Dün sabah ADA TV de Gözde Akben’in konuğu idim. Gündemi değerlendirdik.

Gözde hanım çeşitli iç ve dış sorunlarla ilgili görüşlerimi sordu. Tabii asıl konu hafta sonu yapılacak DPUG Kurultayı ve Kurultaydan sonra Hükumetin geleceği meseleleri idi.

Kurultay’la ilgili soruya; “Adayların dördüde benim çok yakın arkadaşım. Bu sebeple adayların şahısları, performansları ve Kurultay sonucu ile iligli değerlendirmelere girmek istemiyorum. Delegenin kararıni bekleyeceğiz. Aday arkadaşlar, keşke elele bu yolu yürümeye devam etselerdi..” diyerek ceveplandırdım.

“Kurultay, Partideki DP ve UG kanatlarını birleştirir mi ayrıştırır mı?” sorusuna ise; “ Bu Kurultaydan sonra UG konsepti ile Partiye gelen arkadaşlar Partinin çeşitli organlarında görev alacak ve DP ile UG’nin amalgamesi tamamlanmış olacaktır..” dedim.

Onun “Serdar Denktaş, Kurultayda kaybederse siyasetten çekilir mi” sorusu üzerine şunları söyledim: “Serdar Denktaş, Denktaş soyismini taşıyor. Bazı eksikliklerine ve yanlışlarına rağmen, şu andaki Parti liderleri içinde en yüksek deneyime, vizyona bilgi ve birikime sahip birisidir. Bu Kurultayı kaybeder mi bilmiyorum. Ama eminim ki O, bu Kurultayı kaybetse bile, bu durumu kısa bir süre dinlenme aralığı olarak kabul edecektir. Kıbrıs Türk siyasetinde Denktaş soyismini görmek istemeyenler, uzun bir süre daha Denktaş ismi ile uğraşacaklar..”

Gözde hanım’ın Hükumetin performansı ve geleceği ile ilgli düşüncelerimi sorması üzerine dedim ki: “Bu Hükumet büyük iddialarla ve umutlarla kuruldu. Hükumet programında ilk altı ayda çıkarılması vaadedilen 23 adet yasa ve icraat var. Bunların arasında Meclis içtüzüğünün değiştirilmesinden tutun, Siyasi Partiler kanununa, İş, Ticaret ve Çocuk Mahkemlerinin kurulmasından tutun Bilişim suçlarına kadar bir çok hayati öneme haiz yasa var. Bunların içerisinden bir tek İyi İdare Yasası geçirildi. Anayasa değişikliği, Yerel seçimlere yetiştirilip halkın referandumuna sunulacaktı. Gündemde bile değil. Ekonomik kriz hat safhada... Ve siz bunları bir yana bırakıyorsunuz cinsel suçlarla iligli malum yasayı çıkarıyorsunuz. Vatandaşın size ne demesini bekliyorsunuz ki...”

Bu cevabım üzerine Gözde hanım Serdar Denktaş’ın elinde tuttuğu bakanlıkların büyüklüğünü sordu ve “Ekonomi Bakanlığı DPUG’de değil mi. Ekonomiye niçin müdahale edilmiyor?” dedi.

Cevaben dedim ki; “Ben Serdar Denktaş’ın hepsi birer müdürlük konumundaki bu kadar Bakanlığı niye uhdesine aldı bilmiyorum. Ekonomi Bakanlığı güya DPUG’de...Ama Ekonomiye müdahale edebilecek iki önemli daireyi CTP aldı. Para Kambiyo ve DPÖ elinizde olmasa Ekonomi Bakanlığının ne önemi var..? Ticaret , Sanayi veya Şirketler Mukayyitliği Daireleri ile ülke ekonomisine müdahale mi edilir?”

Sözlerime şöyle devam ettim; “CTP, bütün önemli Bakanlıkları uhdesine aldı. Ama icraat yapamıyor... DPUG’nin yapmasına da izin vermiyor.. Bakınız ülkenin en önemli konularından biri Belediyeler. 14 Kırsal Belediye var ki maaş bile ödeyemiyor. CTP bu Belediyelerle ilgli iyilişeticici yasal düzenlemeleri seçim sonrasına bıraktı. Maksadı maaş ödeyemez durumdaki bu Belediyelerle seçime gitmek ve sağın elindeki diğer Belediyeleri de almak... DPUG ve UBP önümüzdeki süreçte bu Belediyelerin sorunlarını çözmek için işbirliği yapmak zorunda kalırsa suç kimde olur”

Sözlerimi şöyle tamamladım. “DPUG bu Hukumette sabır sınırlarını zorlayarak duruyor. Taban 1993 ta yaşadığı kaosu bir daha yaşamak istemiyor. 1993 seçimlerinde DP çok büyük başarı ile çıkmış %28 oy ve 17 Milletvekili kazanmıştı. Hükumeti de CTP ile kurmuştu. Ama başarısız icraatları yüzünden 6 ay sonra girilen yerel seçimlerde DP’nin oyları dibe vurmuştu.... Tarih tekerrüden ibarettir ama ders almayanlar için.





ERHAN ARIKLI