İSRAİL MEDYASININ NETANYAHU’NUN ÜS TALEP EDECEĞİ HABERİNİ RUM ASKERİ KAYNAKLAR DOĞRULADI
GÜNEY KIBRIS İSRAİL’LE SAVUNMA EKSENİ OLUŞTURMA ÇABASI İNTİBASI VERMEKTEN ÇEKİNİYOR
İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu’nun Güney Kıbrıs ziyareti sırasında Rum Yönetiminden, İsrail savaş uçaklarının Baf’taki “Andreas Papandreu Hava Üssü”nü kullanmasına izin isteyeceği haber veriliyor.
Alithia “Netanyahu Kıbrıs’a Üs İstiyor... İsrail Gazeteleri İsrail Başbakanı’nın Kıbrıs’tan Savaş Uçaklarının Konup-Kalkması Talebinde Bulunacağını Söylüyor, Lefkoşa Temkinli” başlıklı haberinde İsrail medyasına dayanarak, Netanyahu’nun Rum Yönetiminden savaş uçaklarının daimi konuşlanmasını mı yoksa sadece lojistik destek üssü mü talep edeceğinin bilinmediğini yazdı.
Gazete Rum Yönetiminin İsrail’in bu talebinden haberdar olduğunu ancak niyetleri konusunda ser verip sır vermediğini belirtti.
Habere göre Hristofyas hükümeti İsrail’le işbirliğini yükseltmeyi hararetle istiyor ancak hem bu işbirliğinin derinliği konusunda ciddi çekinceleri, hem de İsrail’le askerî nitelikli bir işbirliğinin faydası konusunda da ciddi kuşkuları var.
İsrail, savaş uçaklarının Güney Kıbrıs’ta konuşlanması talebini; Noble Energy şirketinden de gelen; kendi doğalgazını boru hattı ile Kıbrıs’ta yapılacak sıvılaştırma kara terminaline iletme önerisiyle birleştiriyor. Böyle bir anlaşma imzalanması durumunda bu yapıların güvenliğini İsrail silahlı kuvvetleri garanti edecek. Bu öneri; iki ülkenin (Güney Kıbrıs-İsrail) bugüne kadar imzaladığı bütün anlaşmalara ulaşacak kadar ileri gidiyor.
DAHA ÖNCE İMZALANAN ANLAŞMALAR
Rum Dışişleri Bakanı Erato Kozaku Markulli, İsrailli mevkidaşıyla birlikte, Rum Uçuş Kontrol Bölgesi (FIR) içerisinde arama-kurtarma konusunda bir anlaşma hazırladı. Rum Savunma Bakanı Dimitris İliadis ve İsrailli dengi Ehud Barak kısa süre önce savunma nitelikli ve bilgi teatisi ile ilgili iki anlaşma imzaladı.
Benjamin Netanyahu’nun Güney’e geliyor olmasının İsrail kanadının bu anlaşmaların icrasına verdiği önemi gösterdiğine işaret ediliyor. Netanyahu’nun Güney Kıbrıs ziyareti sırasında ileri götüreceği anlaşmalar paketi ile İsrail; yıllardır yaşadığı stratejik ikilemlerini Güney Kıbrıs’la tamamen çözmek istiyor.
İsrail’in ikilemlerinden biri; kendi münhasır ekonomik bölgesinden çıkardığı doğalgazının dağıtımı ile ilgili. Komşu olduğu ülkeler ve bunlarla ilişkileri dikkate alındığında Kıbrıs İsrail için önemli bir çıkış noktası.
Gazete İsrail’in ikinci büyük sorununun stratejik derinlik konusu olduğunu belirterek Hava Kuvvetleri başta olmak üzere, büyük askeri gücüne karşın İsrail’in, bu gücünü değerlendirme alanına sahip olmadığına; bu nedenle her zaman Akdeniz’e, kontrol ettiği veya Güney Kıbrıs’ın ‘kontrolünde’ çıkış yolları aramakta olduğuna dikkat çekti.
GÜNEY KIBRIS İSRAİL’LE SAVUNMA EKSENİ OLUŞTURMA ÇABASI İNTİBASI VERMEKTEN ÇEKİNİYOR
Haberde, bütün bunların Güney Kıbrıs için sorunun bir parçası olduğuna işaret edildi, şunlar aktarıldı:
“Hükümet İsrail’le doğalgaz ve doğalgazın taşınması konusunda işbirliği yapmaya hazırdır. Ancak İsrail’le savunma ekseni oluşturma çabası şeklinde yorumlanabilecek herhangi bir anlaşma yapmakta çekincelidir. Kıbrıs’taki bir İsrail hava üssü de bu intibayı kolayca yaratabilir.
Hükümet Sözcüsü Stefanos Stefanu İsrail medyasında yer alan haberlerle ilgili sorulara karşılık; hiçbir doğrulamada bulunamayacağını belirterek ‘Bu tür meseleler gizlidir’ dedi.”
ASKERİ KAYNAKLAR DOĞRULADI
Haberine “Andreas Papandreu Hava Üssüne İsrail İlgisi” başlığını atan Simerini ise, askeri bir kaynağın; İsrail’in Baf’taki “Andreas Papandreu Hava Üssü”ne ilgisini doğruladığına dikkat çekti.
Gazete, aynı kaynağın, İsraillilerin ilgisinin yoğun olduğunu, çok yakında gelişmeler beklendiğini belirttiğine işaret etti.
İsraillilerin, Baf üssünü, Doğu Akdeniz’deki hidrokarbon yataklarını korumak maksadıyla kullanmak istediklerine işaret eden gazete, Jerusalem Post isimli gazetenin, İsrail Başbakanı Netanyahu’nun bu konuyu 16 Şubat’taki Güney Kıbrıs ziyareti sırasında gündeme getireceğini haber verdiğini yazdı.
Habere göre Rum Savunma Bakanlığı ise; İsrail’in şu ana kadar Rum Yönetimine hiçbir resmi öneride bulunmadığını açıkladı.