AKEL, DİKO Meclis grubu tarafından sunulan ve geçen Perşembe günü DİSİ, DİKO, DİPA ve ELAM’ın 28 oyu ile geçirilen Gazze Şeridi’nde derhal ateşkes, sivillerin korunması ve Gazze Şeridi’ndeki sivillere insani yardımın artırılması talebini içeren Rum Meclisi kararının içeriğine veryansın etti.
Haravgi “DİSİ, DİKO, ELAM, DİPA Gazze Gerçeklerine Ters… Dört Hükümet Partisinin Üzücü Kararı AKEL’in Tepesini Attırdı” başlıklı haberinde AKEL’in, kararın Gazze’deki gerçeklere tamamen aykırı olduğuna, Filistin ve Filistinli kelimelerinin yer almadığı kararda İsrail’in işlediği hiçbir suçun kınanmadığına, İsrail hükümetine uluslararası hukuka uyma çağrısı bile yapılmadığına dikkat çektiğini yazdı.
AKEL tarafından yapılan yazılı açıklamada “30 bin Filistinlinin öldüğü, İsrail cinayet çılgınlığının soykırım işlediği bir zamanda 4 parti İsrail’i, gıda ve insani yardım mahrumiyetini savaş silahı olarak kullanmaktan vazgeçmeye, Refah’a saldırmamaya çağırmadı.” ifadelerine yer verildi.
İsrail devletinin Filistin toprakları işgal etmesine ve yerleşime açmasına hiçbir atıf yapılmadığını belirten AKEL 4 partinin onayıyla geçen meclis kararının uluslararası hukuk, insan hakları, BM kararları çizgisinde olmadığını İsrail’in saldırganlığına son vermesi için uluslararası toplumun alması gereken önlemlere yer verilmediğini kaydetti.
AKEL “Perşembe günkü oylama, hükümetin ve meclis çoğunluğunun, İsrail’i ve Gazze’de kan döken, çatışmayı bölgeye yaymak isteyen katil Netanyahu’ya en küçük bir eleştiride bulunmayı reddeden çok az ülke arasında kaldığını ispat ediyor.” dedi. AKEL “hükümet ortakları ve ELAM, yanı başımızda devam eden benzeri görülmemiş insani drama karşı affedilmez uyuşukluk dışında Kıbrıs Cumhuriyeti’nin itibarını da ortadan kaldırıyor.” vurgusunu yaptı.
Aynı gazete Güney Kıbrıs’taki Filistin Büyükelçiliği’nin Rum Meclisi tarafından alınan kararı “olumlu” bulmakla birlikte “işlediği savaş suçları nedeniyle İsrail’in daha net şekilde kınanmasını beklerdik” serzenişinde bulunduğunu yazdı.
Habere göre Filistin Büyükelçiliği’nden yapılan açıklamada “sadece İsrailli rehinelerden söz etmek yerine İsrail hapishanelerindeki 11 bin Filistinli’ye atıf yapılmasını beklerdik. Net kınama yapılması işgalci İsrail devletini, Filistinli sivillere yönelik utanç verici eylemlerini sürdürmeye cesaretlendiriyor.” denildi.
