak Nöbeti tam bir sivil ulusal gün kutlaması. Nöbete katılan kişiler takdim edilmiyor. Diğer bir ifade ile siyasilerin boy gösterme yeri değil. Adını duyurmaya çalışan ister siyasi, isterse medya yıldızı heveslileri olsun onlara bu meydanda ekmek yok.

Şafak Nöbetine katılanlar; 39 yıl önce Kıbrıs Türk Halkını mutlak bir yok oluştan kurtarmaya gelen ve bunun için canını vermeye hazır Anadolu’nun yiğit insanlarına ve Kıbrıs Türk Halkının varoluş mücadelesine ömürlerini veren direnişcilere, herkesce bilinen isimleri ile Mücahitlere ve onların verdiği kavgaya, gönüllü olarak saygılarını gösterdiler.

Devletin düzenlediği hiçbir resmi tören ve anma etkinliği, binlerce insanın biraraya gelerek yaşadığı coşkunun ve yaptıkları duaların önüne geçemez. Bağışcıların ve gönüllülerin organizasyonu ile gerçekleştirilen bu büyük halk toplantısında, 39 yıl önce yaşadığımız gecenin önemine ve anlamına uygun, görkemli bir kutlama yaşandı.

Geceye Anavatan Tütkiye’den gelen konuklar da katıldı. Başta 39 yıl önce bizim için ölmeye gelen Gaziler vardı. DP Ulusal Güçler Genel Başkanı Sayın Serdar DENKTAŞ’ın daveti ile geceye katılan Büyük Birlik Partisi Genel Başkanı Sayın Mustafa DESTİCİ ve Heyeti vardı. Resmi davetlilerden başka katılanlar da mutlaka olmuştur. Bu gecenin değişmez müdavimleri olan Komutanlar vardı.

Bu geceye katılanlardan asıl övgüyü hak edenler, gençlerimiz, kadınlarımız ve her yaştan Kıbrıslı Türklerdir. Geceye katılanlar hakkında organizasyonu düzenleyenlerden bir resmi rakam almak mümkün olmadığından kendi gözlemlerimi size aktarıyorum.

DP Ulusal Güçler Genel Başkanı ile başka bir programdan döndükten sonra geceye katıldığımız için programın açılışında bulunamadık. Karaoğlanoğlu Şehitliğine geldiğimizde

binlerce aracın yolun her iki tarafına park ettiğini gördük. Araç yoğunluğundan 2 kilometrelik yolu 15 – 20 dakikada geçebildik. Alana geldiğimizde ise en az beş bin kişinin çoğunun ellerinde kırımızı beyaz ve beyaz kırmızı bayraklarımızı sallarken gördük. Şafak Nöbeti alanı gelincik tarlası gibiydi. Şafak Nöbetine katılanların sayısı, sürekli birileri gelip bazıları ayrıldığı için, sadec alanda belli bir anda bulunanlarla hesaplanamaz. Benim tahminim, onbinlerce kişi Şafak Nöbeti’ndeydi.

Şafak Nöbeti’ne katılanlar tamamen bizim insanımız. Aralarında yetmiş seksen yaşında ihtiyardan, onsekiz yirmi yaşında gençlere kadar her kesimden insan var. Baş örtülü hanım da geldi, blujean veya mini etek giymiş genç kızlar da. Kucağındaki bebekle gelen anneler ve yürümeye yeni başlamış çocuğunu elinden tutan babalar da oradaydı. Kısacası halkımız oradaydı.

Halkımız ordaydı ama, olanlar kadar olmayanlar da önemlidir. Örneğin bugüne kadar hiç bu etkinliğe katılmamış olan devrik Başbakan İrsen KÜÇÜK. Günlerce “Şafak Nöbetine gideceğim” diye sayfa sayfa reklam verdi. Öğrenebildiğim kadarıyla Şafak Nöbeti’nin yapıldığı yerin kapısına kadar geldi, ama kapıdan içeri girmedi. Sizce neden girmedi?

CTP ve TDP’nin bakan ve milletvekillerini orada göremediğim gibi oraya gitmiş olmalarına da ihtimal vermiyorum. CTP’li sosyalist ve devrimci Dışişleri Bakanımız, ideolojik kimliğini isbat etme telaşıyla, Devletin Şafak Nöbeti’ne sponsor olmasını engelledi. Tepkiler üzerine farklı açıklamalar yapmasına rağmen, Şafak Nöbeti’ni resmi tören programından çıkardı. Ne de olsa CTP’li. Ne yaptıysa yaptı, ama halkın coşkulu katılımını engelleyemedi.

Şafak Nöbeti sivil bir halk hareketi olarak coşku ile gerçekleşti. İddia ediyorum. İdeolojisi veya dünya görüşü ne olursa olsun, hiç bir siyasi parti bu kadar kalabalık ve bu kadar coşkulu insanı bir araya getiremez. Ne sözüm ona” çözüm yanlıları” ne de “Annancılar”.

Şafak Nöbeti’nin yapıldığı 19/20 Temmüz gecesi yaşananlar, Kıbrıs Türk Halkı’nın 39 yıl önce gerçekleşenlere saygı ve minnet duyduğunu gösterir. Kıbrıs Barış Harekatı ile özgürlüğüne kavuştuğunun bilinci içinde, Türk Silahlı Kuvvetlerinin Kıbrıs’taki varlığının meşruiyetinden ve gerekliliğinden emindir. Şafak Nöbetine katılan coşkulu kalabalık, Kıbrıs Türk Halkının devletine, diğer bir ifade ile Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetine sahip çıkacağının kanıtıdır.

Önümüzdeki yıl Barış Harekatının 40. Yılı. Kırkıncı yılda daha büyük bir kalabalık ve coşku ile 5. Şafak Nöbetini tutacağımızdan eminim.





MEHMET EROL AKTOPRAK