Meclis Genel Kurulu, CTP/BG milletvekili Ömer Kalyoncu ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlı Şerife Ünverdi arasıdaki gerginlikten sonra çalışmalarına gündem dışı konuşmalarla devam etti.
Günden dışı konuşmalarda ikinci sözü CTP/BG Gazimağusa milletvekili Teberrüken Uluçay alarak “Ülkenin Ekonomik Durumu” ile ilgili konuştu.
Uluçay, ülkede Hükümet’in dediği gibi gelişen bir ekonomi bulunmadığını belirterek, ekonomiyle ilgili açıklamalarda daha gerçekçi olunmasını istedi.
Uluçay, “ülkede pembe tablolar çizip amaç hedef şaşırtma olmamalı. Ülke ekonomisine gerçekçi rakamlarla bakmak lazım” diyerek, halkın alım gücünün yüksek vergi, petrol fiyatlarındaki artış ve eşel-mobilin uygulanmaması nedeniyle düştüğünü belirtti.
Güney ekonomisinin geriye gittiğinin ön plana çıkarılmasını da eleştiren Uluçay, “Ha bire bunun haberini vermek bizim ekonomimizi yukarı çıkarmaz. Bu kötü tablo Güney ekonomisinin kötüleşmesi halinde kaçınılmaz olarak daha da kötüleşecek” dedi.
Uluçay, enflasyondan arındırılmış verilerin değerlendirilmesinden ortaya çıkan soncun ekonominin iyiye değil geriye gittiğini gösterdiğini ifade ederek, bunları 2009 yılı verileriyle karşılaştırma yaparak örnekledi.
Teberrüken Uluçay, bu yıl ilk dört ayda gerçekleşen rakamlara göre Türkiye’den KKTC’ye yönelik olarak ayrılan kalemin yüzde 69’unun kullanıldığını anlatarak, geriye kalan kısmın sekiz ayda ne kadar yeterli olacağının ortada olduğunu söyledi.
Uluçay, 2011 de yüzde 11 enflasyon yaşandığını, eşel mobilin uygulanmadığını bunun doğal soncunun piyasalardaki daralma olduğunu ifade ederek, yapılması gerekenin bütçe disiplini ve mali tedbirler yerine, piyasaları rahatlatacak, istihdamı özendirici politikaların yaşama geçirilmesi gerekliliği üzerinde durdu.
ALBAYRAK
CTP/BG Gazimağusa milletvekili Arif Albayrak ise “Genelde Kıbrıs’ta, Özelde Kuzey Sahil Şeridi’nde Arazi İstimlaklerı ile İlgili Konularda Vatandaş, Hükümet Arasındaki İlişkiler” başlıklı gündem dışı konuşmasını yaptı.
Albayrak, Bakanlar Kurulu’nun aldığı istimlak kararlarını okurken Meclis Başkanlığı’na vekalet eden Zorlu Töre tarafından Türkçe isimleri okuması konusunda uyarıldı.
Arif Albayrak, buna tepki göstererek, Bakanlar Kurulu kararında isimlerin öyle yazıldığın, bunun hesabının Bakanlar Kurulu’na sorulması gerektiğini söyledi.
Albayrak, eski isimlerle yapılan istimlak konusunda mal sahiplerine bildirim yapılıp yapılmadığı sorusunu sorarak, istimlak konusunda herhangi bir ödeme yapılıp yapılmadığı, yapıldıysa hangi kıstaslara göre yapıldığını sordu.
İstimlak kararının üzerinden iki yıl geçtiğini ifade eden Albayrak, bu soruları ilgili bakanı kızdırmamak için yumuşak bir dille sorduğuna işaret ederek, “Çünkü bugün bakanlar kızıyor” dedi.
Arif Albayrak, yerlerin eksi isimlerinin bundan sonra da kullanılıp kullanılmayacağı sorusuna Meclis Başkan Vekili görevini yapan UBP milletvekili Zorlu Töre yine müdahale edince, bunun Bakanlar Kurul tarafından yapıldığını söyledi.
Bunun üzerine konuşan Zorlu Töre, “Bunu Hükümet yaşmışsa yanlış yapmıştır. Ben Hükümet’in her yaptığını zaten doğru bulmuyorum” dedi.
Albayrak, bu açıklamanın üzerine “Şu an Meclis’in en yüce makamında oturan bir UBP’liden bunları duymanın güzel bir şey” dedi,
Arif Albayrak, konuşmasına yine Resim Gazete’de yer alan istimlak kararlarındaki eski isimleri okuyarak devam etmesi üzerine yine yerlerin “Türkçe isimlerinin” söylenmesi konusunda uyarılmasına “Söylemeyeceğim, Resmi Gazeteden okuyorum” diyerek karşı çıktı.
Albayrak, Türkiye’de yaşanan kürtajın yasaklanması tartışmasına değinerek, çok yakın zamanda bu tartışmanın Meclis’e de geleceğini ifade ederek, kürtajın yasaklanmasının vahim sonuçlar yarattığını anlatarak, bugün itibarıyla dünya genelinde 68 bin kadının sağlıksız koşullarda kürtaj nedeniyle yaşamını yitirdiğini söyledi.
Albayrak, 16 doktorun bulunduğu meclise böyle bir yasanın gelmemesi dileğinde bulunarak, “Böyle bir konu Meclise gelmesi halinde parçalanırız bunu şimdiden söyleyeyim” dedi.
SANER
Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı Ersan Saner, kuzey sahil yolunun haritasını isteyerek, haritaların incelenmesinden sonra gerekli yanıtın verileceğini söyledi.
Saner, kuzey sahil yolunun A1 diye isimlendirilen 11 metrelik yollar olduğunu anlatarak, bu yolun süreyi kısalttığını anlattı. Türkçe ve Rumca isimlerini sıralayan Albayrak’ın konuşmasını cevaplarken kürsüden inan UBP milletvekili Zorlu Töre, köy isimlerinin Rumca yazılarak Resmi Gazetede yayımlanması nedeniyle protesto etti.
Ersan Saner, haritaların 1918’den kaldığını tüm gelişmelere karşın bunların tam olarak güncellenmemesi nedeniyle istimlak kararının bu nedenle eski isimlerle yapıldığını söyledi.
Saner, özellikle birilerine iltimas geçilerek yol güzergahında değişiklik yapılmadığını; haritalar eline gelir gelmez gerekli açıklama yapılacağını söyledi. Balalan köyünde 600 metrelik bir durum olduğunu arazileri ortadan bölmek yerine her iki araziden eşit miktarda alınmasıyla sorunu çözme yoluna gittiklerini söyledi.
Ersan Saner, haritayı aldıktan sonra yaptığı açıklamada, haritada görülen yol güzergah değişikliğinin ise sadece ayarmayla ilgili olduğunu anlattı.
Yol yapımıyla ilgili süreci anlatan Saner, istimlak kararlarıyla ilgili ödemelerin sürdüğünü söyledi. Saner, haritalarla ilgili detaylı bilgi vermeye her zaman hazır olduğunu da kaydetti.
ALBAYRAK
Yeniden söz alan Arif Albayrak, dile getirdiği sorulara ilgili bakanın yanıt vermesinin (doğruluğu ve eleştirileri saklı kalmak kaydıyla) sevindirici olduğunu, bunun kendisini mutlu ettiğini söyledi.
Albayrak, isimler konusunda Hükümet partisi arasındaki çelişkileri görmenin ilginç olduğunu kaydetti.
EMİROĞLULARI
Toplumcu Demokrasi Partisi (TDP) Gazimağusa milletvekili Mustafa Emiroğluları ise konuşmasına, eski tarihi isimlere karşı olan bir milletvekilinin Başkanlık makamını da kullanarak eleştirmesinin, karşı çıkmasının kabul edilmez olduğunu söyledi.
Emiroğluları, çalışanlara beş yıldır maaş artışı yapılmadığını, bu nedenle yapılması gerekenin maaş artışı gibi piyasayı geliştirecek uygulamaları yaşama geçirme olduğunu anlattı.
Emiroğluları, ekonominin canlanması için piyasaya sıcak para enjekte edilmesi gerektiğine işaret ederek, bunu yapmadan ekonominin canlanmasını beklemenin doğru olmayacağını kaydetti.
Mustafa Emiroğluları, UBP Hükümeti ile ekonominin düzelmesinin mümkün olmadığını işaret ederek, “Bu UBP hükümeti bugüne kadarki UBP hükümetlerinin ne başarısızı, en faşisti, en kötüsüdür” dedi.
Emiroğluları, Türkiye ile KKTC maaşları arasında KKTC lehine bir üstünlük olduğunu, bugün ise Türkiye’deki maaşların KKTC’deki maaşların üzerinde çıktığına dikkati çekti.
Özelleştirilmek istenen Ercan Havalimanı’nın değer tespitinin yapılıp yapılmadığı sorusunu soran Emiroğluları, “Ben Havalimanı’nın değer tespitini öğrenmek istiyorum” dedi.
TÖRE
UBP Lefkoşa milletvekili Zorlu Töre de, Rum Uzlaşmazlığının Kaynakları ve Rum İçişleri Bakanı Eleni Mavru’nun Tutumu hakkındaki gündem dışı konuşmasını yaptı.
Töre, Kıbrıs sorununun Osmanlı İmparatorluğu’nun adadan ayrıldığı 1878’den sonra başlayarak bugüne kadar geldiğini söyledi.
Zorlu Töre, Korfu adası hariç Yunanistan’ın tüm topraklarının Osmanlı idaresi altında olduğunu anlatarak, “Biz Yunanistan’ın bağımsız devletini kurmalarına karşı değiliz. Onların toprak bütünlüğüne saygılıyız. Onlar da Türkiye’nin toprak bütünlüğünü saygı göstermeli. İstanbul’a Kostantilopolis demekten vazgeçmesi gerekir” dedi.
Töre, daha önce Lefkoşa Rum Belediye Başkanı olan şimdiki Rum İçişleri Bakanı Eleni Mavru’nun Maraş ve Kapraz’ın Rumlara bırakması açıklamasını değerlendirerek, en yumuşak insanlardan biri bile böyle konuşuyorsa bunun anlamının Rum tarafının uzlaşmazlığını gösterdiğini söyledi.
Töre, Annan Planı döneminden itibaren BM’nin Kıbrıs sorununda ciddi bir taraf olduğunu, Rum tarafının şımarıklığının nedeninin BM’nin gerekli tavrı koymaması Annan Planı raporunu değerlendirmeye bile alamamasından kaynaklandığını iddia etti.
Zorlu Töre, Kıbrıs Türk halkının yapması gerekenin idaresine, bağımsızlığına, devletine, bayrağına sahip çıkmak olduğunu anlatarak, kendinden önceki konuşmacıların yerleşim yerlerinin eski isimlerini kullanmakta ısrar etmesinin kabul edilemez olduğunu söyledi.
Töre, Türkçe isim yerine Rumca isimlerde ısrar edilmemesini çünkü devletin yasalar yaparak bu yerlere Türkçe isimler koyduğunu, bu nedenle Bakanlar Kurulu kararlarının da Türkçe isimlerle olması gerektiğini söyledi.
Töre, çocukların artık eski isimleri bilmediğini, bu nedenle bunun yapılmaması gerektiğini anlatarak, halk arasında eski isimlerin kullanıldığını, bunun yaygın olmadığını, bu nedenle eski isimleri yaygınlaştırmanın anlamsız olduğunu kaydetti.
KKTC devletinin isminin değiştirilmesi tartışmalarına da değinen Töre, önemli olanın KKTC veya Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KTC) olması değil, önemli olanın bağımsızlığın devam edip etmemesi olduğunu söyledi.
Töre, KKTC’nin statüsünün 1 Temmuz 2012 tarihinden sonra yükseleceğini belirtti.
GEÇİCİ ÖZEL KOMİTE RAPORLARI GENEL KURULA SUNULDU
Genel Kurulda daha sonra, Geçici Özel Komite’nin görüşmesini tamamladığı Sayıştay Denetim Raporuna ilişkin raporu okundu. Meclis Birleşimi, Geçici Özel Komite raporlarının okunmasından sonra tamamladı.
BİR SONRAKİ BİRLEŞİM PAZARTESİ
Meclis Genel Kurulu bir sonraki birleşimini, yasama gündemiyle 4 Haziran Pazartesi günü saat 10.00’a yapılacak.
