BURHAN NALBATOĞLU HASTANESİ'NİN GÖRÜLMEYEN, SÖYLENMEYEN YÜZÜ
Bilinmeyen, görülmeyen olaylar için konuşması çok kolay. İkı yılı aşan şu pandemi, sürecinde devletin imkanlarını aşan durumlarda hastanenin , ayakta kalışı kalmak için çabasını görmek bilmek için kulaktan , dolma değil içinde olmak gerekiyor.
Bir sebebep'ten ötürü Burhan Nalbantoğlu Hastanesi dahiliye bölümüne gittim. Orada bulunan hastaların nasıl bakıldığına, sekreterinden, hemşiresine, temizlik görevlisinden, yemek tedarikçisine kadar insanların nasıl canla başla çalıştığına gözlerimle tanık oldum. Dahiliye servisinin doktorlarının hastaların nasıl yakından takip ettiğini , hemşirelerin 20 dk ara ile hastaları ziyaret ederek tedavilerini yakından takip ettiklerini, yardıma ihtiyaç olan hastalara fiziksel olarak da yardım ettiklerine şahit olduk.
Hastalara güzel konuşarak güler yüz ile nasıl yaklaştıklarını izledik. Dahiliye servis doktorlarının uyumadıklarına şahit olduk. Sabaha kadar hastaları yakından takip ederek, her türlü müdahalede hastalarının yanlarında olduklarını gördük. Bir yandan pandemi sürecinin zorlukları öte yandan hastaların tedavileri. Ama asla pes demiyorlar ve her türlü çağrıya canla başla koşuyorlar. O servisin doktorları hasta yakınları ile sabırla ve de güler yüzle izah ve durum paylaşıyorlar. Ne bir doktor size sırtını dönüyor ne de hemşire.
Pandemi sürecinin verdiği sorumluluk on kat fazla olmasına rağmen , kendilerini ortaya koyup insanların iyileşmesi için verdikleri uğraşları görmemek büyük nankörlük olur. Çoğu zaman hükümetin yanında olmadığını gördüğümüz bildiğimiz bu hastane hakkında atıp tutmak kolay oluyor. İzlemeden görmeden bu kolay tabi.
Yeni bir varyant ile mücadele başlatıldığı şu sıralarda. Devlete ait hastanenin tüm çalışanlarının , kendi hayatlarını hiçe sayarak yaşlı, genç , çocuk demeden askere de kuçak açarak görevlerini layığı ile yerine , getirdiklerinin en yakın şahidiyim. Öte yandan devlet büyüklerinin pandemi mi, zamlar mı, ekonomik çöküş mü hiç birini takmadan tek odak noktalarının seçim olduğunu görüyor ve biliyoruz. Buradan onlara da selam olsun.
Masalarında duran kağıtlara imza atarak sağlığa eğitime katkı ve yardım yaptıklarını sanıyorlar. Bunları geçiniz . Aslında sizlere de suç bulmak olmaz. Çünkü bu kadar iyi doktor ve hemşire çalışanları, oldukça sizin de sırtınızdan yük kalkmış oluyor. Bir ülkenin bel kemiği önce sağlık , sonra eğitim sistemidir. Sağlık sitemi kendi kendini ayakta tutmaya çalışıyor. Şu sıralar ülke için duyduğumuz ve gördüğümüz güzel şey bu olsa gerek..
Dr. Burhan Nalbantoğlu devlet hastanesinin tüm çalışanlarına ve özellikle Dahiliye bölümü tüm doktor ve hemşirelerine bu olağanüstü gayret ve çabalarından dolayı halk olarak, vatandaş olarak teşekkürü borç biliyoruz.
Sizlere gelince devleti Aliyye büyükleri. Tek derdinizin kendi çıkarlarınız olduğunu şu sıralar bilmelisiniz ki her durumda yalnız bıraktığınız halkınız sizleri de yalnız bırakacaktır.
TEK BAŞINA İKTİDAR OLMA HAYALERİNİZLE BAŞBAŞA BIRAKIYORUZ ..
KARAKUŞ
