GÖZLERİNİ KIRPMADAN KIYDILAR!!!

"Özel hayatın gizliliğini ihlal ettiniz " Hakkınızda şikayet var. GEL!!!

"Birini telefonda rahatsız ettiniz "

Hakkınızda şikayet var . GEL!!!

Ve bunun gibi bir çok salak , saçma yaslar ile eli ile koymuş gibi bulup, diş geçirilen halk ve vatandaşları bulmak ne kadar kolay değil mi? Çağıracaksın onlarda gelecek. Gidip almaya da gerek yok.

Kalkıp yasa mı çıkartacağız şimdi. Haşa bizim haddimiz değil. Fakat şunu diyebiliriz ki bunlar basit işler. Polis olmaya da gerek yok. Polis ve bu görevi icraa edenlerin işleri İhbara koşmak değil? Şikayete cevap vermek değil yine diyorum bu kadar rahat olmamalı polisin işi. Polis bir ülkenin kanun insanıdır. Kanun diyoruz. Malesef bu ülke de olmayan. Yada şahsiyete göre uygulanan kanun. Bir ülkede ilk yargıya sonra da onu yapanlara güvenilir. Burada malesef bu yok.

Mahkeme ve trafik suçunuz var ise giriş kapılarında polis memuru size hemen celp hatırlatması yapıyor. Ne kadar ilgililer değil mi? Bazen yurt dışı yasağınız bile oluyor. Bu kadar özverili çalışmayı ülkeye nereden geldiği belli olmayan, ne için geldiği belli olmayan sözüm ona katillere, dolandırıcılara , kaçakçılara da uygulamış olsaydınız, bu kadar kim vurdular. Bu kadar failli meçhul olaylar yaşanmazdı.

Bir İNSAN Ne iş yaptığı, kim olduğu , ne kadar zengin , ne kadar başarlı olduğu bizleri ilgilendirmiyor. Bir İNSAN'dan söz ediyoruz. Bir CAN'DAN bir BABA'dan , bir EVLAT'dan bir EŞ'ten söz ediyoruz. Hüsümettin ne olduğu ise bizi hiç mi hiç ilgilendirmiyor.

Kezza ekmek parası için çalışan Murat Demirtaş kardeşimizin başına geleceklerden en az HALİL FALYALI kadar onun da haberi olmadan hayattan vahşice kopartılması.

Bizi ilgilendiren, diler deniz yollu, diler hava yolu, diler kara yolu olsun. İdaa edilen açıklamaları doğru kabul edecek olursak. Bizi ilgilendiren asıl bunlar işte.

Şu soruları sormak da bize düşüyor.

*Deniz yolu ile gelip aynı yöntemle gitmek. Sahil güvenlik diye sorarız?

*Hava yolu ile gelip aynı yöntemle gitmek. Kapı polisi diye sorarız?

*Kara yolu ile gelip aynı yöntemle gitmek. Sınır kapısında ki polis diye sorarız?

Bundan daha öte o otomatik silahı kim, nasıl hangi yol ile adaya getirebiliyor? Kıbrısta otomatik silah imalatı var da biz mi bilmiyoruz?

Yaşadığımız ülkede, bir insan ailesi ve çocuğu , gözü önünde resmen infaz edildiğine şahitlik yapınca . İşte bu soruları sormaktan da edemiyoruz.

İşte asıl sorular bunlar ama cevap verecekler nerede? Oyun içinde oyunlar dönüyor. Bir kurşunun ederi 5 TL fazla değil. Bir kutu mermi 18x5 = 90 TL. Bu kadar işte! Bir insanı infaz etmek bu kadar maliyetsiz. Yazıklar olsun!!! Defa kez yazıklar olsun!!! Arabanız'da ekmek bıçağı bulununca sabaha kadar ifade verirsiniz. Fakat adamlar ellerini kollarını sallayarak ülkeye girip otomatikle insanları KATLEDİYOR, İNFAZ EDİYOR VE ÖLDÜRÜYOR ..

İnsanlık ve akıl dışı bir şeklide , özğür iradesi elinden alınan merhum HALİL FALYALI'YA Allah'tandır Rahmet Diliyor. Tüm ailesi ve sevenlerine baş sağlığı diliyoruz. Ve de sen Murat Demirtaş. Mekanın cennet olsun...

Hükümet kuruluyor (muş). Hangi hükümet ya ? Hangi devlet? Hangi yönetim? Siz önce ülkenin asayişini sağlayacak birimlerin sisteminin derslerini alınız. Hükümet edileceği söylenen ülke tam bir SUÇ merkezi halide gelmiş durumda. Sıra bize gelene kadar bekleyeceğiz.

O yüzden ardınıza yanınıza hep bakın. Çünkü kim tarafından ne zaman, nasıl öleceğimizi asla bilemeyeceğiz.

KARAKUŞ