Kıbrıs Türk Kamu Görevlileri Sendikası (Kamu – Sen) tarafından düzenlenen “Kayıt Dışı Ekonomi ve Çözüm Yolları” konulu panel yapıldı.

Atatürk Kültür Merkezi’nde düzenlenen panel saat 09.30’da açılış konuşmaları ile başladı.

Açılışa, Cumhuriyet Meclisi Başkanı Hasan Bozer, Anamuhalefet CTP-BG Genel Başkanı Özkan Yorgancığlu, Maliye Bakanı Ersin Tatar, Çalışma ve Sosyal Güzenlik Bakanı Şerife Ünverdi, Sayıştay Başkanı Osman Korahan, DP Genel Başkanı Serdar Denktaş, HAK-İŞ Genel Başkanı Mahmut Arslan, Kamu-Sen Başkanı Mehmet Özkadraş, bazı sendikacılar ve üyeler katıldı.

Açılış konuşmalarının ardından oturum başkanlığını gazeteci - yazar Hasan Hastürer’in yaptığı Doç. Dr. Erdal Güryay, Kuzey Kıbrıs Barış Araştırmaları Merkezi (KUBAM) Başkanı Hasan Sarıca ve Yrd. Doç. Dr. Tufan Erhürman’ın konuşmacı olarak katıldığı panele geçildi.

BOZER

Cumhuriyet Meclisi Başkanı Hasan Bozer, kayıt dışı ekonominin KKTC için önemine dikkat çekerek, bu konuda panel düzenlediği için Kamu-Sen’i kutladı.

Her ülkede kayıt dışı ekonomi sorununun devam edeceğini kaydeden Hasan Bozer, kayıt dışılığın mali, idari, siyasi ve ekonomik aksaklıklar sonucunda ortaya çıkan bir durum olduğunu belirtti.

Kayıt dışılığın özellikle gelişmekte olan ülkelerin sorunu olduğunu ifade eden Bozer, “Kalkınabilmenin, gelişebilmenin en önemli şartı kayıt dışı ile mücadele edip sonuç almak” dedi.

Kayıt dışılık yüksek olduğu oranda ekonomik ve sosyal tahribatlar yaptığını  vurgulayan Bozer, Avrupa’da kayıtdışılık oranının yüzde 10 olduğunu söyledi.

Ekonomilerinde çöküş yaşanan AB ülkeleri Yunanistan’da bu oranın yüzde 27, İrlanda’da ise yüzde 20 olduğunu belirten Bozer, “Biz ise yüzde 70 kayıt altındayız. Yüzde 90’lara varmak için ülke olarak çalışmalıyız” diyerek, KKTC’de kayıt dışı oranın yüzde 30 olduğu mesajı verdi.

Kayıtdışılığı tetikleyen unsurlara değinen Bozer, yaşam şartları, kültür, ahlaki değerler ve göçün de kayıt dışlığı etkilediğini vurguladı.

“Kayıtdışılık bir yönetim sorunudur” diyen Bozer, ülke ne kadar düzgün yönetilirse o kadar kalkınacağını, az kayıt dışılığın kalkınmışlığın göstergesi olduğunu belirtti.

Ülke yönetiminin sadece iktidarın işi olmadığını, bunun bütünsellik gerektirdiğini kaydeden Bozer, muhalefetin, sivil toplumun ve bireylerin belli oranda katkı koyması gerektiğini söyledi.

“Başarı ancak böyle sağlanır” diyen Bozer, “Bizler Kıbrıs Türk halkı olarak dilimizle değil beyinlerdeki düşüncelerimizi tartışarak, dayanışma kültürünü anlaşma kültürünü daha yukarılara taşımak gibi bir ihtiyacımız var” dedi.

YORGANCIOĞLU

CTP-BG Genel Başkanı Özkan Yorgancıoğlu, Maliye Bakanı’nın bütçe ile ilgili açıklamasının cevabını yarın mecliste vereceğini söyledi.

Sorunlar bulunduğunu ancak söylenenlerle günlük hayatta yapılanların birbirini tutmadığını belirten Yorgancıoğlu, Çalışma Bakanı’nın kayıt altına alamadığı çalışan kesimin yüklerini kayıt altında olanlara yüklemek için komite çalışmasına gittiğini savundu.

Ülkede kayıt dışı çalışan bulunduğunu ifade eden Yorgancıoğlu, ilk görevin ihtiyaç duyulan insan tipinin yetiştirilmesi, boşluğun kapatılması gerektiğini kaydetti.

“İşverenlerin de çalışma kurallarna uygun olarak insan çalıştırması gerekir” diyen Yorgancıoğlu, işverenlerin ve bireylerin ülkenin geleceğini kendi çocuklarını düşünmesi gerektiğini vurguladı.

Devlet olmanın gereklerinin yerine getirilmesi, devletin de adil ve insanını seven bir devlet olması gerektiğini kaydeden Yorgancıoğlu, “Giriş kapılarına sahip çıkan bir devlet yapısına sahip olmamız gerekir” dedi.

“Bu konuda iktidarın muhalefetin kendisine tam destek vereceğini bilerek hareket etmesi gerekir” diyen Yorgancıoğlu, af yasasını örnek vererek, muhalefet olarak kayıt dışıların ülkeden çıkışlarının sağlanması için af getirilmesi şekline dönüştürdüklerini söyledi.

Yorgancıoğlu, ülkeye giriş yapılarken denetimlerin gerektiği gibi yapılarak, kayıt dışı olan belirlendiğinde devletin yapması gerekeni yapması gerektiğini kaydetti.

Yorgancıoğlu, ülkenin artık gerçek anlamda devlet olma yönetenlerin de devlet adamı olması zamanının geldiğini ifade etti.

ÜNVERDİ

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Şerife Ünverdi de konuşmasında, Sosyal Güvenlik yasalarıyla ilgili olarak hükümetin ciddi çalışmalar yapmakta olduğunu ve komite toplantısına katılacak olması nedeniyle erken ayrılmak zorunda olduğunu söyledi.

Ülkenin en ciddi sorunun kayıt dışı ekonomi konusunun irdelenmesinin önemine dikkat çeken Ünverdi, bakanlık olarak çalışma barışına önem vermekte olduklarını ve sivil toplum örgütleri ile uzlaşı, diyalog yoluna gitmekte olduklarını ifade etti.

“Bu bizim için çok önemli çünkü uzlaşı ve diyalogla çıkılan yolda her zaman başarıya ulaşılır” diyen Ünverdi, ülkede kayıt dışı ekonominin tüm toplumun hak ve menfaatlerine ciddi zararlar vermekte olduğunu kaydetti.

Ünverdi, ciddi önlemler alarak kayıt dışı ekonomi ile savaşılması gerektiğini  ve bunun için sivil toplum örgütleri ile hep birlikte başarılması gerektiğini söyledi.

Af açılımlarına dikkat çekerek, bundan herkesin yararlanmasını isteyen Ünverdi, işverenleri de bu konuya ciddi yaklaşmalarını istedi.

Ünverdi, ülkede sosyal güvenlik şemsiyesi altına girilmesini bir kültür olarak algılanmasının sağlanması gerektiğini söyledi.

TATAR

Maliye Bakanı Ersin Tatar da, KKTC’nin genç bir devlet olduğunu, sorunları aşarken yasal düzenlemelere ihtiyacı olduğunu ve kaçak ekonomi ile ilgili önemli çalışmalar yapmakta olduğunu söyledi.

Rakamlara bakıldığında sınıfta kalınmakta olduğunu ifade eden Tatar, “Toplumsal bilincin, kültürün ve ahlakın daha fazla tartışılması gerekiyor. Her ne kadar da siyasi irade varsa da ve bu ülkenin geleceği devletin güçlenmesi için gerekli çalışmalar yapıyorsa da mesafe alınmasında sıkıntı var. Daha yapılacak çok işler var” dedi.

Ülkede sıkıntıya girerek bin TL borcunu ödemeyenin hapse girdiğine dikkat çeken Tatar, öte yandan beyanda yalan yaparak ülkeyi çalan kişilerin savcılıkta tıkandığını, hapse girmediğini anlattı.

“Sistemi sorgulamamız lazım” diyen Tatar, ülkede büyük bir potansiyel bulunduğunu söyledi.

Hükümete geldikten sonra büyük bütçe açığının kapatılabilmesi ve sürdürülebilir bir noktaya gelmesi için olağanüstü gayretler sarfettiklerini belirten Tatar, gelirlerin 1.6 milyar TL’den 2 milyar TL civarına geldiğini, bütçe açığının da yılda 500 milyon TL’den 100 milyon TL’ye gerilediğini vurguladı.

Kayıt dışılığın yüzde 50’lerden yüzde 25’lere veya OECD ortalalarına çakilmesi halinde ülkenin önününün açılacağını belirten Tatar, yılmadan korkmadan ve üşenmeden çalışmaları hızlandırmak gerektiğini, kayıt dışı suçunu işleyenin toplum önünde bunun cezasını alması gerektiğini söyledi.

DENKTAŞ

DP Genel Başkanı Serdar Denktaş da, önemli bir konunun tartışılmakta olduğunu ifade etti.

Denktaş, sorunun büyümesinin nedenlerinin yükselen maliyetler, daralan ekonomi, gelirlerin düşmesi ve ödeyememe nedeniyle kayıtdışılığa itilme ve denetimsizlik olduğunu belirti.

Bu sorunu çözebilecek kapasitenin ülkede bulunduğunu ancak siyasi irade olması halinde yapılabileceğini kaydeden Denktaş, siyasi iradenin hükümetlerin düşünüp sivil toplum aracılığıyla halkın katkısını sağlayıp ortaya çıkardığı irade olduğunu anlattı.

Diyalogdan anlaşılanın da değişmesi gerektiğini belirten Denktaş, bunun sadece siyasiler için değil sivil toplum örgütleri ve bireylere kadar mentalite değişimine ihtiyaç olduğunu söyledi.

“Dinlemek, tartışmak, karşılıklı niyeti anlamak ve ortak yol bulmak diyalogdur” diyen Denktaş, ülekede işbirliğinden bahsediliyorsa hükümeti sendikalarla ve sivil toplum örgütleri ile denetim mekanizmasını paylaşmaya çağırdı.

Personeli gerçek anlamda görevlendirerek, yetkilendirerek sivil toplumun denetimine verilmesini isteyen Denktaş, bu şekilde gerçek anlamda denetimin sağlanabileceğini söyledi.

Denetim sağlandıktan sonra ekonominin büyütülmesi gerektiğini vugulayan Denktaş, ülkede İLO yasaları bulunduğunu, bütünüyle uygulanması halinde özel sektörde de sendikalaşma olacağını ifade etti.

Ülkede sendikal anlayışın da değişmesi gerektiğini belirten Denktaş, “Ben isteyeceğim karşımdaki de vermek zorundadır anlayışı ile devam edersek bir yere varılamaz. 20-25  sene önce bu devletin özel sektöründe de sendikalaşmavardı. Neden şimdi yok çünkü sendikalar devletten istediğini özelden de istemeye devam etti. Devlet cevizcinin çuvalından oynayarak sendikal talepleri karşıladı. Özel karşılayamadı ve sendikaları dışladı. Kaybeden, çalışani sendikalar ve devlet oldu” dedi.

ARSLAN

Hak-İş Konfederasyonu Genel Başkanı Mahmut Arslan, kayıt dışılığın TC’nin de temel sorunları arasında olduğunu ancak bir eylem planı uygulanmaya başladığını kaydetti.

OECD ülkelerinde kayıt dışılığın yüzde 18 olduğunu belirten Arslan, Türkiyede ise bu rakamın yüzde 32.1 olduğunu ifade etti.

Türkiye’de kayıt dışı istihdamla ilgili olarak Türkiye’de iyileşme olduğunu ancak yine de OECD ve AB’ın çok üstünde olduğunu anlatan Arslan, TC’deki sorunların bir şekilde KKTC’yi de etkilemekte olduğunu belirtti.

TC’nin kayıt dışılığın toplumun bütün geleceğini etkilediğinin farkında olunduğunu kaydeden Arslan, bununla mücedelenin ise siyasi irade gerektiğini vurguladı.

TC’de iki yıldır kayıt dışılık ile mücadele başlatıldığını ve ilerleme sağlanmaya başlandığını kaydeden Arslan, TC’deki GSMH giibi ekonomik verilerin kayıt altındaki rakamlara dayandığından gerçek rakamları yansıtmadığını da söyledi.

Mücadelenin iktidarıi muhalefeti, sivil toplum örgütleriyle birlikte yapılması gerektiğine dikkat çeken Arslan, “Vergi verenlere, yurttaşlık görevlerini yerine getirenlere bedel ödetildiği bir ülke olamaz” dedi.

Bu alanda teşvikler verilmesi gerektiğini de belirten Arslan, sosyal diyalog mekanizmalarının sağlıklı işletilmesi ve geliştirilmesi gerektiğini, dayatma ile hiçbir sorunun çözülemeyeceğini ifade etti.

TC ile KKTC arasındaki sorunların köprüler kurularak çözülmesi gerektiğini belirten Arslan, “Biz kardeşiz. Zaman zaman sorunlar olabilir ama kardeşler sorunlarla birlikte mücadele eder” dedi.

ÖZKARDAŞ

Kamu-Sen Başkanı Mehmet Özkardaş, kayıt dışı ekonominin ülkeler için önemine dikkat çekerek, özellikle izolasyonlar altındaki KKTC ekonomisi ve sosyal yapısı için öneminin büyük olduğunu söyledi.

Kayıt dışı ekonominin, kaçak yaşam, vergi kaçakçılığı, haksız rekabet, emeğin sömürülmesi vb. Demek olduğunu ifade eden Özkardaş, Vergi Dairesi’nin 2010 Mayıs verilerine göre, KKTC’de kayıtlı olan taahhuk şahıs dosya sayısnın 19 bin 572 olduğunu, bunlardan beyan sunanların sayısının 7 bin 559 olduğunu söyledi.

Beyan sunanlardan zarar veya muaf tutulanların sayısının 4 bin 116 olduğuna dikkat çeken Özkardaş, vergi taahhuk eden sayısının ise 2 bin 833 olduğunu vurguladı.

Aynı verilere göre faaliyetteki kurum sayısının 5 bin 812 olduğunu ve bunlardan 3 bin 136’sının hesap sunduğunu ve bunların da bin 149’unun zarar, 251’i yatırım indirim zararı beyan ettiğini anlatan Özkardaş, bin 594 kurumun ise beyan sunduğunu ifade etti.

Ülkedeki kaçak işçi sayısının 60-70 bin olduğunun kabul edilmekte olduğuna dikkat çeken Özkardaş, kayıt dışılığın sadece çalıştığını beyan etmeyenlerle sınırlı olmadığını, kamu görevlisi olup da ikinci iş yapılmasının da kayıt dışılık olduğunu söyledi.

Özkardaş: “Kayıt dışılık ülkenin yaşam standardını düşürür” dedi.

Kıbrıs sorununa da değinen Mehmet Özkardaş, Kıbrıs’ta çözüm mücadelesinin sürdüğünü ve artık bir yola girildiğini ve dönüşün olmadığını söyledi.

Özkardaş, “İki kurucu devletten oluşan, iki kesimli ve egemenliğini iki kurucu devletten alan iki halktan alan federal birleşik Kıbrıs Cumhuriyeti istiyoruz” dedi.

Bulunacak çözümün AB’ın birincil hukuku olması gerektiğini vurgulayan Özkardaş, TC’nin garantörlüğünün TC AB üyesi olana kadar devam etmesi gerektiğini kaydetti.

Kayıt dışı yaşam ve vergi kaçakçılığının aflarla giderilemeyeceğini de belirten Özkardaş, afların kaçak yaşamı tetiklemekte olduğunu söyledi.

Kayıt dışılığı kayıt altına almanın en kolay yolunun özelde sendikalaşmanın sağlanması ile olabileceğini kaydeden Özkardaş, özelde sendikalaşmanın zorunlu hale getirilmesini istedi.

Özkardaş, işadamlarının kaçak işçi çalıştırmamalarını isteyerek, hükümeti de sivil toplum örgütleri ile uzlaşma yoluna çağırdı.