Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Genel Başkanı Tufan Erhürman, Meclis Genel Kurulu’nda, 62’nci madde tahtında “Yükseköğretim ve Ekonomi” başlıklı konuşma yaptı.

Erhürman konuşmasında, yükseköğretim alanının denetimi ve İstatistik Kurumu konusunda Meclis Araştırma Komitesi oluşacağını belirterek, ana muhalefet olarak bunun yakından takipçisi olacaklarını söyledi.

KKTC Yükseköğretim Yasası olduğunu ve bu yasanın 2017’de değiştiğini ifade eden Erhürman, 2017 öncesinde kuruluşların, açma ön izni ve yükseköğretime başlama izni aldığını söyledi. Açma ön izninin iki yıl geçerli olduğunu ifade eden Erhürman, bu sürenin geçmesi durumunda yeni başvuru için bir yıl beklenmesi gerektiğini kaydetti.

2017’den sonra Meclis’ten geçen yasada izin sayısının 3’e çıktığını dile getiren Erhürman, bunları; “açma ön izni, yükseköğretim kurumu açma izni ve öğretime başlama izni” olarak sıraladı ve 2017’den sonra Meclis’te yükseköğretim kurumu açma izni verilmediğini ifade etti.

2017’den önce ön izin alıp, faaliyete başlanmadıysa iznin iptal edilmesi gerektiğini ifade eden Erhürman, 2017’den sonra izin alınacaksa Meclis’ten bunun onaylanması gerektiğini söyledi.

-“Mademki 23 aktif üniversite var, 12 tane pasif iznin orada durmasına gerek yoktur”

“Mademki 23 aktif üniversite var, 12 tane pasif iznin orada durmasına gerek yoktur” diyen Erhürman, bundan sonrası ilk iş olarak ön izinlerin gözden geçirilmesi gerektiğini söyledi. Tufan Erhürman, yükseköğretim alanında gerekenlerin samimiyetle yapılması gerektiğini belirtti.

-“Memleket dalgalı denize döndü”

Ekonomi konusuna değinen Erhürman, “Memleket dalgalı denize döndü” dedi. “Herkes et, yaş sebze almak ve yeme-içme için Güneye geçiyor” diye konuşan CTP Genel Başkanı Erhürman, “Bunu seyretmeye devam mı edeceğiz?” sorusunu sordu.

“Üretici, kasap ve tüketici bağırır” diyen Tufan Erhürman, memlekette sektörlerin bir bir eriyeceğini kaydetti. İç piyasada tüketimin azalacağı uyarısında bulunan Erhürman, bunun ithalatta azalma sonucu doğuracağını söyledi.

“Rüzgar nereden eserse bir piyasa yarattık… Herkes başının çaresine bakacaksa ne gerek var hükümet denilen yapıya” diyen Erhürman, herkesin kendi kaderiyle baş başa bırakıldığını belirtti.

-“Üretici için mesele yoksa benim için de yoktur”

Narenciye konusunda da konuşan Tufan Erhürman, güvence altına alınan 15 bin ton dışında on binlerce ton mandoranın ağaçların üstünde kaldığını ifade etti. Erhürman, üreticinin, ödeme konusunda bahçesinde kara kara düşündüğünü kaydederek, “Üretici için mesele yoksa benim için de yoktur” dedi ve narenciyeyi siyaset malzemesi olarak kullanma hevesinde olmadıklarını söyledi.

Yabancılara mülk satışı konusunda 2 buçuk senedir uyarı yaptıklarını dile getiren Erhürman, “Dövizin her yükseldiği, Türk Lirası’nın değer kaybettiği noktada, altında ezildiğimizin farkında olmadan hesap, kitap yapılıyor” şeklinde konuştu.

Üniversite açma ön izinlerini, komiteyi beklemeden masaya yatırmak ve gerekli iptallerin yapılmasını gerektiğini yineleyen Erhürman, narenciye üreticisinin üretimden kopacağı uyarısında da bulundu.

-Çavuşoğlu: “Tavrımız var olan hukuka uyulmasıdır. Hukuksuz hiçbir şey yapmadık”

Milli Eğitim Bakanı Nazım Çavuşoğlu, Erhürman’a yanıt verdi. Ülkenin lokomotif sektörü olan yükseköğretimden vazgeçme niyetlerinin olmadığını vurgulayan Çavuşoğlu, 2017’ye kadar ön açma izninin, Milli Eğitim Bakanlığı tarafından verildiğini belirterek, bunun sadece Bakanlığa yüklenilmesinin doğru olmadığını söyledi.

Yasa yapılarak, açma izinlerinin Meclis’e sevk edildiğini ifade eden Çavuşoğlu, o günden bugüne Meclis iradesinin herhangi bir üniversite kurulumunun önünü açmadığını söyledi.

2017 öncesinde Milli Eğitim Bakanlığı’nın verdiği ön açma izinlerine bağlı olarak yürütülen faaliyetlerin iptali ile ilgili bir tartışmanın gündemde olduğunu dile getiren Çavuşoğlu, “Bizim açımızdan 2017’ye kadar verilen izinlerin süreçlerini tamamlamamasından kaynaklı olarak bir haklarının olmadığını düşünmekteydik” diye konuştu. Bakan Çavuşoğlu, tartışmanın, hukuki yanlarının tekrardan değerlendirileceğini kaydetti.

Üniversitelerin geleceğini sağlam zeminde tutmak ve haksız rekabeti önlemek için birlikte karar üreteceklerini belirten Nazım Çavuşoğlu, üniversite alanının hassasiyeti nedeniyle bunu ne muhalefetin ne de hükümetin siyaset malzemesi yapacağını söyledi.

“Tavrımız, var olan hukuka uyulmasıdır. Hukuksuz hiçbir şey yapmadık” diyen Bakan Çavuşoğlu, üniversitelerin gelişmesiyle ilgili yapılmış ve yapılacak icraatlar bulunduğunu belirterek, ortak duruş ve kararlılığı sürdüreceklerini belirtti.

-Çavuş

Tarım ve Doğal Kaynaklar Bakanı Hüseyin Çavuş ise, üretimin önemini bilen bir kişi olarak, yaş sebze üretimine destekleri artırdıklarını ve kayıtlılığı önemsediklerini belirterek, bu ürünleri Genel Tarım Sigortası’na dahil ettiklerini söyledi. Çavuş, Hal Yasası’nın devreye girmesiyle bunun hale taban oluşturacağını ifade etti.

Küçükbaş hayvan varlığı ve üretici sayısını artırmak için çabaları olduğunu belirten Çavuş, sütte bir döngü yaratılması, hayvan varlığının artırılması, ıslah projesinin hayat bulması için proje hazırladıklarını söyledi.

Et konusunda geçmişte yapılmayanı yaptıklarını ifade eden Çavuş, suni tohumlamayla birlikte üreticiye hayvan başı 3 bin TL ödeme taahhüt ettiklerini kaydetti. Çavuş, körpe kuzunun 20 gün sonra piyasayla çıkmasıyla birlikte ilerleyen süreçte kuzu fiyatlarının daha da düşeceğini dile getirdi.

Hasata başlandığında 57-60 bin ton king mandoranın olacağını gördüklerini ifade eden Çavuş, 20 bin ton civarında sıkma kapasitesinin oluşmasını hedeflediklerini söyledi. Çavuş, “Valensiyada sıkıntı yaşamayacağımızı düşünüyorum” dedi.

-"Dalında kalan ürün tazmin edilecek"

Ürün dalında kalacaksa üreticiyi tazmin edeceklerini ifade eden Bakan Çavuş, oluşturdukları komitenin dalında kalacak ürünü hatasız tespit edeceğini söyledi. Bakan Çavuş, bu yıl yapabileceklerinin tamamını sahada yaptıklarını kaydetti.

CTP Milletvekili Salahi Şahiner’in sorusu üzerine Bakan Çavuş, Irak pazarına girebilirlerse kayıplarının azalacağını söyledi.

Geçmişte de narenciyenin dalında kaldığını ifade eden Çavuş, kolay bir süreç olmadığını, hep birlikte çalıştıklarını belirtti.

Tatar: “Çocuklar bizim gururumuzdur” Tatar: “Çocuklar bizim gururumuzdur”

-Erhürman

CTP Genel Başkanı Tufan Erhürman yeniden söz alarak, yükseköğretim konusunda hassasiyet gösterileceğini anladığını belirterek, bunun takipçisi olacaklarını söyledi.

Güneyden et alınmasına “kaçak” demenin doğru olmadığını ifade eden Erhürman, kısa, orta, uzun vadeli tedbirler alınmazsa duvara toslanacağını kaydetti. Tufan Erhürman, çözüm önerilerini paylaşmaya devam edeceklerini belirtti.

-Tasarı ve öneriler

Daha sonra komitelerden gelen tasarı ve önerilerin görüşülmesine geçildi.

Lefkoşa Kazası Ortaköy’de Bulunan Koçan No: 1692, Bedrettin Demirel Caddesi, Arabacıoğluları Apartmanı, Kat: 4, 22 Numaralı Dairenin Gazimağusa/Vadili ve Lefkoşa/Gönyeli'de Bulunan Taşınmazlar İle Değiştirilmesinin İstibdalinin Onaylanmasına İlişkin Karar Tasarısı’nın ikinci görüşmesinin oylaması yapılarak, oy birliğiyle kabul edildi.

Ardından Kamu Çalışanlarının Aylık (Maaş-Ücret) ve Diğer Ödeneklerinin Düzenlenmesi (Değişiklik No:2) Yasa Tasarısı ve Ekonomi, Maliye, Bütçe ve Plan Komitesi’nin tasarıya ilişkin raporu okundu.

-Özuslu

CTP Milletvekili Sami Özuslu tasarı üzerine söz alarak, Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığı çatısı altında çalışan mukaveleli askerler olduğunu ifade ederek, son birkaç yılda bu personelin ciddi biçimde istifa ettiğini dile getirdi.

Özuslu, mukaveleli personelin maaşları konusunda anomali yaşandığını belirterek, emeklilik konusunda da sıkıntılar yaşandığını söyledi. Özuslu, ilgili bakanlıklara bu konuda çağrı yaptı.

-Berova

Maliye Bakanı Özdemir Berova ise Özuslu’ya yanıt vermek için söz alarak sıkıntılar konusunda GKK ile istişare içerisinde çözüm üretmek adına çaba sarf ettiklerini açıkladı. Berova, her ne statüde olursa olsun yurt güvenliği için yapılan çalışmalara hükümet olarak destek olacaklarını söyledi.

Bakan Berova, diğer konularla ilgili de çalışmaya devam edeceklerini kaydetti.

Ardından tasarının madde madde görüşülmesi tamamlandı. Yasa tasarısının ivediliği olmaması nedeniyle üçüncü görüşmesi bir sonraki oturumda yapılacak.