Güven Yaratıcı Önlemler (GYÖ) konusunda basına kapalı yürütülmekte olan diyalogda Maraş ve Ercan Havaalanı’yla ilgili “çok ciddi çalışmalar yapıldığı” öne sürüldü.
Haftalık Kathimerini diplomatik kaynaklara dayandırdığı haberini “Maraş ve Timbu (Ercan) İçin ‘Ciddi Çalışmalar’... Washington GYÖ Konusundaki İlerlemeden Cesaretlenmiş Görünüyor, Lefkoşa ve Atina ‘Sepetlerini Küçük Tutuyor’... Müzakereciler Arasındaki Görüşmeler Esasa Girdi” başlığıyla aktardı.
Gazeteye göre aynı kaynaklar, BM’nin işbirliğinde komuta etmekte olan Amerikalıların bu çalışmalardan, özellikle de Ankara’nın Maraş konusunun müzakere masasına konulmasını ilk kez kabul ediyor olmasından cesaretlenmiş göründüğünü söyledi.
Rum ve Yunan hükümet kaynakları ise Ankara’dan gelen olumlu işaretler konusunda Washington’u doğrularken, ‘sepetlerini küçük tuttuklarına’ işaret etti.
Gazete her halükarda gelen bütün bilgilerin GYÖ’lerin -Maraş’ın açılması gibi- Rum kamuoyu düzeyinde yeni bir dinamik ve bu sefer özlü bir şey oluyor inancı yaratacak kadar güçlü olması gerektiği kanaatinde birleştiğini savundu.
Planlamalara göre GYÖ’lerin, bazı hareketlerde bulunması için Türkiye’ye de bu durumda Ercan Havaalanı’nın açılması gibi bir teşvik vermesi gerektiğine işaret eden gazete, Rum Yönetimi’nin konuyla ilgili tezlerini arabuluculara ilettiğini ve “egemenlik konusunda çizdiği kırmızıçizgisini çiğnemesinin hiçbir şekilde söz konusu olmadığını” açıkça ortaya koyduğunu yazdı.
Gazeteye göre Rum Yönetimi, böyle bir şeyin (Ercan Havaalanı’nın açılması) havaalanının, sözde “Kıbrıs Cumhuriyeti”ne kaydedilmesi şartıyla BM idaresinde işlemesi ile sağlanabileceği görüşünde.
Kıbrıslı Türk Müzakereci Kudret Özersay ve Rum Müzakereci Andreas Mavroyannis arasındaki görüşmelerin, yönetim ve özellikle yürütme erki, yetkilerin paylaşımı v.b. ele alındığı geçen Salı günkü son görüşmelerinde esasa girildiğini belirten gazete, iki tarafın mülkiyet ve toprağa da dayanan bazı tezler sunduğunu kaydetti.
Özersay ve Mavroyannis’in uzlaştıkları noktaları not ettiğini, anlaşmazlık olan noktalarda da görüşmeyi kesip, en üst siyasi düzeyde, iki tarafın liderleri tarafından verilecek direktifleri beklediğini kaydeden gazete şunları da yazdı:
“Diplomatik kaynaklar sonuç çıkarmak için henüz erken olduğuna işaret ediyor, ancak diyaloğun çok yakında daha da derine ineceğini ve iki tarafın karşılıklı tavizler vermede kararlı mı oldukları, yoksa geçmişte olduğu gibi kırmızıçizgilerinin arkasına mı konuşlanacakları ortaya çıkmaya başlayacağını değerlendiriyor.
Aynı kaynaklara göre bu müzakere prosedüründe, özellikle de ‘al-ver’ (pazarlık) aşamasında ortaya çıkacak.
Konuyla ilgili olarak Andreas Mavroyannis çabanın, Kıbrıs Rum tarafının ortaya koyduğu sınırlar aşılmadan al-ver prosedürüne girilmesi olduğunu, Kudret Özersay ise Salı günü Mavroyannis’le görüşmesinden sonra iki tarafın istediği çözümle ilgili görüntünün daha da netleştiğini söyledi.
Önümüzdeki Salı günü görüşecek olan müzakereciler, Mart sonlarına doğru Eroğlu-Anastasiadis görüşmesi yapılması ilke kararı aldılar.”
