SU AKACAK TÜRK BAKACAK MI?

 

Washington merkezli World Resources Institute’ün (Dünya Kaynakları Enstitüsü) “Aqueduct” isimli araştırmasına göre, küresel ısınma ve nüfus artışıyla beraber su sıkıntısı yaşayan ülkeler listesinin en başlarında Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ de yer alıyor. Enstitü; dünyadaki su kaynaklı sıkıntıları çeşitli indikatörler üzerinden inceleyerek çok değerli bir atlas oluşturmuş.

Güney Kıbrıs’ ta risk ortalama düzeylerdeyken ülkemizde ve özellikle Meserya ovasında yüksek risk olduğunu bu atlas üzerinden görebiliyoruz.

 

Detaylı teknik bilgi edinmek isteyenlerin Enstitü’ nün  http://www.wri.org/our-work/project/aqueduct/aqueduct-atlas  sayfasını ziyaret etmesini önerek biz burada bu konuya dikkat çekmek istiyoruz.

 

Dragon çayının suyunu ülkemize getiren boru hattı gecitkoy barajina şu akıtacak başladı.

Yılda 75 milyon tonluk su kaynağı ülkemiz için bulunmaz bir hazine niteliğinde..

Yukarıda kısaca sözünü ettiğimiz araştırma sonuçlarına göre aşırı su stresi yaşayan ülkemiz için hayat öpücüğü..

 

Peki bu suyun KKTC  tarımı, sanayisi, turizmi, ekonomik ve sosyal hayatı için verimli bir şekilde değerlendirilmesi konusunda bir çalışma yapan, plan, proje üreten bir Allah’ ın kulu var mı?

 

Üniversitelerimizle övünüyoruz:

 

Üniversitelerimizde Dragon suyunun verimli kullanılmasına yönelik kaç makale yazıldı, kongre, sempozyum, çalıştay yapıldı?

 

Devletimiz ve ilgili kurumlar bugüne kadar hangi plan ve programları hazırladılar?

Ulusal bir su planımız var mı?

 

Bir ton suyun karşılığında kaç liralık katma değer yaratacağız?

 

Her tarafı fıskiyelerle mi donatacağız yoksa suyun her gramını değerlendirmenin yollarını mı araştıracağız.

 

Su için tek bir fiyat tarifemiz mi olacak?

 

Suyumuzun hangi alanlarda kullanımını teşvik edecek, hangi  alanda kullanımını sınırlandıracağız?

 

Meserya ovasını, Karpaz’ ı  birer tarım cennetine çevirmek için neler yapılması lazım?

 

Dragon suyunun turizme katkısını hangi yollarla arttırmalıyız?

 

Yılda 75 milyon ton suyu kullanıp akıtacak mıyız, yoksa geri dönüşüm sistemleri kurarak bu suyun ülke için efektif miktarını 100 milyon tona çıkartmak mümkün müdür?

 

KKTC’ nin 50 yıllık ihtiyacını karşılayacağı söylenen suyun dünyadaki küresel ısınma ve mevsim kaymalarının etkisi ile yeterlilik süresi kısalacak mı? Ya da daha da uzatmanın yolları var mı?

Ben bu kadar sordum..

 

Siz bu sorulara bir onlarcasını daha ilave edebilirsiniz..

 

Son bir soru sorum olacak.

 

Sorumun muhatapları; Devletimizin Sayın Yöneticileri, Siyasilerimiz, Yerel yöneticilerimiz, ünversitelerimizdeki bilim adamlarımız, aydınlarımız, tarımcı, sanayici ve işadamlarımız.

 

Sorum kısa :

 

Su akacak Türk bakacak mı?

 

Siz hala "Suyu kim yönetecek?" sorusundamisiniz...?