HRİSTOFYAS 2 SAAT KONUŞTU, TARİH DERSİ VERDİ; FEDERASYON MU KONFEDERASYON MU İKİLEMİNİ ORTAYA KOYDU

“CENEVRE’DEKİ UZMANLARDAN EGEMENLİĞİN İKİ TOPLUMDAN DEĞİL KIBRISLI TÜRKLER VE RUMLARDAN KAYNAKLANABİLECEĞİ GÖRÜŞÜ ALDIK”

“8 TEMMUZ ANLAŞMASINI ETE KEMİĞE BÜRÜNDÜRDÜK”

“BİZ MÜZAKERECİYİ DEĞİŞTİRİRSEK TÜRKLER DE AYNISINI YAPACAK, MÜZAKERELERİN DEĞERİNİ DÜŞÜRMEKLE SUÇLANACAĞIZ”

“YENİDEN BİRLEŞME PERSPEKTİFİNİN KORUNMASI İÇİN İKİ BÖLGELİ İKİ TOPLUMLU FEDERASYON UZLAŞISINDA TUTARLILIK ŞART”

HRİSTOFYAS’IN KRONOLOJİ TERCİHİ SİYASİ PARTİLERİN HOŞUNA GİTMEDİ

Greentree zirvesinin ardından düzenlenen ve oldukça gergin geçen Rum Ulusal Konseyi toplantısının ardından kararlaştırılan iki tam günlük maraton Konsey toplantılarından ilki dün gerçekleşti, ikincisi de yarın yapılacak.

Rum Yönetimi Başkanı Dimitris Hristofyas’ın tam iki sat konuştuğu, 1977’den başlayarak bugüne kadar tarih dersi verdiği ve “federasyon mu konfederasyon mu” ikilemini ortaya koyduğu; kendisinden önceki Rum Yönetimi Başkanları’nın hatalarına atıfta bulunarak; ‘beyaz tahta üzerinde hareket edemeyiz” dedi.

Fileleftheros “Tarih ve Federasyon Dersi... Başkan Ulusal Konsey’de İki Saat Konuştu” başlıklı haberinde Hristofyas’ın dün;  kendisinden önceki başkanların icraatlarına sıklıkla atıfta bulunarak ve Annan planıyla kıyaslamalar yaparak, Kıbrıs sorununda bundan sonra atılacak adımları anlattığını yazdı.

Habere göre Hristofyas iki saat süren konuşmasına Denktaş-Makarios Doruk Anlaşmaları’na atıfta bulunarak başladı ve “Denktaş’ı köşeye sıkıştırdığımız” 1992’ye, Klerides’in “Ghali Fikirleri’ni gömen politikasına” ve “Annan planını gündeme getiren füze edebiyatına (Rus yapımı S-300’ler)” değindi.

Tasos Papadopulos’un “Annan planı gibi planlar masada kalır, ortadan kaybolmaz” sözünü çok kullandığını söyleyen Hristofyas Papadopulos’un Annan planında değişiklikler yapmaya çalıştığını da söyledi.

“8 TEMMUZ ANLAŞMASINI ETE KEMİĞE BÜRÜNDÜRDÜK”

Gazete Talat-Papadopulos arasındaki 8 Temmuz 2008 anlaşmasında iki bölgeli federasyondan söz edildiğini belirten Hristofyas’ın “8 Temmuz anlaşmasını ete kemiğe büründürdük” ifadesini kullandığını yazdı.

Hristofyas’ın, kendi başardıklarının, Annan planındakinden çok daha iyi olduğunu söyleyerek müzakere zemininin 2004’te Rumlar tarafından reddedilen Annan planı olduğunu dolaylı ancak net şekilde doğrulamış olduğuna işaret ettiği belirtilen haberde özetle şu detaylara yer verildi:

“Hristofyas bugün görüşülenlerle ilgili olarak; hedefin Kıbrıs Cumhuriyeti’nin (federasyona) dönüştürülmesi olduğunu söyledi ve 1977 ve sonrasında gelişenlere işaret ederek beyaz sayfadan başlayamayız telkininde bulundu.

“CENEVRE’DEKİ UZMANLARDAN EGEMENLİĞİN İKİ TOPLUMDAN DEĞİL KIBRISLI TÜRKLER VE RUMLARDAN KAYNAKLANABİLECEĞİ GÖRÜŞÜ ALDIK”

Dönüşümlü başkanlık konusunda, Eroğlu’nun bunu kabul etmediğini söyledi (bu açıdan iyidir). Egemenlik konusunda, elinde; Cenevre’deki özel bir yabancı uzman kuruluştan alınmış ‘egemenliğin iki toplumdan değil Kıbrıslı Rumlardan ve Kıbrıslı Türklerden kaynaklanabileceğine’ dair bir uzman görüşü bulunduğunu anlattı. Deniz Hukuku konusunda çok sayıda yabancı uzmanın ve kuruluşun değerlendirildiğini, bu konuda Yunanistan Dışişleri Bakanlığı’nca bilirkişi görüşü hazırlandığını kaydetti.

Kendisine danışmanı olmadığı eleştirisinde bulunanlara; Yakovu, Mavrommatis, Emiliu, Çelebis’ten oluşan müzakere grubunu gösterdi, Vasiliu Likurgo ve diğerlerini sıraladı.

“BİZ MÜZAKERECİYİ DEĞİŞTİRİRSEK TÜRKLER DE AYNISINI YAPACAK, MÜZAKERELERİN DEĞERİNİ DÜŞÜRMEKLE SUÇLANACAĞIZ”

Müzakerecinin değiştirilmesi konusunun, başkanlık seçimleri arifesinde gündeme getirildiği eleştirisinde bulunarak ‘Biz değiştirirsek Türkler de aynısını yapacak ve müzakerelerin değerini düşürmekle suçlanacağız’ dedi.

Ön şartların yerine gelmemesi halinde Kıbrıs sorununda uluslar arası konferans çağrılmasını kabul etmeyeceğini de vurguladı ve buna paralel olarak ‘Türkiye’nin suçlarından arındırılmaya çalışıldığı bir zamanda iç cephenin güçsüzleşmesi kime hizmet eder?’ diye sordu.”

Gazete Hristofyas’ın konuşması sırasında; siyasi parti başkanlarına; doğrudan müzakerelerle ilgili hazırlanan belgeler listesini verdğini ve belgelerin tamamının partilere daha önce verildiğini söyleyerek Konsey üyelerine; daha önce görmedikleri bir belge olup olmadığını sorduğunu yazdı.

Gazete dünkü toplantının sabahki bölümünde Hristofyas’ın konuştuğunu, öğleden sonraki bölümünde de Ekologlar ve Çevreciler Hareketi Genel Sekreteri Yoanna Panayotu; EURO.KO Başkanı Dimitris Şilluris, EDEK Başkanı Yannakis Omiru’nun konuşma yaptığını kaydetti.

Habere göre Omiru Hristofyas’a; kendisinden önceki başkanlara atıfta bulunacağına, yeni bir strateji belirlemesini söyledi. Şilluris Annan planı zemininde müzakere etmekle suçladı, Hristofyas “bu senin görüşün” cevabını verdi. Rum Ulusal Konseyi’nin maraton toplantısının yarınki bölümünde DİKO Başkanı Marios Karoyan, DİKO Başkanı Marios Kiprianu ve DİSİ Başkanı Nikos Anastasiadis görüş belirtecek.

Dünkü toplantıya siyasi parti başkan ve başkan yardımcıları dışında Rum Yönetimi eski başkanlarından Yorgos Vasiliu, Dışişleri Bakanı Erato Kozaku Markulli, Başkanlık Müsteşarı Titos Hristofidis, Başkanlık Komiseri Yorgos Yakovu, Sözcü Stefanos Stefanu ve Hristofyas’ın danışmanı ve müzakere grubu üyesi Tumazos Çelebis katıldı.

“YENİDEN BİRLEŞME PERSPEKTİFİNİN KORUNMASI İÇİN İKİ BÖLGELİ İKİ TOLUMLU FEDERASYON UZLAŞISINDA TUTARLILIK ŞART”

Haravgi haberi manşetten “İspatlı Tezler... Dimitris Hristofyas: Yeniden Birleşme Perspektifinin Korunması İçin İki Bölgeli İki Toplumlu Federasyon Uzlaşısında Tutarlılık Şart” başlığıyla verdi.

Gazete Rum Yönetimi Başkanı Dimitris Hristofyas’ın dünkü konuşmasındaki ana mesajın “Ulusal Konsey bu iki günlük toplantısında, Kıbrıs sorununa çözüm arayışlarına devam edilmesi ve vatanın yeniden birleşmesi perspektifini canlı tutulması gerektiğini değerlendirirse, Konsey’in asgari bir ortak görüşünün ana kapısı; bugüne kadar uzlaşılanlarda ve özellikle iki bölgeli iki toplumlu federasyon uzlaşısında tutarlıktır” olduğunu  yazdı.

Gazete güvenilir bilgilere dayanarak Bir dizi meseleyi iyileştirdiğini söyleyen Hristofyas’ın, buna; Zürich anlaşmasındaki veto ve Annan planındaki Başkanlık Konseyi’nin “müzikal sandalyeleriyle” kıyasladığı, dönüşümlü başkanlık ve ağırlıklı/çapraz oyu örnek gösterdiğini yazdı.

Politis “Annan Planını İyileştirdim... Hristofyas Strateji Değişikliği Konuşmak İstemiyor... Başkan Dünkü Toplantıda Süreçte Değişiklik Söz Konusu Olmadığını Açıkça Belirttiğinden Siyasi Partilerin Cuma Günkü Toplantıda Başkanlık Taktiklerini Açmaları Bekleniyor” başlığını kullandı.

Gazete Hristofyas’ın dün yaptığı 50 sayfalık konuşma ile Rum tarafının müzakerelerdeki taktiğini değiştirmesi tartışmalarına son vermeye çalıştığını, icraatlarını savunarak Annan planı maddelerini kendisinin iyileştirdiğini söylediğini yazdı.

Habere göre Rum tarafının, muhalefetin istediği gibi, Kıbrıs sorunundaki taktiğini değiştirmesi halinde bunun Rum tarafı için yıkıcı bir tercih olacağı görüşünü ortaya koyan Hristofyas taksim tehlikesi bulunduğu uyarısını yaparak iki bölgeli iki toplumlu federasyonu savundu.

HRİSTOFYAS’IN KRONOLOJİ TERCİHİ SİYASİ PARTİLERİN HOŞUNA GİTMEDİ

Gazete Hristofyas’ın kronoloji yapma tercihinin siyasi partilerin hoşuna gitmediğini belirterek DİSİ Başkanı Nikos Anastasiadis’in, prosedüre ilişkin tartışmaların yapıldığı Konsey toplantısının başlangıcında, nostalji yapmanın bir faydası olmadığını, nasıl ilerleyeceklerine bakmaları gerektiğini söylediğini yazdı, özetle şunları ekledi:

Hristofyas, nasıl konuşacağını partilerin söyleyemeyeceği yanıtını verdi. EDEK Başkanı Yannakis Omiru, Hristofyas’ın yaptığı analizden hoşnutsuzluk belirterek; partiler kendisinden şu anda istenmeyen bir durumda bulunulduğunu ve alternatif bir süreç belirlenmesinin şart olduğu itirafında bulunmasını beklediğini söyledi. Omiru, EDEK’in strateji değişikliğiyle ilgili 25 sayfalık önerisini sunmadı ama Sosyal Demokratlar’ın malum tezlerini ortaya koydu. EDEK Başkanı Şilluris, düzeltme hareketlerini görüşmeye niyet gösterilmemesinden şikayet ederken Yoana Panaoytu Hristofyas’ın müzakere masasına koyduğu önerilerin geri çekilmesini isteyerek, gerilemeye son verilmesi önerisinde bulundu.

Simerini “Birinci Günü Monologları... Ulusal Konsey’in Dünkü Toplantısında 5 Konuşma Yapıldı” başlıklı haberinde siyasi parti başkanlarının, ses tonlarını düşük tuttuklarını bu nedenle dünkü toplantıda Hristofya’ın hâkim olduğunu yazdı.

Gazete Omiru’nun; partisinin, Kıbrıs sorununda izlenmesi gereken alternatif stratejiye ve B planına dair görüşlerini hem sözlü anlattığını hem de yazılı olarak sunduğunu belirtti.

Habere göre Hristofyas’ın yaklaşımının Rum tarafının stratejisinde gerçek bir değişiklik yapılmasına fazla olanak tanımadığını çünkü yaptığı açıklamada; tehlikeler karşısında bulunulduğunu itiraf etmeden, sadece süreci ve icraatlarını delillendirdiğini söyledi.

Alithia haberine “Strateji Değişikliği Mümkün Değil” başlığını attı ve 50 sayfalık konuşmasında kendisinden önceki Rum yönetimi başkanlarının bazı yanlış icraatlarını ve taahhütlerini anlatan Hristofyas’ın, Rum tarafının stratejisini ve çözüm modelini değiştirmesinin Rum tarafını darbeleyeceğine işaret ettiğini yazdı.