Enver Kahveciler..

Enver Kahveciler..

İngiliz Kraliyet Shakespeare Tiyatro Topluluğu’ndan Michael Boyd şöyle demişti; “Sıfırdan böyle bir topluluk inşa etmek çok önemli. İşin sırrı, onu bir arada tutabilmek. Aramızdaki bazı aktörler film ya da televizyonda çalışmak, bazıları da daha kısa süreli sözleşmeler yapmak isteyebilir. Hatta küçük denizde büyük balık olmak isteyenler bile olacaktır” demişti ya, ilgili satırları okurken, küçük futbol dünyamızdaki büyük(!) yöneticilerimizin birçoğu aklımıza gelir. Bilirsiniz, eskiden birçok kulüpçü büyüğümüz vardı. Artık onların torunlarının küçük bir kısmı bu işlere bakıyor. Mesela Yenicami’nin çiçeği burnunda başkanı Enver Kahveciler; Bizim adamın dedesi kulübün kurucu üyelerinden. Kendisi de kulüp başkanlığı için gönlüne rızasını geçirmiş durumda daha yeni yeni. Abdullah Uluçhan, Kaan Kaner, Muharrem Özseyfiler, Sedat Erbaş, Ali Vehit, Arınç Perçinci, Serhat Kotak, Gökhan Necipoğlu, Bülent Avcan gibi güçlü isimler de yeni yönetimde yine görev almışlar. İlgili yönetim kurulu ile 3 yıllık planın ilk etabı olan sezon sonuna kadar bir geçiş döneminin tamamlanmasını planlanıyor. Arkasına da Yenicami’nin geleceğini kurtarmak adına sabit gelir getirici kurumsal yapının inşa edilmesi stratejisi var. Geçen yine klasik Dereboyu voltası atarken Enver Başkan’la karşılaştık. Sağolsun buyur etti. Masada da uzun zamandır görmediğimiz ve canlı’da sürekli dillendirdiğimiz Apo Yeğenim (Abdullah Uluçhan) da vardı Arabic Rose parfümüyle püfür püfür. Tavuk kanatları eşliğinde birceğez çeyrek sohbet ettik. Arada da Turan Altay Hoca katıldı başkanlık kutlaması hayırlı olsun vesilesiyle. Masada İyi saatte olsun Tuncay Bey’i, rahmetlikler kahveci Enver Dayı, Vedat Bey, İsmet Bey ve Mehmet Salih Bey’leri yâd ettik nurlar içinde. Bu muhteremlerin ortak noktasıysa geçmişte kulübe hizmet verip, göçüp gitmişler. Şimdilerde de oğullar bu bayrağı devralmış. E sonuç? E sonuçta da bu nesil ‘tesise adını ver ismini yaşat’ yaklaşımına uyacaklar mı? Kuvvetle ihtimâl evet. Premier League’nin şampiyon teknik direktör Mancini bi’sohbette; “Manchester City’de elimde Mario Balotelli, Sergio Aguero ve Carlos Tevez gibi farklı kültür ve karakterdeki oyuncular vardı. Bu tür oyuncular dâhidir ve dâhileri dizginlemek zordur. İşte bu’anlarda sevgi bağımı ortaya atar ve onlarla aynı frekansa girerim. Sevgi en güçlü silahımdır” demiş. İşte, bu sözü edilen sevgi bağı gerek iş dünyası, gerekse kulüp içerisindeki Sevgili Enver’de fazlasıyla var. Eee, ne de olsa özellikle gerek Kaan Kaner, gerekse Abdullah Uluçhan iş dünyasını önemli aktörleri. Geçmişte de kulüp içi atraksiyonlarda zaman zaman hemfikir olmamışlar ama yine Enver Başkan merkezli bir çatı kurmuşlar. Çok da iyi etmişler. Mâlum, şu anda sekiz puan önedeler ve de büyük ihtimâl Küçük Kaymaklı maçıyla da şampiyonluklarını ilan edecekler. Arkasına da Pepsi’ye kapak yapmak isteyecekler. E ötesi mi? Ötesinde de “İçişleri Bakanlığı koridorları cam cam, nerde benim arsam” diyecekler herhalde ve de daha güçlü Yenicami için kollar sıvanacak. İnşallah “adını ver ata’nı yaşat” modeli herkese örnek olur.
Hayırlı olsun Sevgili Enver kardeşim...