Uzmanlar, sindirim sistemini düzenleyici ve bağışıklık sistemini destekleyici özelliği bulunan kefirin ramazan ayında düzenli tüketilmesini tavsiye ediyor.
Lokman Hekim Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Beslenme ve Diyetetik Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Nevin Şanlıer, AA muhabirine yaptığı açıklamada, son yıllarda fermente besinlerin ve bunların oluşmasına yardımcı yararlı mikroorganizmaların insan sağlığını koruyucu etkilerinin ön plana çıktığını söyledi.
Tarihi yüzyıllar öncesinden Kafkaslara dayanan kefirin sağlığa pek çok yararının bulunduğuna işaret eden Şanlıer, "Kefir fermantasyonu sırasında oluşan pek çok bileşiğin antimikrobiyal etkileri vardır. Bu etki sayesinde, besinler veya çevre yoluyla alınan pek çok zararlı mikroorganizmanın vücudun çeşitli organlarına ve özellikle bağırsaklara yerleşmesi ve çeşitli hastalıklara neden olması engellenmektedir." dedi.
Ramazan ayında özellikle bağırsak sağlığının korunması için kefir tüketilmesinin daha sağlıklı oruç tutmayı destekleyeceğini vurgulayan Şanlıer, bu ürünü tüketmenin uzun süren açlıkla oluşan sıvı kaybının yerine konmasına, günlük kalsiyum ve iyi kalite proteinin alımının sağlanmasına ve bağışıklık sisteminin güçlendirilmesine katkı sağlayacağını bildirdi.
Kefir üzerine çalışmalar yapan Süleyman Demirel Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Gıda Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Zeynep Banu Seydim de süt ve süt ürünleri tüketiminin sağlıklı ve zinde bir ramazan ayı geçirilmesi bakımından önemli olduğunu dile getirdi. Seydim, şunları kaydetti:
"Kefirin düzenli tüketimi sağlıklı beslenme bakımından önemlidir. Glisemik indeksi düşük bir içecek olan kefirin iftarda ve sahurda tüketimini tavsiye ediyoruz. Kefirin, diğer şekerli, gazlı içecekler gibi kan şekerini yükseltici etkisi bulunmuyor. Bu nedenle pankreas hücrelerinden insülin salınımı normal düzeyde gerçekleşiyor. Kefir, hem kolay sindirilebilmesi hem de probiyotik kaynağı olarak sindirim sistemini düzenlemesi ve bağışıklık sistemini desteklemesi bakımından çeşitli hastalıklardan, vücut savunma sisteminin zayıf düşmesinden korur. Ramazan ayında öğün zamanlarının değişimi ve lifli gıdaların yetersiz tüketimiyle gelişebilen kabızlığı da probiyotik özelliğiyle engeller."
Seydim, sahurda tüketilen bir bardak kefirin hem içerdiği zengin bileşenlerle kişiyi tok tutacağını hem de uykuya geçişi kolaylaştıracağını söyledi.
TÜKETİMİ VE İHRACATI ARTIYOR
Ambalajlı Süt ve Süt Ürünleri Sanayicileri Derneği Genel Sekreteri Burhan Sakkaoğlu ise geleneksel ve sağlıklı lezzetlerden kefirin ambalaja girmesinin ve marketlerde satılmaya başlamasının bu ürünün tüketimini artırdığına dikkati çekerek, yenilikçi üreticilerin kefirin ekşimsi lezzetine alışık olmayan yetişkin ve çocuklar için meyve özleriyle tatlandırılmış ürünler geliştirdiğini anlattı.
Kefirin ihracattaki payının da hızla yükseldiğini vurgulayan Sakkaoğlu, geçen yıl 4 bin 264 ton kefir, yayık altı ve krema ihracatı gerçekleştirildiğini bildirdi. Kefir ihracatının değerinin de geçen yıl bir önceki yıla kıyasla yüzde 15,7'lik artışla 9 milyon 355 dolara ulaştığını ifade eden Sakkaoğlu, bu dönemde ihracatın yüzde 64'ünün Suudi Arabistan'a yapıldığını, bu ülkeyi yüzde 9 ile Birleşik Arap Emirliklerinin, yüzde 8 ile Katar'ın, yüzde 7 ile Kuveyt'in takip ettiğini söyledi.
Sakkaoğlu, yılın ilk 3 ayında ise bin 220 tonluk ihracat yapıldığını belirterek, üreticilerin yeni ihracat pazarı arayışında olduğunu kaydetti.