Dışişleri Bakanı Hüseyin Özgürgün, Rusya Dışişleri Bakanlığı’nın Greentree zirvesiyle ilgili açıklamasında zirvede daha belirgin hale gelen müzakerelerin zaman çizelgesine ilişkin olumsuz ifadelerin tarafını uzlaşmaz tutumunu devam ettirme yönünde cesaretlendirdiğini ve adada adil ve kalıcı bir çözüm bulunması çabalarına yardımcı olmadığını belirtti.

Hüseyin Özgürgün, özellikle BM Güvenlik Konseyi daimi üyelerinin dünyadaki sorunların çözümlenmesine yardımcı olma sorumluluğu bilinciyle hareket etmelerinin büyük önem taşıdığını vurgulayarak, üçüncü tarafların Rum liderliğini daha da uzlaşmaz kılacak açıklamalardan kaçınması ve çözüm yönünde cesaretlendirmesi halinde adada adil ve kalıcı çözümün mümkün olacağını ifade etti.

Bakan Özgürgün, yazılı açıklamasında, Rusya açıklamasındaki, müzakerelerin olumlu bir şekilde sonuçlanabilmesi için büyük önem taşıyan üst düzey çok taraflı toplantının düzenlenmesini bazı şartlara bağlamaya çalışan ifadelerin de aynı şekilde süreci olumsuz etkilediğini kaydetti.

Bakan Özgürgün, açıklamasında şu ifadelere yer verdi:

“Güvenlik Konseyi Daimi Üyeleri arasında bulunan Rusya’nın yetkililerinin de çok iyi bildiği üzere, son Greentree zirvesinde Rum tarafının uzlaşmaz tutumu nedeniyle öze yönelik olarak istenilen ilerleme sağlanamamış olmakla birlikte, müzakerelerin daha belirgin bir zaman çizelgesine bağlanması mümkün olabilmiştir.

Gayrı yasal ‘Kıbrıs Cumhuriyeti’ unvanını ve tek taraflı Avrupa Birliği üyeliğini Türk tarafı üzerinde bir baskı unsuru olarak kullanmaya devam edebilmek amacıyla müzakerelerin ucu açık bir şekilde sürmesi arzusu içerisinde olan Rum tarafı, BM Genel Sekreteri tarafından da açıklanmış olduğu üzere, müzakerelerde son aşamaya gelinmiş olduğu gerçeğini kabul etmemekte direnmektedir. Rusya gibi müzakere sürecine yardımcı olma sorumluluğu taşıyan önemli bir ülkenin, Rum tarafını en erken bir zamanda bir çözüme ulaşılması yönünde cesaretlendirmek yerine, daha da uzlaşmaz kılacak açıklamalarda bulunması büyük bir talihsizliktir.

”Dışişleri Bakanı Özgürgün, dünyadaki sorunların çözümlenmesine yardımcı olmak amacıyla uluslararası camia tarafından büyük bir sorumluluk yüklenen Güvenlik Konseyi’ne üye ülkelerin, özellikle de daimi üyelerin, bu sorumluluğun bilinciyle hareket etmelerinin büyük önem taşıdığını vurgulayarak, Rusya’nın Annan Planı referandumu sonrasında Genel Sekreter’in raporunun konseyde ele alınmasını engelleyen tutumunun da çözüm çabalarına büyük zarar verdiğini kaydetti.

“Rusya’nın bu olumsuz tutumunun son dönemlerde artan bir şekilde Çin ve Fransa gibi bazı diğer Güvenlik Konseyi daimi üyeleri tarafından da desteklenmesi, Güvenlik Konseyi içerisindeki dengelerin Konsey tarafından çözüm çabalarına olumlu katkı konulmasına imkan sağlamadığını göstermektedir” diyen Özgürgün, şunları vurguladı:

“Kıbrıs Türk tarafı, Greentree zirvesinde daha belirgin hale gelen müzakerelere ilişkin zaman çizelgesine bağlı kalarak, çözüm için halihazırda var olan fırsat penceresi yıl ortasında kapanmadan önce, sorunun yerleşmiş BM parametreleri zemininde çözümü için üstüne düşeni yapmaya devam etmekte kararlıdır. Üçüncü tarafların Rum liderliğini daha da uzlaşmaz kılacak açıklamalardan kaçınması ve çözüm yönünde cesaretlendirmesi durumunda, adada adil ve kalıcı bir çözüme ulaşılması mümkün olabilecektir.”