Her ne pahasına olursa olsun federasyon isteyenler, eskiden beri, KKTC kuruluş deklarasyonu’nu kendilerine dayanak yapmaya çalışıyorlar
KKTC’nin 36. Kuruluş yıldönümünde konuşan CB Akıncı ve sosyal medyadaki destekçileri de bunu yaptı.
Şunu diyorlar:
- KKTC bağımsızlık bildirgesi, Rumlarla federasyon kurulmasını öngörüyor…Federasyon siyaseti doğrudur..Yanlış olan iki devletli çözümdür…
Bundan hareketle, “KKTC’nin, federasyon yolunda geçici bir ara aşama olduğunu, federasyon kurulunca ortadan kalkıp bir eyalete dönüşeceğini, KKTC’nin sonsuza dek yaşayacağını söylemenin çözüm istememek olduğunu iddia” ediyorlar
Bu, büyük bir çarpıtmadır…
KKTC kuruluş deklarasyonu ve bağımsızlık bildirgesi, Rum devleti ile federasyon görüşmeye açık kapı bırakıyor ama, görüşmelerin, bağımsız-egemen devletin yok sayılarak yapılmasını ve federasyonda KKTC’nin tasfiyesini, egemenliği olmayan bir eyalete dönüşmesini öngörmüyor…
Bir başka deyişle ilan edilen bağımsız-egemen devlete ömür biçmiyor…
KKTC’yi iki eyaletli federasyona giden yolda bir ara aşama, geçici bir dönem olarak görmüyor…
Tam aksi, kuruluş deklarasyonu, bağımsızlık bildirgesi, Anayasa ve Cumhurbaşkanlığı-milletvekili yeminleri ve Meclis kararları, bağımsız-egemen devletin sonsuza dek yaşatılmasını öngörüyor…
Hatta KKTC Anayasası’nda bunu garanti edecek olan “değiştirilemez ve değiştirilmesi dahi önerilemez” maddeler bulunuyor…
Buna ilaveten 29 Ağustos 1994’de DP-CTP koalisyonu döneminde KKTC Meclisi, daha önce aldığı federasyon kararını iptal eden ve “Federasyonu tek seçenek olmaktan” çıkaran bir karar almıştır.
Meclis, 10 Mart 1998’de ise görüşmelerin ve çözümün iki eşit-egemen devlet temelinde olması yönünde bir karar almıştır..
Sn. Akıncı, Rumlarla kurulacak bir federasyonun ille de, bağımsız-egemen KKTC’yi dışlayan, iki eyaletli federasyon temelinde olması gerektiği saplantısına takılmıştır…
Oysa, bağımsızlık bildirgesinde de ifade edildiği gibi GERÇEK BİR FEDERASYON kurulabilmesi için mutlaka iki bağımsız-egemen devletin varlığı şarttır…
Zaten, KKTC de bu şartı yerine getirmek için ilan edilmiştir…
Bağımsızlık bildirgesinde, “KKTC ilanının federasyon görüşmelerine engel olmadığı, tam aksi bunu kolaylaştıracağı” ifade edilirken, vurgulanan bu gerçekliktir…

KKTC ŞAKA OLSUN DİYE İLAN EDİLMEDİ
Anayasamızın başlangıç kısmı, değiştirilemez maddeleri, Cumhurbaşkanlığı ve milletvekili yeminleri, bağımsızlık bildirgesi, kuruluş deklarasyonu ve KKTC Meclis kararları KKTC’nin, sonsuza dek yaşatılmasını öngörmüştür...
Oysa Annan Planı, Talat’ın Papadopulos ile yaptığı 8 Temmuz, Hristofyas ile yaptığı 23 Mayıs ve 1 Temmuz Anlaşmaları ile Akıncı’nın 4 yıllık müzakere süreci bu ilkeyi dışlamıştır…
Annan Planı ile Talat ve Akıncı’nın sürdürdüğü müzakere süreclerinde KKTC’nin bağımsız-egemen bir devlet olmaktan çıkarılması, egemenliği olmayacak bir vilayete dönüşmesi ve iki eyaletli (2 constituent states) federasyon kurulması benimsenmiştir.
Bu ise görüşmelerin ve görüşmecilerin meşruiyetini tartışmalı hale getirmiştir.
Bu nedenledir ki “Akıncı bizi temsil etmiyor” denmektedir.
KKTC, tarihe, Ulusumuza, Halkımıza ve Dünya’ya karşı şaka olsun diye kurulmamıştır…
KKTC, Akıncı’nın misyon edindiği federasyon kurulana kadar yaşayacak geçici bir dönem, bir ara aşama olarak da ilan edilmemiştir…
KKTC, federasyon kurulsun veya kurulmasın, her hal ve şartta bağımsız-egemen bir devlet olarak sonsuza dek yaşayacaktır…