CTP ve DP-UG’nin koalisyon kurma konusunda uzlaşmaları üzerine, dün sabahtan itibaren toplumumuzda ciddi bir rahatlama oldu.

Peki; uzun bir süre devam eden CTP-DP-UG müzakereler neticesinde, kim kazandı , kim kaybetti?

Aslında herkes kazandı. Kaybeden yok.

CTP’nin altı boşaltılmış 3 Bakanlıkla pazarlığı açtığı bir ortamda, gelinen durum herkesi memnun edecek durumda elbette.

DP-UG İçişleri veya Maliye Bakanlıklarının birinde ısrar ederek pazarlığa başladı ve bu sayede, aralarında Milli Eğitim Bakanlığı ve Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanlıkları da dahil çok önemli 4 Bakanlığı aldı.

CTP, Maliye, İçişleri Bakanlığı gibi iki önemli Bakanlığı uhdesinde alarak Meclis Başkanlığı da dahil tabanına hitap edebileceği çok önemli Bakanlıkları elinde tuttu..

Zaten önemli olan, kimin hangi Bakanlıkları aldığından ziyade, uzlaşı kültürü ile bu koalisyonun sözkonusu reformları yapıp yapamayacağıdır.

Şimdi sorulacak ve konuşulacak konu şu olacaktır sanırım; “Bu Hükumetin ömrü ne kadar olur?”

Serdar Denktaş; “Ben reform yapacak 5 yıllık bir koalisyon yapmak için yola çıktım... Bu Hükumeti bozan da ben olmayacağım. İçimizden hiç kimsenin de bozmasına müsaade etmem” dedi, dün bir grup arkadaşa.

CTP de de aynı olgunluk ve hava var ise, uzun süreli bir reform hükumetine hazır olun.

Ya değilse, her iki Partinin de alternatifi var.

Ana muhalefet durumundaki UBP, her iki Parti ile de koalisyon kurmaya hazır olduğu gibi, iki ortak ta UBP’den çok uzak değil.

Her iki partinin de koalisyon alternatifinin olması, kurulan koalisyonun ömrü için hem lehte hem de aleyte bir durum.

Lehte durum. Çünkü; ortaklar birbirlerine mahkum değil. Bu durumu göz önünde bulunduran ortaklar ilişkilerinde, karşı tarafın hassasiyetlerini göz önünde bulundurarak birbirine nezaketle davranmak zorunda olacak bu süreçte.

Aleyhte durum. Çünkü; diğer tarafta koalisyona girmeye hazır bir partinin olması koalisyon ortaklarını en ufak bir anlaşmazlıkta birbirine “Hade eyvallah” demeye itebilir.

Bana göre; CTP-DP-UG koalisyonunun kurulmasından en çok fayda görecek olanlardan biri de UBP olacaktır.

Bu dönemde koalisyon dışında kalmak,UBP’ye yaralarını sarmak ve yeniden toparlanmak için zaman kazandıracaktır.

UBP tecrübesi ile iyi bir Ana Muhalefet partisi olacaktır.

Öte yandan da ortakların arasında çıkacak bir kavgayı ve koalisyon hükumetinin bozulmasını apronda bekleyecektir.

Dileriz bu Hükumet Serdar Denktaş’ın dediği gibi 5 yıllık bir koalisyon olur.

Ve yine dileriz ki bu Hükumet, yapacağı reformlarla KKTC’yi yeniden kuracak bir Hükumet olur.

Bu meyanda Bakanların kim olacağı sorusu özellikle DP-UG açısından çok büyük bir problem teşkil etmiyor.

Serdar Denktaş, ilgili tüzük maddesinden aldığı güçle, bu konudaki tavrını daha Milletvekili adayları ile yaptığı ilk toplantıda ortaya koymuş ve onlara demişti ki; “Milletvekillerini seçmen seçer. Bakanları ise ben seçerim...”

DP-UG de herkes Serdar Denktaş’ın bu konudaki tavrını biliyor.

Serdar Denktaş, geçmişteki Bakanlık kavgalarının DP’ye nelere malolduğunu iyi biliyor. Aynı hastalıklı tavrın DP-UG’de de yaşanmasına müsaade etmez.



Neyse.Yeni Hükumet herkese hayırlı olsun.



ERHAN ARIKLI