Rum Yönetimi’nin, MS Chariot isimli silah yüklü Rus gemisinin, AB tarafından silah ambargosu uygulanan Suriye’ye gidişine izin vermesi konusundaki tartışmalar sürüyor.
Rum gazetelerinden Fileleftheros, “Lefkoşa’nın Yeşiller Tarafından Çivilenmesi” başlıklı haberinde, Avrupalı Yeşiller grubunun, AB Dışişleri Yüksek Temsilcisi Catherine Ashton’a gönderdikleri mektupla “Kıbrıs Cumhuriyeti aleyhinde araştırma yapılmasını ve AB’nin Suriye’ye uyguladığı silah ambargosunun kırılmasıyla ilgili olarak Rum tarafına sorumluluklar yüklenmesini istediklerini” yazdı.
Avrupalı Yeşillerin mektubunu ele geçirdiğini yazan gazete, Yeşiller grubunun mektupta, “Kıbrıs makamlarının, Esad’a 59 tondan fazla silah taşıyan MS Chariot isimli Rus gemisinin limana demirlemesine ve yakıt ikmali yapmasına izin verdiğini belirttiklerini” kaydetti.
Gazete mektupta “Lefkoşa’nın gemiyi tutuklamadığı gibi, gemiyi tam anlamıyla kontrol etmediğinin ifade edildiğini” de belirtti.
Yeşillerin, o dönemin Maliye Bakanı Kikis Kazamias’ın “geminin Suriye’ye yönelik tehlikeli bir yük taşımakta olduğuna” dair açıklamalarına gönderme yaptıklarını yazan gazete, Yeşillerin “Kıbrıs makamlarının Rus şirketinden, geminin rotasını değiştireceği ve Türkiye’ye yöneleceği hususunda sadece sözlü güvenceler aldıklarını” savunduklarını da ekledi.
Mektubun Catherine Ashton’a, dün gerçekleştirilen Avrupa Parlamentosu (AP) Genel Kurul toplantısı sırasında, Yeşillerin temsilcisi Katharina Brantner tarafından verildiğini yazan gazete, Brantner’in Ashton’a üzerinde “Esad İçin Silah’a Hayır. Kıbrıs ve Almanya Avrupa Silah Ambargosuna Saygı Duyulmasını Sağlasınlar” yazılı olan bir afiş takdim ettiğini de ekledi.
Gazeteye göre AP Genel Kurulu’nda konuşan Brantner, Ashton’u, Rum hükümetinin konuyla ilgili tavrını araştırmaya davet etti ve Rum tarafının Suriye konusundaki siyasi tavrının, Rum tarafının kısa zaman önce Rusya’dan aldığı ekonomik yardımla alakasız olmadığını savundu.
AB Dışişleri Yüksek Temsilcisi Catherine Ashton’un ise, Rum hükümetini eleştirmekten kaçındığını yazan gazete, Ashton’un Brantner’in tekdim ettiği mektubu ve afişi aldığını ve sadece “konuyu araştırmakta olan Kıbrıs makamlarıyla işbirliği içerisinde olduğunu söylemekle yetindiğini” kaydetti.
“AP’DE SAVAŞ VE TEPKİLER”
Gazete yukarıdaki ara başlıkla yayımladığı haberinde ise, Yeşillerin mektubunun, “afişin ve gemi konusunda Rum tarafına her cepheden saldırılmasının, şiddetli tepkilere neden olduğunu” yazdı.
AKEL’in AP’deki milletvekillerinden Takis Hacıgeorgiyu, Rum hükümetinin MS Chariot gemi firması karşısında yasal bir işlem başlattığını söyledi.
Hacıgeorgiyu, Türkiye’nin devam eden vetosu yüzünden, Rum tarafının “Wassenaar Düzenlemesi (Antlaşması)” üyesi olmadığını da belirtti ve bu durumun, Rum tarafını, taşınmakta olan silahlarla ilgili gerekli bilgilere sahip olma olanağından mahrum bıraktığını ekledi.
Politis ise “Chariot İçin Baskı Yapıyorlar” başlıklı haberinde, MS Chariot gemisiyle ilgili meselenin AP Genel Kurulu toplantısında gündeme geldiğini yazdı ve devamla Rum Ana Muhalefet DİSİ partisinin AP’deki milletvekillerinden Yannakis Kasulidis’in ofisinden yapılan açıklamaya yer verdi.
Gazeteye göre Kasulidis, Rum tarafının Chariot gemisi konusunda tek taraflı olarak suçlanamayacağını söyledi.
Habere göre Kasulidis, AB Dışişleri Yüksek Temsilcisi Catherine Ashton’un “olayı tam anlamıyla kendilerine anlatması ve Rum tarafına sorumluluk yüklemesi durumunda, ülkesinin hükümetini kınayan ilk kişi olacağını” söyledi.
Kasulidis daha sonra yaptığı açıklamada ise, konuyla ilgili müdahalesinin Rum tarafını rezil olmaktan korumak amacına yönelik olduğunu dile getirdi.
Kasulidis, bunun hükümetin konuyla ilgili icraatlarını onayladığı anlamına gelmediğini de savundu.
Alithia ise “Chariot Hala Daha Kıbrıs’ı Rencide Ediyor” başlıklı haberinde, Avrupa’daki bazı kişilerin, Rum hükümetinin Chariot isimli gemiyle ilgili icraatlarını unutmadıklarını yazdı.
Gazete, konunun geçen ay Avrupa Parlamentosu’nda üç kez gündeme geldiğini ekledi.