Ulusal Birlik Partisi’nin (UBP) 21 Ekim’de gerçekleştirilecek olağan kurultayında genel başkanlığa aday olan ve bu kararı yüzünden bakanlık koltuğunu kaybeden Dr. Ahmet Kaşif, kazanması halinde sadece bir dönem görev yapacağını açıkladı.
KIBRIS TV’de ‘Son Durum’ programına katılarak KIBRIS Medya Grubu Genel Yayın Yönetmeni Reşat Akar’ın sorularını yanıtlayan Ahmet Kaşif “beş yılın sonunda bu görevi gençlere devredip, emekliye ayrılacağım” dedi.
Ülkeye ve partisine daha iyi hizmet verebilmek için genel başkanlığa aday  olduğunu anlatan Kaşif, bu aşamada ÖRP lideri Turgay Avcı ile DGP lideri Tahsin Ertuğruloğlu’nun, UBP’ye dönüşlerine sıcak bakmadığını, tabanın da buna karşı olduğunu söyledi. Kaşif, kazanması halinde yapacaklarıyla ilgili bir manifesto hazırladığını ve birkaç gün içinde bunu vatandaşlarla paylaşacağını ifade etti.


Arkadaşının arabasını kullandı


Program akışı içinde, son bir yıldan beri arkadaşının tahsis ettiği arabayı makam aracı yaptığını söyleyen Kaşif “görevden ayrılırken 008 plakasını söküp, bakanlığa teslim ettim ve arkadaşımın arabasına binerek ayrıldım” dedi. Makam arabasına ihtiyaç duyduğunu herkesin bildiğini, ancak kendisine bir araç tahsis edilmediğini anlatan Kaşif, bunu sorun haline getirmediğini vurguladı. Kaşif, Başbakan İrsen Küçük’ün, Güzelyurt kurultayı öncesinde birçok kişiye devlette istihdam sözü verdiğini, hatta bir ambulans şoförünün dün Sağlık Bakanlığı’nda işe başladığını söyledi. Kaşif “ambulans şoförlüğü eğitim gerektiren çok önemli bir görevdir” dedi.
Kendisinin bugüne kadar hiç kimseye istihdam sözü vermediğini ifade eden Kaşif, devletin hangi kurumunda, ne kadar personele ihtiyacı olduğunun ortaya çıkarılmasını istedi.Sağlık Bakanlığı’nın doktor ve hastabakıcı ihtiyacının bulunduğunu, boş kadroların doldurulması için 6 ay öncesinden Başbakan’a mektup gönderdiğini anlatan Ahmet Kaşif, bu konuda herhangi bir yanıt alamamaktan yakındı.


Hormon tahlili için kaynak


Bakan Kaşif, ülkede kanser hastalıklarının arttığını doğrularken, Teknecik Elektrik Santali’ne filtre alınabilmesi için herkesin fedakarlık yapmasını istedi. Vatandaşların böylesi konularda duyarlı olduğunu anımsatan Kaşif, hükümetin de bir adım atmasını önerdi.
Teknecik santralinden yayılan zehirin tehlikeli olduğunu ve sadece insanların değil,  Alagadi sahilinin ciddi tehdit altında olduğunu belirten eski Sağlık Bakanı,  buna seyirci kalınamayacağını vurguladı. Kaşif, sebzelerde hormon tahlili yapılamadığını, ancak pestisit kalıntısı için tahlil yapılabildiğini belirtirken, şöyle dedi:
“Yediğimiz sebze ve meyvelerin sağlıklı olup, olmadığını öğrenmek için Tarım Dairesi zaman zaman bizlere bazı örnekler gönderiyordu, biz de bunları devlet laboratuvarında tahlil edip, sonuçlarını aynı gün bildiriyorduk. İmha edilmesi gerekenlerle ilgili önerimizi de onlara iletiyorduk. Bundan sonrası Tarım Bakanlığı’na aittir.” Bakanlığı’nın son gününde Türkiye’den ithal edilen domates ve karnıbaharlarla ilgili tahlil sonuçlarının bir kısmında kalıntı bulunduğunu açıklayan Kaşif, bunun sonucunda sebzelerin geri gönderilip, gönderilmediğinden haberdar olmadığını kaydetti.