Rum Dışişleri Bakanı Erato Kozaku Markulli Türkiye ve KKTC devletlerinin KKTC’de, Sınırüstü köyü bölgesinde ileri götürmeye hazırlandığı hidrokarbon aramalarını “İçeriksiz ve Ankara’nın etki yaratma oyunu” olarak niteledi.
Simerini “Hidrokarbonlarla Etki Yaratma Oyunu... Türklerin Sighari (Sınırüstü) Köyündeki Sondajı 24 Nisan’dan Sonra” başlığıyla yansıttığı haberinde Markulli’nin Türkiye için “denizde araştırma yapma konusunda teknolojik bilgiden yoksun” ifadesini kullandığını da yazdı.
Habere göre Markulli Sigma TV’nin bir programında yaptığı açıklamada, KKTC’deki sondaj çalışmalarını üstlenen Türk Petrolleri Anonim Şirketi’nin (TPAO) denizde sondaj konusunda ne teknolojik bilgiye, ne de gerekli imkâna sahip olduğu görüşünü belirtti.
TPAO’nun böyle bir harekette bulunabilmesi için yabancı şirketlerle anlaşma yapması gerektiğini söyleyen Markulli, hiçbir yabancı ülkenin veya şirketin sözde Rum “münhasır ekonomik bölgesi” içerisinde araştırma sondajı yapmayacağını, çünkü böyle bir hareketin “yasadışı olacağını” savundu.
Markulli “Türkiye’nin yapabileceği tek hareket hem etki yaratma oyununu kazanmak, hem de Türkiye ve sahte devletteki kamuoyunun duygularını tatmin etmek için karada bir sondaj yapmaktır” ifadesini kullandı.
Gazete Rum Meclis Başkanı Yannakis Omiru’nun da Türkiye’nin Sınırüstü köyünde hidrokarbon saptamak için başlatmaya hazırlandığı arama çalışmalarının “Türk askerinin yeni bir gayrı meşruluğu olduğunu” ve bunun bütün uluslararası örgütlere şikâyet edilmesi gerektiğini söylediğini yazdı.
Habere göre “Bu, Kıbrıs devletinin egemenlik haklarının, Güvenlik Konseyi kararlarının ve Avrupa organlarının kararlarının çirkin bir ihlalidir” iddiasında bulunan Omiru “Zannederim Türkiye’nin Kıbrıs’taki niyetleri bir kez daha ortaya çıkıyor. Bu Kıbrıs Cumhuriyeti’nin egemenlik haklarını gasp etme hareketi değil de nedir? Bu bir saldırı hareketidir” da dedi.
Gazete Eklologlar ve Çevreciler Hareketi’nin de Sınırüstü köyünde petrol arama sondajının başlayacak olmasını “kınadığı” bir açıklama yaptığını yazdı.
Habere göre Hareket Genel Sekreteri Yoanna Panayotu, bunun Güney Kıbrıs’ın AB dönem başkanlığını devralmaya hazırlandığı bir dönemde Türkiye’nin bölgede “gerginlik yaratma çabası çerçevesinde yasadışı bir hareket olduğunu” ileri sürdü. Panayotu, Ekologlar ve Çevreciler Hareketi olarak Türkiye’nin bu hareketini, Avrupa Yeşiller Partisi’ne götüreceklerini ve sondaj yapılması planlanan bölgenin istisnai bir çevre niteliğinde olduğu ve Natura planı çerçevesinde koruma olduğunu söyleyeceklerini açıkladı.
Alithia “Dışişleri Bakanı’nın Açıklaması... İşgal Bölgelerindeki Türk Sondajı ‘Maytaptır’” başlığını kullanırken, Politis haberini “Sondajlar 24 Nisan’dan Sonra Başlıyor” başlığıyla okurlarına aktardı.