Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan, Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) yeni hizmet binası "KALE"nin açılış töreninde katılımcılara hitap etti.

İsmi değişse de bugünkü MİT'in yaptığı görevleri yürüten bir veya birden fazla yapının daima bulunduğunu anlatan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Esasen Osmanlı'nın 18'inci yüzyıldan itibaren gerilemeye başlamasında istihbarat zafiyetinin de önemli payı vardır. Son döneminde istihbarata yeniden önem verilmeye başlanmışsa da maalesef kötü gidişin önü kesilememiştir. Sultan Abdülhamid Han'ın bu konuya verdiği ehemmiyet ve elde ettiği başarılar özellikle kayda değerdir. 1. Dünya Savaşı yıllarından İstiklal Harbimize kadar Osmanlı'nın son dönemlerinde yürüttüğü tarihi mücadelelerde 1913'te kurulan Teşkilatı Mahsusa mensuplarının çok büyük emeği ve katkısı vardır. Balkanlardan Kafkasya'ya, Orta Asya'dan Kuzey Afrika'ya kadar geniş bir alanda mücadele yürüten istihbaratçılarımızın gayretleri tarihin satır aralarında kalmış olsa da milletimizin gönlünde müstesna bir yere sahiptir. Teşkilatı Mahsusa'dan Milli Emniyet Hizmeti'ne ve oradan Milli İstihbarat Teşkilatımıza kadar uzanan Cumhuriyetin istihbarat kurumları ve gelenekleri büyük ölçüde bu dönemden yadigardır. Her ne kadar çok uzunca bir süre bilinçli olarak istihbarat teşkilatımız zayıf tutulmuşsa da şartlar ve ihtiyaçlar bu kurumu yeniden güçlendirmemizi gerektirmiştir."

"KENDİ OYUN PLANIMIZI GELİŞTİRMEYE VE HAYATA GEÇİRMEYE MECBURUZ"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, aynı şekilde Irak'ta yaşanan her hadisenin de doğrudan ve dolaylı olarak Türkiye'ye yansımaları olduğunu belirterek, "Doğu Akdeniz'de ülkemiz aleyhinde oluşturulan bölgesel ittifakların ve güç mücadelesinin sonucu yakın geleceğimiz için hayati öneme sahiptir. Bölgesel ve küresel güçlerin coğrafyamızdaki rekabetinin yol açtığı karmaşık ve değişken tablo karşısında elimiz kolumuz bağlı duramayız. Kendi oyun planımızı geliştirmeye ve hayata geçirmeye mecburuz." dedi.

Çatışma bölgelerinde de çok büyük hizmetler ifa eden teşkilatın adeta akıncı rolü oynayarak güvenlik güçleri sahaya inmeden önce zemini hazırladığını vurgulayan Erdoğan, "Özellikle Suriye krizinin başladığı ilk günden itibaren sahada aktif rol oynayan teşkilatımızın sınır ötesi harekatlarımızın başarıya ulaşmasında çok büyük emeği bulunuyor. Aynı şekilde şimdi de Libya'da üzerine düşen görevleri hakkıyla yerine getiriyor. Devletimizin ve milletimizin çıkarlarını sınır, mesafe, engel tanımaksızın her coğrafyada savunmaya devam edeceğinize yürekten inanıyorum." diye konuştu.

MİT'in uluslararası alanda hatırı sayılır, güçlü istihbarat kuruluşları arasında yer aldığını belirten Erdoğan, "Yurt dışı temaslarımda pek çok ülke tarafından Teşkilatımızın faaliyetlerinden sitayişle bahsedildiğini görüyorum. Sadece bilgi toplayan ve rapor eden bir kurum olmaktan öteye geçen Teşkilatımızın ürettiği bilgi, diplomasi masasında muhatapları karşısında kullanılan istihbarat ile diplomasiyi yakınlaştıran bir yere gelmiştir. Türkiye, Teşkilatımızın her alandaki başarılı çalışmaları sayesinde hiçbir ülkenin icazetine ve yardımına ihtiyaç duymadan dünyanın her yerinde, kendi çıkarları doğrultusunda hareket edebilme imkanına kavuşmuştur." ifadelerini kullandı.

Erdoğan, Teşkilatın başarılı çalışmalarını gördükçe her türlü desteği verdiklerini, mevzuatını güçlendirdiklerini, ihtiyaç duyduğu teknolojik donanımlar için gerekli bütçeyi ayırdıklarını, bunun yanı sıra operasyonel kapasitesini artırmak amacıyla İHA, SİHA, istihbarat gemisi ve istihbarat uçağı gibi donanımları MİT'e kazandırdıklarını kaydetti.

"İSTİHBARAT DAĞINIKLIĞI ORTADAN KALKMIŞ OLACAK"

Veri analizinin kritik bir başka mesele olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti:

"Özellikte teröristlerin ve casusların tespitinde büyük verinin analiz edilmesi, profilleme çalışmalarına ihtiyaç duyuluyor. İstihbarat toplamada hukuki olarak tek yetkili merci durumundaki Milli İstihbarat Teşkilatımızın, veri analizi için ihtiyaç duyduğu tüm kaynaklara ulaşabilmesi milli güvenliğimizin bir gereğidir. Bunun için de devlete ait verilerin tek yerde toplanmasını sağlamak durumundayız. Milli İstihbarat Teşkilatımız bu şekilde topladığı ve analiz ettiği verileri Türk Silahlı Kuvvetleri, Dışişleri Bakanlığı ve Emniyet Genel Müdürlüğü gibi kurumlarımızla paylaşacaktır. Böylece istihbarat dağınıklığı ve koordinasyon sorunu da kendiliğinden ortadan kalkmış olacaktır.

Bunun önemini son yıllarda ard arda yaşadığımız krizlerde birçok kez müşahede ettik. En somut örnek olarak FETÖ'nün kurumlarımızdan temizlenmesiyle birlikte güvenlik alanındaki başarılarımız arka arkaya gelmeye başlamıştır. Güvenlik bürokrasimiz tek bir vücut halinde hareket ederek, ülkemize yönelik tehditlerle mücadele edebilme imkanına kavuşmuştur. Daha da önemlisi güvenlik kurumlarımız yeteneklerini, kapasitelerini hatta personellerini milli güvenlik ihtiyaçlarımız için paylaşılabilir bir noktaya eriştirmiştir. Bu tablo kurumlar arasında güvenin tesis edildiğine, devletin ve milletin çıkarlarını her şeyin üzerinde tutulduğuna işaret ediyor."

"MİLLİ İSTİHBARAT KOORDİNASYON KURULUNU OLUŞTURDUK"

Erdoğan, Milli Savunma, İçişleri ve Dışişleri bakanlıkları ile MİT'in başını çektiği güvenlik kurumları arasındaki koordinasyonun geliştirilmesinin iç ve dış güvenlik açısından gerekli olduğuna dikkati çekti.

Amaçlarının kurumlar arasındaki istihbarat iş birliğini, şahıslar üzerinden yürütülür olmaktan çıkartıp sağlıklı bir mekanizmaya kavuşturmak olduğunu kaydeden Erdoğan, "Bunun için önümüzdeki günlerde başkanlık edeceğimiz Milli İstihbarat Koordinasyon Kurulunu oluşturduk. İnşallah bu kurulumuzun faaliyete geçmesiyle koordinasyon meselesi tümüyle çözülmüş olacaktır." dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, sahip olduğu nitelikli insan gücü ve çalışma azmiyle MİT'in Türkiye'nin karşısındaki sorunların çözümü konusunda kendisinden beklenen katkıları vermeye devam edeceğine inandığını ifade ederek, şunları kaydetti:

"Milli İstihbarat Teşkilatımızın isimsiz kahramanları gerektiğinde 'Derviş' ve gerektiğinde 'Akıncı' misali herhangi bir karşılık beklemeksizin görevlerini yerine getirmeyi sürdüreceklerdir. Bugün aynı zamanda 93'üncü kuruluş yıl dönümünü kutladığımız Milli İstihbarat Teşkilatımız inşallah daha büyük başarılara burada imza atacaktır. Açılışını yaptığımız hizmet binasının Teşkilatımıza layık bir eser olduğunu ümit ediyorum. Teşkilat Başkanımızın 'KALE' olarak isimlendirdiği bu yeni karargahın özellikle de adına yakışır şekilde devletimizin ve milletimizin koruyucu kalelerinden biri olarak hizmet vereceğinden şüphe duymuyorum. Yeni hizmet binamızın bir kez daha hayırlı olmasını diliyorum."