Lefkoşa Türk Belediyesi (LTB) Başkanı Cemal Bulutoğluları, Sayıştay raporunda yer alan 142 milyon TL’lik borcun 80 milyonluk kısmının kesinleşmediğini, geriye kalan 62 milyon TL’lik kesinleşmiş borcun ise kendi belediye başkanlığı döneminde faiziyle birlikte 55 milyon TL olarak ödeme planının ortada olduğunu açıkladı.

Bulutoğluları bu konudaki açıklamayı bugün Kıbrıs Türk Belediyeler Birliği (KTBB) Başkanı, Güzelyurt Belediye Başkanı Mahmut Özçınar ile KTBB’de düzenlediği ortak basın toplantısında yaptı.

LTB Başkanı Cemal Bulutoğluları, son grev ve Sayıştay raporuyla ortaya çıkan durumun sadece Lefkoşa Belediyesi için söz konusu olmadığını, benzer durumun tüm belediyeler için söz konusu olduğunu ileri sürdü.

Bulutoğluları; belediyelerin vergi, elektrik, su, Sosyal Sigorta ve İhtiyat Sandığı gibi bir dizi borcu bulunduğuna, ama aynı şekilde vergi, su gibi alacağı da olduğuna işaret ederek, yapılması gerekenin mahsuplaşmak olduğunu söyledi.

Bulutoğluları bugün 80 milyon TL gibi görülen borcun karşılıklı mahsuplaşma olmaması nedeniyle böyle görüldüğünü, mahsuplaşmanın yapıldıktan sonra borcun kesinleşeceğini, ancak son Sayıştay raporunda bu rakamın kesin borçmuş gibi görüldüğünü belirtti.

Cemal Bulutoğluları, LTB’nin vergi borcu olduğu gibi vergi alacağı da bulunduğunu hatırlatarak, “Borcumuz var ama alacağımız da var. Borcumuz mahsuplaşmadan sonra kesinleşecek” dedi.

Bulutoğluları, LTB’nin tüm borçlanmalarının Belediyeler Yasası’na uygun yapıldığını, buna göre de belediyenin her yıl gelirinin yüzde 20’sini borçlandığını; bu borçlanmalarla da halka hizmet verecek kalıcı yapılar oluşturulduğunu söyledi.

LTB’nin gelirlerinin yüzde 20 borçlanabilir oranını aşmadığını anlatan Cemal Bulutoğluları, Sayıştaylığa bu konuda gerekli izahatın yazılı olarak yapılacağını kaydetti.

“MAAŞ KESİNTİSİ”

Bulutoğluları, sendikanın 15 gün kesintisiz, 3 gün de daha önceden olmak üzere 18 gün grev yaptığını, grevin bir hafta daha devam etmesi halinde bir aylık maaş kesintisi yönüne gideceğini belirterek, bunun yasal bir durum olduğunu hatırlattı.

Bulutoğluları, sendika ile sürdürülen görüşmelerde 7 maddenin 6’sında uzlaşma sağlandığını, bir tek kimin hangi kadroya geleceğiyle ilgili maddeyi kabul etmediğini, çünkü bunu sendikanın belediye yönetiminin içişlerine karışmak olarak değerlendirdiğini söyledi.

Cemal Bulutoğluları, bugün Belediye Meclis toplantısı olduğunu ifade ederek, çöplerin toplanması konusunda bir karar alabileceklerini, bir süre önce grev yapan sendikanın belediye araçlarını kullanarak çöp toplamasına da karşı çıkarak, “Grevdeyseniz grev yapacaksınız. Öyle bir gün ara verip çöp toplamak, sonra ‘grevdeyim’ demek olmaz” diye konuştu.

Bulutoğluları, yasal sınırlar içinde yapılan borçlanmayla başkent Lefkoşa’ya 250 milyon TL’nin üzerinde kalıcı yapı kazandırıldığını ifade ederek, belediyelerin amiral gemisi olan LTB’nin başkanlığını seçimde yüzde 60 oy alarak kazandığını hatırlattı.

“Borçlanma olmadan hiçbir şey olmaz” diyen Bulutoğluları, tüm bunlar ortada iken yapılanın belediyelerini yıpratma kampanyasından başka bir şey olmadığını kaydetti.

ÖZÇINAR

KTBB Başkanı ve Güzelyurt Belediye Başkanı Mahmut Özçınar da basın toplantısındaki konuşmasında, bugün Lefkoşa Türk Belediyesi’nin içinde bulunduğu sorunun temelindeki problemin yapısal olduğuna işaret ederek, yıllardan beridir devam eden sürecin birikimini bir döneme ve insana ait saymanın doğru olmayacağını söyledi.

Özçınar, yaşanmakta olan sorunun tüm belediyeleri kapsadığını, bu nedenle devam eden grev nedeniyle konuyu LTB’ye indirgemenin doğru olmayacağını anlatarak, “Bugün (belediyelerde) yaşanan sorunun temeli Cumhuriyet Meclisi’dir” dedi.

Mahmut Özçınar, iş barışının önemli olduğunu, bu nedenle greve sağduyu ile yaklaşarak grevin kaldırılması gerektiğini anlatarak, işveren ve sendikaya bu konuda yeniden çağrı yapmak istediğini belirtti.

Özçınar, ülkede herhangi bir konudaki yasalaşma sürecinin belli olduğunu, sürdürülebilir belediyecilik için yerel yönetimler tarafından hazırlanan yasa tasarısının Meclis’te değiştirilerek bu hale geldiğini, bu nedenle sorunun temelinde Meclis’in yattığını yineledi.

Özçınar, Belediyeler Yasası’nda ilk tadilat isteme tarihinin 2009 olduğunu, buna 2011’deki diğer tadilat taleplerinin eklenmesi gerektiğini ifade ederek, zamanında çözülmeyen sorunlar nedeniyle bugünlere ulaşıldığını belirtti.

Mahmut Özçınar, Belediyeler Yasası’nın yürürlükte olduğunu ancak ilgili bakanlık tarafından yapılması gereken sınav tüzüğünün hala yapılmadığını hatırlatarak, bir tek bunun bile sorunların neden yıllar içinde biriktiğini gösterdiğini ifade etti.

Tüm bunlardan farklı olarak belediyelerdeki Personel Yasası’nın da belediyeler tarafından hazırlanandan farklı olarak Meclis tarafından kabul edildiğine dikkat çeken Özçınar, belediyelerin yüzde 5 KDV toplarken yaptıkları her yatırım ve hizmet için yüzde 15 KDV ödediğini, bunun anlamının belediyelerin kendi bütçesinden vergi ödemesi anlamına geldiğini; bunun da belediyelerin ekonomisini olumsuz etkilediğini söyledi.

Kıbrıs Türk Belediyeler Birliği Başkanı ve Güzelyurt Belediye Başkanı Mahmut Özçınar, belediyelere verilenin devlet katkısı olmadığına, bunun gerçek anlamının o ülkede toplanan vergilerin yerel yönetimlere kalan kısmı anlamına geldiğine işaret ederek, bunun da plansız ve sağlıklı bir şekilde köylerin belediyelere bağlanması gerçekleştirilmediği için sorunlara yeni sorunlar eklendiğini kaydetti.

Özçınar, köylerin belediyelere bağlanmasına yönelik yasa geçerken de bunun kırsal kesim belediyelerini zora sokacağını söylediklerini hatırlatarak, bugün bunun gerçekleştiğini belirtti.

Devlet katkısının kişi başına 487 TL olduğunu, bunun bugün için kişi başı 505 TL’ye ulaştığını ancak hayat pahalılığı ve diğer artışlar nedeniyle bunun anlamlı bir rakam olmaktan uzak düştüğünü anlatan Mahmut Özçınar, belediyelerin elektrik, su, vergi borcu, Sosyal Sigorta ve İhtiyat Sandığı borcu bulunduğunu kaydetti.

Özçınar, belediyelerle hükümet ve kurumların özellikle vergi konusunda mahsuplaşmasının kaçınılmaz olduğunu, mahsuplaşma yapılmadığı sürece sorunun sürekli büyüyeceğini ifade etti.

Yapılan son yasal değişiklikle devlet katkısının yüzde 6’dan yüzde 8’e çıkarıldığını, bunun yetersiz kaldığını, bu nedenle bu oranın minimum yüzde 10’a çıkarılması gerekliliği üzerinde durarak, sadece nüfusa dayalı katkının da düzeltilmesi gerektiğini söyleyen Mahmut Özçınar, nüfusa göre katkı alınacak anlayışıyla özellikle bazı küçük kırsal belediyelerin kendilerine çok sayıda köy bağlanmasını istediklerini, bunların da sorunlara neden olduğunu anlattı.

Özçınar, köyler belediyelere bağlanırken, coğrafi yapı yanında belirli kıstaslar ve sürdürülebilirliğin dikkate alınması gerektiğini, yoksa bağlanan bir köyden toplanan belirli bir miktar vergiden daha çok harcama yapar konuma düşüldüğünü kaydetti.

135 köyün belediyelere bağlandığını, bazen buralardan toplanandan çok daha fazlasının buralara hizmet götürmek için harcandığını, bunun da merkezden toplanan belediye gelirlerinin harcanması anlamına geldiğini belirten Özçınar, yaşayabilir belediyecilik için yapılması gerekenin, bunları iyi değerlendirerek yasaları zamanında çıkarmak olduğunu söyledi.