Levent Özadam - Mesaj Kutusu

[email protected]

Başbakan Sucuoğlu, hükümet senaryoları konusunda ‘dedikodu’ diyor…

Haklı tabi ki!

Bizim memlekette her şey dedikodu ile başlıyor sonra gerçek oluyor…

Ülkenin özünde bu var!

Hoş hükümet konusunda çok da kayda değer bir dedikodu konusu yok…

Ancak yeni hükümet konusunda tek bir gerçek var!

O da UBP-DP’nin olmayacağı…

Sucuoğlu dün sabahki görüşmemizde bunu resmen teyit etti!

Ve açıklım getirdi:

Ya 30 ya da 42, diye!

Türkçesi şu;

Ya UBP-DP-HP hükümeti…

Ya da UBP-CTP hükümeti ki 42 vekile sahip olan güçlü bir hükümet olacak!

Bize göre de asıl olması gereken böyle…

İmkanı var mı?

Onu bilemeyiz de olması gereken de budur…

Yurt sevgisi bunu gerektirir!

Elini taşın altına koymak da böyle bir şey olsa gerek…

Yamalı bohça hükümeti yerine 5 yıllık bir istikrar hükümeti!

Menfaatçiler dışında iş dünyası da sessiz çoğunlukta bunu istiyor…

Ankara buna sorun çıkarır mı?

Başbakan bunu oraya pek ala ki anlatabilir…

Türkiye bizim kendi ayaklarımız üzerinde durmamızı istemiyor mu?

Alın işte size fırsat…

Tabi ki belli kesim CTP’nin hükümet içinde olmasını içine sindiremeyip yeri göğü inletecek ama…

Üzerine bir bardak soğuk su içsinler artık!

UBP de bu ülkenin partisidir CTP de…

Beğenmeyen ayrı yatsın!

CTP bu seçimlerden en fazla karlı çıkmıştır…

Başarısı elbette küçümsenemez!

Ama UBP’nin başarısı da tartışılamaz…

Zira bazı CTP’ler ülkede tüm seçmen sayısına göre UBP’nin başarısını bizzat küçümseme gaylesi iye gölgelemeye çalışıyor!

200 Bin seçmene göre UBP sadece yüzde 20 oy almış…

İyi de bu ülkede 200 bin seçmen yok ki!

Bunu bilmeyen mi var…

Peki niye sadece UBP’yi örnek gösteriyorlar!

Ortada doğru orantı var…

Eğer böyle hesap yapılacaksa CTP’nin de diğer partilerin de aldığı oy sayısı doğru orantılı düşecektir!

Yok ortalığı bulandırmak istiyorsanız siz de haklısınız…

Ya da başka planlarınız var!

Oysa dönem toplum olarak elini taşın altına koyma zamanıdır…

Ülke sevdalısı olmak da bunu gerektirir!

YDP’de şu sıralar üçüncü dalga yaşanıyor…

İlki Bertan Zaroğlu vakasıydı!

YDP’den ayrılıp kendi partisini kuran Zaroğlu partiyi kapatıp UBP’den aday oldu ve kaybetti…

Bu arada YDP’de sıralama skandalı yaşandı!

Erhan Arıklı parti içi demokrasiyi katledip benim dediğim dediktir deyip partinin en iyi isimlerinin adaylıktan çekilmesine neden oldu…

Arıklı’ya küsenler güç birliği yapıp kendisine zarar vermek için karma oy kullandılar ve başarılı da oldular!

YDP beklenenin çok altında oy alarak sadece 2 vekil çıkardı, hükümete girme şansını da kaybetti…

Tabi ki bunda Arıklı’nın UBP kurultayında söyledikleri de etken oldu!

Üçüncü dalgada da Erhan Arıklı partide sözde temizlik diyerek yönetimde bir takım görevden almalar gerçekleştirdiklerini açıkladı…

Biraz da şark kurnazlığı yaptı!

Zira görevden aldığını söylediği bir çok isim daha önce kendisi görevlerinden istifa ettiklerini söylediler, bunlardan bazılarının istifa mektubu elimizdedir…

Arıklı’dan şikayet edenlerin ortak noktaları da kendisinin tek adamlığa oynadığını ifade ediyorlar…

Bir çok konuda tüzükleri ayaklar altına aldığını iddia ediyorlar!

Sonuçta Arıklı bu süreçte ben bilirim ben yaparım mantığını yürütmüştür…

Her bir yanlışı da partisini daha fazla küçültmüştür!

Daha iki ay önce Sucuoğlu için, o eğer UBP genel başkanı olursa hükümetten çekilirim diyen Arıklı, şimdi yeni koalisyonda istenirse yer alırız diyerek siyasette bir darbe daha alarak kamuoyunun gözünde küçüldükçe küçülmüştür…

MESAJ KUTUSU

Sayın Koral ÇAĞMAN, İskele Yaşıl bakım Evi’nde yaşanan rezalet konusunda Türkiye basını dahil ortalık kalktı oturdu ama ilgili bakan olarak sizden tek kelimelik bir açıklama yapılmadı. En azından görevinizi layıkıyla yapmadığınızdan ötürü bir özür mesajı yayınlayabilirdiniz giderayak!

Sayın Ahmet NOYAN, İskele’de Ocak ayının ilk gününden itibaren sit alanı üçüncü bölgede bir kazıdan şikayetler gelmeye başladı. Kamuoyunun doğru bilgilenmesi açısından detaylı bir açık yaparsanız yanlış değerlenmelerin de önüne geçeceksiniz.

Sayın Türel ÖKSÜZOĞLU, Girne’de eğer 8 tercih oyu daha alsaydınız şimdi seçilmişler listesinde siz de olup bugün mazbatanızı alacaktınız. Yine de büyük bir başarının altına imza attınız bir dahaki seçimlerde şansınız bir hayli fazla…

Sayın Aytaç ÇALUDA, genel seçimlerde Lefke’de değil de Lefkoşa’nın villalar semtinde ikamet etmeniz kaybetmenizde büyük rol oynadı. Rakipler seçim gezilerinde en fazla bu konuyu gündeme getirdiler, haberiniz olsun istedik!

Sayın Nazım CED, İskele’de üçüncü bölge sit alanında inşaat izni verdiğiniz yönünde şikayetler gelmeye başladı. Eğer özel bir torpil konusu yoksa konuya açıklama getirmenizi bekliyoruz…

Sayın Ali KORUK, YDP’ye büyük hizmetleri geçen hatta 85 sayfalık seçim bildirgesini hazırlayan birisi olarak görevinizden alınmanız camiada büyük hoşnutsuzluk yarattı. Bu arada yeni bir oluşum için kolları sıvadığınız da konuşuluyor, hayırlara vesile olsun…

Sayın Mehmet ÇILDIR, genel seçimlerde beklediğiniz başarıyı elde edememenizde en fazla halk ve basında iletişim eksikliğinizin neden olduğu belirtiliyor. Fazlasıyla para harcadınız ama demek ki doğru yerlere harcamamışsınız değil mi?

Sayın Sibel SİBER, seçimlerin hemen ardından yine bir oluşumdan bahsedilmeye başladı ve doğal olarak da bu konuda sizin adınız anılıyor. Demek ki siyasette bir boşluk var ve bunun sizin tarafından doldurulacağınız düşünülüyor.

Sayın Mücahit KAYA, seçimlerden sonra teşekkür ziyaretlerine devam ederken bu arada G.Mağusa Belediyesindeki görevinizi de bırakma kararı alıp kendi işinizi kuracağınızı duyduk. Hayırlı ve uğurlu olsun, yeni hayatınızda başarılar dileriz…

Sayın Orçun KAMALI, yerel seçimlerde Girne Belediyesi başkan adaylığı için nabız yokladığınız ve yoğun bir çalışma içine girdiğiniz gözleniyormuş. Zaman ve zemin yerindeyse elbette en azından şansınızı deneyebilirsiniz, hayırlı olsun…