AKEL, ÜNİTER DEVLET tuzağını teşhir etti
AKEL lideri Kiprianu’nun geçtiğimiz hafta yayınlanan bir açıklaması, hem AP seçimlerinde Türk Halkına kurulan ÜNİTER DEVLET tuzağını, hem AKEL’in sahte federasyonculuğunu, hem de Niyazi’nin AKEL’den aday olmakla Rum milli hedefine nasıl hizmet ettiğini bir kez daha teşhir etmiştir.
KİPRİANU NE DEDİ?
Kiprianu şöyle demiştir:
“AKEL, onca riski göze alıp bir Türkü aday göstererek, 1964’den beri egemen olduğumuz Kıbrıs Cumhuriyeti’ni ÜNİTER bir sonuca yaklaştırdı… Anastasiadis ise, Türklere ayrı devlet önererek, “BÜTÜN KIBRIS” (ΟΛΙΚΗ ΚΥΠΡΟΣ) hedefimizin gerisine düşmüştür… Bu, BÜTÜN KIBRIS’IN BİZİM OLMASINA, kalıcı olarak engel olabilecek bir tavizdir…”
Görüldüğü gibi Kiprianu bu açıklamasında Niyazi’yi, ÜNİTER devlet hedefine hizmet için aday yaptıklarını belirtmiş, Anastasiadis’in ise Türklere “özerk bölge” önerisi yaparak, ÜNİTER DEVLET yolunda alınan yolu riske attığını söylemiştir.
Bilindiği gibi ÜNİTER Devlet, Rum hâkimiyetinde, azınlık-çoğunluk ilişkisine dayalı, çoğunluğun tek başına alacağı kararlarla ülkeyi istediği gibi yöneteceği devlettir…
Resmi Rum milli hedefi de budur…
1963’de Makarios tarafından sunulan 13 maddelik Anayasa değişiklik önerilerinin amacı, fonksiyonel bir federasyon olan Kıbrıs Cumhuriyeti’ni Rum hâkimiyetinde olacak ÜNİTER bir devlete dönüştürmekti…
13 değişiklik maddesi, Kıbrıs Türk halkının siyasi eşitliğinin ve egemenlikteki kurucu ortaklığının-eşit söz hakkının yok edilmesin ve Rumların yöneteceği ÜNİTER bir Kıbrıs’ta, etkisiz bir AZINLIK haline getirilmemizi öngörmekteydi
Kıbrıs Türk halkı bunu reddettiği içindir ki, saldırıya uğradı, eşit kurucu ortağı olduğu devletten silah zoru ile atıldı ve Kıbrıs Cumhuriyet gasp edilerek yüzde yüz Rumlardan oluşan ÜNİTER bir Rum devletine dönüştürüldü…
11 yıl direndik, ezildik, öldürüldük, çok acılar çektik ama ÜNİTER DEVLET içinde AZINLIK statüsünü kabul etmedik…
Çünkü ÜNİTER DEVLET’in de nihai hedef olmadığını, eşit söz hakkımızın, ayrı oy çoğunluğu ve VETO hakkımızın ortadan kaldırılması ile ÜNİTER DEVLET’in sahibi olacak Rumların alacağı bir kararla adayı Yunanistan’a bağlayacaklarını, yani nihai hedefin ENOSİS olduğunu biliyorduk.
Görüşme sürecinde ille de EGEMEN EŞİTLİK diye ısrar etmemizin nedeni budur…
Federasyon olmamasının nedeni de bizim EGEMEN EŞİTLİK’teki ısrarımızın ÜNİTER DEVLET peşindeki Rum tarafınca reddedilmesidir…
AKEL, Niyazi’yi ÜNİTER DEVLET yolunu açmak için aday göstermiştir.
Senaryoya göre, Türk halkı 1960 anlaşmalarında öngörülen ayrı seçimleri, ayrı seçmen listelerini, kendi seçimlerinde kendi temsilcilerini seçme hakkımızı reddedecek ve Güneye akın ederek Rum seçmen listelerine kaydolacak, birleşik seçim sistemini ve Türklerin Rum partilerinden aday olmasını kabul edecek, böylece Dünyaya “eşitlik gereksiz, Türkler ÜNİTER DEVLETİ kabul etti” mesajları verilecekti.
Nüfusumuzun sadece yüzde 1.2’sine denk gelen 5600 kişiyi aldatabildiler…
Ve AKEL lideri Kiprianu şimdi, bu hayal kırıklığı ile “Niyazi’yi ÜNİTER DEVLET’in yolunu açmak için aday gösterdik” diyerek kurulan tuzağı, AKEL’in gerçek yüzünü ve Niyazi’yi teşhir ediyor…
Bunları hep yazmıştık, haklılığımız bir kez daha kanıtlandı.
