Başbakan yetkiyi aldı niye değiştirmiyor!

Levent Özadam - Mesaj Kutusu

leventozadam@gmail.com

Önce Hasan Taçoy’un açıklamasına bakalım;

Ankara’dan telkin aldıklarını, Üstel’in ağabeylik görevine göz yumduklarını söyledi…

Hatta kendilerine demişler ki;

Bu konuda sakın cazgırlık yapmayın…

Her halde herkes cazgırlığın bedelini ya da cezasını biliyor demektir!

O dönem olanların çok da demokratik olmadığını da şöyle adlandırıyor;

Artık demokratik kriterler işletilmelidir…

Yani geçmişe bir çizgi diyor!

Hatta buna Üstel’in ağabeylik görevinin bittiğini de ima etmeye çalışıyor…

Eğer kurultay olursa Taçoy’un adaylığı kesin olabilir mi?

Eğer sözünde ve açıklamalarının arkasında durursa olabilir…

Zira partisinin en eski ve tecrübeli isimlerinden birisi olmasıyla bir adım önde olduğu da rahatlıkla söylenebilir!

Ama şöyle de bir durum vardır;

Biraz manidar bir durum olsa da, Üstel Ankara’dan kabine değişikliği konusunda tam yetki almıştır…

Hayli manidardır çünkü bir ülke başbakanının kabinesini değiştirmek için başka bir ülkeden yetki alması, bunun demokratik olması konusunda tartışma kaldırır!

Ünal Üstel, mademki yetki aldı neyi bekliyor diye sorabilirsiniz?

Kendisine bunu sormak için aradık ama telefona bakmadı her nedense…

Meğerse sadece bizim telefonlara değil bu sıralar kendi kabine üyesi olan bakanlara bile bakmıyormuş son bir haftadır!

Bu da başka bir manidar konudur…

Sonra Başbakan bakan arkadaşlarının telefonlarına niye bakmasın ki!

Acaba bir sağılık sorunu mu var diye düşündük ama öyle bir şey de yokmuş şükür olsun…

Ünal beyin uzayda olsa bile kendi ülke yetkililerinin telefonlarına bakmama gibi bir lüksü yoktur, olamaz!

Hasan Taçoy’a dönersek…

Taçoy’un şu sıralar en büyük derdi Üstel ile görüşme imkanı bulamamasıdır…

Çünkü o da haklı olarak önünü görmek istiyor ve sıkça aday olduğunu söyleyerek Başbakanı görüşme zorluyor!

Nihai bir karar üretilsin diye…

Siz kendisine bakmayın, aday olacağını söylese, demokratik sürecin başlayacağını ima etmeye çalışsa da!

Sonuçta karşısında Ankara’dan tam yetki alan bir Başbakan var…

Fikir değişiklikleri bizde tek bir telefona bakıyor!

Taçoy ne kadar aday olacağını söylese kendisi de Ankara’ya gönülden bağlıdır, oraya karşı kırıcı ve cazgır hareketlerden kaçınacaktır…

Kabinedeki belirsizlik sadece UBP’yi değil diğer hükümet ortaklarını hatta kamuoyunu da rahatsız etmektedir…

Millet artık ne olacaksa olsun derdindedir!

Gerçekten de ne olacaksa olsun ve ülkenin gerçek sorunlarına odaklanılsın…

Bir de şunu sormak gerekir;

Kabinede değişiklik gerçekten şart mıdır?

Değişince ne olacaktır?

Taçoy’un yerine gelecek olan bakan bizi göklere mi çıkaracaktır!

Elbette yok öyle bir şey…

Burada yapılması gereken tek şey, Üstel ve Taçoy’un karşılıklı oturup uzlaşmaya varmasıdır…

Ülkenin iki deneyimli siyasetçisine biz akıl verecek değiliz ya!

MESAJ KUTUSU

Sayın Nazım ÇAVUŞOĞLU, SOS Çocuk Köyüne dışarıdan gelen bazı sözde eğitmenlerin hem öğrencilere hem de çocuklara bazı namahrem içeren konularda yerli yersiz bilgiler aşılamaya çalıştıklarını belirten ihbarlar almaya başladık. Konuyu kurumun yetkilileriyle enine boyuna konuşmanız isteniyor…

Sayın Ünal ÜSTEL; hadi bizim telefonlara nedendir bilinmez bakmıyorsunuz ama bari bakan arkadaşlarınıza cevap verin ki tedirginlikleri son bulsun. Yok Bahçeli’de kafa dinliyorsanız da onu da bilmek kamuoyunun en doğal hakkıdır ama değil mi? İyi tatiller dileriz…

Sayın Çağlayan CESURER, Kıb-Tek’e yapılacak olan 78 istihdam en çok sizi ve sendikanızı ilgilendiriyor çünkü bize gelen duyumlara göre sendikaya karşı yeni bir hareket başlatılacak diyorlar, radarları açmanın tam zamanıdır, uyarmadı demeyin olur mu?

Sayın Dursun OĞUZ, alçak orman arazilerinin yatırımcılara açılması için yapılan haber ve yorumlar karşısında artık sizin de sessizliğinizi bozup ayrıntılı bir açıklama yapmanız gerekiyor. Zira artık neyin doğru neyin yanlış olduğunu anlamanın çok zor olduğu günlerden geçiyoruz…

Sayın Hasan TAÇOY, son açıklamanızla bir kez daha bazı çevreleri tedirgin ettiniz. Büyük ihtimalle bugünlerde bir telefon gelecek ve cazgırlığın hala yasak olduğu yönünde telkinde bulunacaklar. Şu sıralar ağzınızdan çıkacak olan her bir kelimeyi çok iyi tartmak gerekir değil mi?

Sayın Ziya ÖZTÜRKLER, çoğu bakan başbakan ile görüşemezken sizin kendisi ile dün bir araya gelerek baş başa sohbet etmeniz dikkatlerden kaçmamış, ayrıca fazlasıyla merak konusu olmuş. Hadi bakalım hayırlara vesile olsun artık…

Sayın Fırtına KARANFİL, son günlerde şahsınıza münhasır yaptığınız basın açıklamaları partili vekil ve arkadaşlarınız tarafından tepki ile karşılanmaya başladı. Her kafadan bir ses çıktığı zaman parti disiplinin raydan çıkacağını ifade ediyorlar, tabi ki disiplin filan kaldıysa artık…

Sayın Serhan AKTUNÇ, uzun bir açıklamanın sonunda antik liman konusunda Girne Belediyesi’ne suçlama getirince ortalık fena halde karıştı. Ha keşke kafa kafaya verip ülkenin en tarihi ve değerli mekanının sorunlarını çözmek için girişimde bulunsanız çok daha iyi olacak değil mi?

Sayın Erhan ARIKLI, sağlık konusunda tüm kontroller yapılmış ve sonuçlar tamamen temiz çıkmış. Artık bundan böyle yaz tatilinin sırasıdır, özellikle ailenin küçük bireyleri sıcaklardan fena halde bunalmış durumdalar…

Sayın Ayer YARKINER, şu sıralar elektrikli araçlara yoğun bir talep başladı ve galeriler araç getirmekte zorlanmaya başladılar. Makine mühendisleri olarak konuyla ilgili teknik açıklama yapmak yine sizin odaya düşüyor, haberiniz olsun istedik…

Sayın Arda GÜNDÜZ, Lefkoşa’daki yeni mekanınızı açmak için artık saatleri saymaya başladığınızı duyduk. Daha çağdaş bir düzenleme ve yeniliklerle vatandaş Cuma gecesini beklemeye başladı, hadi bakalım hayırlara vesile olsun artık…