RUM YÖNETİMİNE GÖRE DÖRTLÜ KONFERANS FİKRİNİN ARKASINDA İNGİLİZLER VAR

KKTC’nin İslam İşbirliği Örgütü (İİT) nezdindeki girişimlerini, Maraş’ın yerleşime açılacağına ilişkin yorumları ve Sınırüstü köyünde petrol arama çalışmalarını “çıkmazın ertesi günü için zemin hazırlığı” olarak niteleyen Güney Kıbrıs, “Kıbrıs Türk tarafının siyasi açıdan yükseltilmesi politikasıyla ilgili B planının uygulamaya konduğu” yorumunu yaptı.

Fileleftheros “Adım Adım Yükselme... İslam Teşkilatı, Maraş ve Petrol Aramalarıyla İlgili Türk Hareketleri... Lefkoşa’dan Diplomatik Hareketlilik” başlıklı haberinde, Türk tarafının B planını uygulama yönünde küçük hareketlerde bulunduğunu yazdı; Cumhurbaşkanı Dr. Derviş Eroğlu’nun İİT temasları, Maraş’ın yerleşime açılmasıyla ilgili haberler ve Sınırüstü’ndeki petrol arama hazırlıklarını bu çerçeve içerisinde değerlendirdi.

Gazete edindiği bilgilere dayanarak Rum yönetiminin Dışişleri Bakanlığı aracılığıyla İİT, BM ve AB nezdinde girişimlerde bulunduğunu belirterek “Yetkili bir kaynak gazetemize, durumun yeterince endişe verici olduğunu bu nedenle önleme hareketlerinde bulunulduğunu söyledi” ifadesini kullandı.

Gazete Türkiye Enerji ve Doğal Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız’ın, TPAO’nun KKTC’deki sondaj çalışmalarına, TC Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Çin ziyaretinden dönüşünden sonra başlayacağı açıklamasını ve Kıbrıs Türk basınında Maraş’ın açılması konusunda yer alan haberleri hatırlatan gazete şu bilgiyi de verdi:

“Kıbrıs Cumhuriyeti bugün Dikelya’nın güney bölgesinde arama kurtarma tatbikatı icra edecek. İlgili NOTAM yetkili birimler tarafından verildi.”

Haravgi “Sahte Devletin İİT’de Yükseltilmesini Engelleme Seferberliği” başlıklı haberinde, Dışişleri Bakanlığı’nın KKTC’nin İslam İşbirliği Teşkilatı’nda (İİT) yükseltilmesini engellemek için yoğun bir seferberlik başlattığını haber verdi.

Güvenilir bilgilere dayanarak bu seferberliğin İİT üyesi ülkeler, BM Güvenlik Konseyi ve AB nezdinde girişim ve temasları kapsadığını belirten gazete seferberliğin devam edeceğini, KKTC’nin ve Türkiye’nin ve hatta İİT Genel Sekreteri’nin açık açık ileri götürüyor göründüğü talebe ilişkin gelişmelere göre de tırmandırılacağını yazdı.

BM YETKİLİLERİNİN MARAŞ ZİYARETİ

Politis “İngiliz Maharetlerinden Rahatsızlık... Hangi Dörtlü Konferans?” başlıklı haberinde Rum yönetiminin, Maraş konusunda süregelen hareketliliği dikkatle izlemekte olduğunu bildirdi.

Gazete Kıbrıs Türk medyasında yer alan New York’tan BM yetkililerinin Ada’da görev yapan üst düzeyli bir BM yetkilisi eşliğinde iki kez kapalı Maraş’ı ziyaret ettiği haberini iktibas etti.

Gazete Rum yönetiminden bir kaynağın bu gazeteye; Rum yönetiminin BM yetkililerinin geçen şubat ayında kapalı Maraş’a gerçekleştirdikleri ziyaretten haberdar olduğunu ancak ikinci ziyaretlerinden haberi olmadığını söylediğini yazdı.

Gazeteye göre aynı kaynak bu ziyaretlerin, daha önceki zamanlarda kamuoyuna yansıyan; Maraş konusunda Türk hareketlerine ilişkin senaryolarla bağlantılı olma ihtimalini göz ardı etmedi.

RUM YÖNETİMİNE GÖRE DÖRTLÜ KONFERANS FİKRİNİN ARKASINDA İNGİLİZLER VAR

Fileleftheros Rum yönetiminin, Sözcü Stefanos Stefanu aracılığıyla, Kıbrıs sorununda dörtlü konferans düzenlenmesi maharetinin arkasında İngiltere’nin bulunduğu görüşünü açıkladığını bildirdi.

Haberi “Lefkoşa: Dörtlü Konferans Konusunda İngiliz Maharetleri... İngilizler Güvenlik Konseyi’nden Cevaplarını Aldılar” başlığıyla yansıtan gazete bir gazetecinin Kıbrıs sorununda dörtlü konferans düzenlenmesi fikrinin BM’deki İngiliz daimi temsilciye ait olduğu değerlendirmesi üzerine Stefanu’nun “İngiliz diplomat Güvenlik Konseyi’nin diğer üyelerinden cevabını aldı” dediğini yazdı.

Habere göre Stefanu İngiliz daimi temsilcinin, konunun görüşülmesi sırasında Güvenlik Konseyi daimi olan olmayan diğer üyelerinin büyük çoğunluğundan cevabını aldığını söyledi ve “Kıbrıs Cumhuriyeti gerek Kıbrıs sorununun çözüm prosedürünü saptırma maharetinde bulunanlar gerek Türkiye’ye koruma sağlayanlar nezdinde girişimlerde bulunuyor” dedi.

“Prosedür ne dörtlü veya beşli konferansı ne de Kıbrıs sorunuyla ilgili her şeyin görüşüleceği başka bir konferansı öngörmez” diyerek Rum tezini tekrarlayan Stefanu bunların, malum uluslar arası çevrelerin koruması ile Türkiye tarafından uygulanan maharetler olduğunu” ileri sürdü.

Stefanu “Kıbrıs Cumhuriyeti’nin gerek Kıbrıs sorununun çözüm prosedürünü saptırma maharetlerinde bulunanlar gerek Türkiye’ye koruma sağlayanlar nezdinde girişimlerde bulunduğunu söylemek isterim” ifadesini kullandı.