ATATÜRK HEYKELLERİNDEN RAHATSIZ OLAN RUMLARA ŞOK CEVAP...

Rumların Ada'daki Atatürk heykellerinden rahatsızlık duyması ve bu konuyu Avrupa Parlamentosu'nda dile getirmelerine Bakan Bağış'tan cevap gecikmedi. Konuyu aksam.com.tr'ye değerlendiren Türkiye Avrupa Birliği Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış Rumlara şu sözlerle cevap verdi:

"İSTEDİKLERİ KADAR RAHATSIZ OLSUNLAR"

"Rumlarin rahatsız oldukları Atatürk heykelleri değil, Türkiye'nin Ada'daki güçlü ve daha da güçlenen varlığıdır. İstedikleri kadar rahatsız olsunlar, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, Ada'nın iflas eden kısmına inat daha da büyümeye ve güçlenmeye devam edecektir."

Atatürk heykellerinden Rumlar da rahatsız!

Avrupa Parlamentosu'nun Belçikalı Üyesi Philip Claeys verdiği bir soru önergesinde, "Lefkoşa civarında Kuzey'den Güney'e doğru araç sürüldüğünde dikkat çekici herhangi bir sembol görülmüyor, Atatürk resim ve heykellerinden duyulan rahatsızlık Türkiye'deki bazı çevrelerden sonra Rumlar'da da ortaya çıktı. Rumların rahatsızlığını Avrupa Parlamentosu'nda bir soru önergesiyle taşıyan Belçikalı Bağımsız Üye Philip Claeys, "Lefkoşa civarında Kuzey'den Güney'e doğru araç sürüldüğünde dikkat çekici herhangi bir sembol görülmüyor. Güney'den Kuzey'e araç sürüldüğünde çeşitli semboller görülüyor: Yol üzerinde büyük bir "Ne mutlu Türküm diyene' sloganı, Atatürk'ün en az 10 Türk bayrağıyla çevrili çok yeni bir heykeli, büyük bayraklar, bir uçurumun yüzünde diğerlerine ilaveten Türkiye ve Türk sembolleri içeren muazzam bir çizim" diye şikayette bulundu ve sembollerin kaldırılmasını istedi. AB Komisyonu Üyesi Stefan Füle ise önergeyi, "Komisyon'un sembollerden haberi var ve bu konuda Kıbrıs Rum toplumunun duyarlılıklarını anlıyor. Bu konular Komisyon'un ele alacağı konular değildir ancak iki toplumlu diyalogun konusu olmalıdır" diye yanıtladı.

-RUMLAR DA RAHATSIZ-

Avrupa Parlamentosu'nun Belçikalı Bağımsız Üyesi Philip Claeys verdiği soru önergesinde AB'nin "Kuzey Kıbrıs"a Rum toplumuyla ilişkileri iyileştirmek ve ekonomik entegrasyon ve müktesebatın uygulanmasına hazırlık amacıyla, Regülasyon (EC) No 389/2006 uyarınca, para yardımı yaptığını bildirdi.

Claeys önergesinde, "Lefkoşa civarında Kuzey'den Güney'e doğru araç sürüldüğünde dikkat çekici herhangi bir sembol görülmüyor. Güney'den Kuzey'e araç sürüldüğünde çeşitli semboller görülüyor: Yol üzerinde büyük bir "Ne mutlu Türküm diyene' sloganı, Atatürk'ün en az 10 Türk bayrağıyla çevrili çok yeni bir heykeli, büyük bayraklar, bir uçurumun yüzünde diğerlerine ilaveten Türkiye ve Türk sembolleri içeren muazzam bir çizim" dedi.

-ATATÜRK HEYKELİ YILDIRIYOR-

"Bazıları son zamanlarda sergilenen bu sembollerin tek amacı açıkça Kıbrıs Rum halkını provoke etmek ve yıldırmaktır" iddiasını ortaya atan Claeys, "Komisyon bu sembollerin sergilenmesinin, sergilemede tutulmasının ve hatta yenilerinin eklenmesinin iki toplum arasında daha iyi ilişkiler tesis etme çabalarıyla uyumlu olduğuna inanıyor mu?" diye sordu. Claeys şu soruları yöneltti:

"-Komisyon Kuzey'deki de fakto iktidardan bu sembolleri kaldırmasını isteyecek mi, istemeyecekse neden?

-Regülasyon (EC) No 389/2006 içinde, toplumlararası ilişkileri iyileştirmek için, bu sembollerin kaldırılmasını ya da uçuruma çizme örneğinde olduğu gibi kaldırmayı öneren bir proje bulunuyor mu?"

-FÜLE: BİZİM İŞİMİZ DEĞİL AMA ANLIYORUZ!-

AB Komisyonu'nun Genişlemeden Sorumlu Üyesi Stefan Füle ise önergeye şu yanıtı verdi:

"Komisyon Sayın Üye'nin atıfta bulunduğu çeşitli sembollerden haberi var ve bu konuda Kıbrıs Rum toplumunun duyarlılıklarını anlıyor. Bu konular Komisyon'un ele alacağı konular değildir ancak iki toplumlu diyalogun konusu olmalıdır.

Sayın Üye tarafından gündeme getirilen konular Kıbrıs'ta acil ve kapsamlı bir çözüm ihtiyacının altını bir kez daha çizmiştir. Komisyon son olarak sunduğu Genişleme Stratejisi ve Temel Zorluklar 2012-2013 Bildirisinde, görüşmelerin bugüne kadar sağlanan ilerleme üzerine inşa edilmesi, hızlı bir sonuca ulaşması hedefiyle müzakerelere yeniden başlanması zorunluluğunu yinelemiştir."