Her ailenin kendine göre bir tatil planı vardır. Hayalleri de tatile etken tercihler arasındadır. Hatta çoğumuz bayram, yaz gelmeden tatil planları yapmışızdır.Tatil için çoğu kişi ülkemizi değil genellikle yurtdışını tercih ederler. Oysa ülkemiz Akdenizin en güzel bir adası ve gezilecek görülecek o kadar  tarihi ve kültürünü aksettirdiği yeri olmuş olmasına rağmen keşfedemediğimiz bir çok yerini eminim çoğumuzun  ülkemizde görmediği, bilmediği yerlerlerdendir. Sahip olduğumuz deniz dünyadaki denizlerin en güzellerinden biridir, buna rağmen biz yurt dışında sahil kenarı tatil yapmayı nedense  tercih edenleriz.

Covid_19 salgınının ardından  yurtdışı  vaka sayısının olması, bulaş olması yurtdışı tatil planlarımızı iptal ettirdi. Uçağa veya gemiye binmek başlı başına bir risk oldu. Gideceğimiz  yerlerde de vakaların olması doğru karar verdiğimizin göstergesiydi. Peki ne yaptık? Ülkemizdeki mevcut tatil yerlerine rezervasyon yapmaya başladık. Özellikle Karpaz bölgesi tarafında ne kadar güzel tatil tesislerinin olduğunu öğrendik. Orada sadeliğin ve doğal güzelliklerin içinde huzuru bulduk. Doğayla içice olma fırsatı yakaladık. Ülkemizde her nerede tatil yapmışsak beğeni ve memnuniyetle döndük.

Keşke her zaman tatil önceliğimiz ülkemiz olsa ve yerli  yatırımcıları  da turistik tesislerine giderek desteklesek. Ama maalesef halk arasında her konuda olduğu gibi bir abartılı bir yarış vardır ve bu tatillerimize de yansımıştır. Sırf başkaları gitti diye başka ülkere gitmek, resim çekip sosyal medyada statü kazanmak için kredi çekip bir yıl boyunca taksit ödediğimiz tatillere gittik. Her resimde farklı bir kıyafet, farklı bir gözlük, farklı bir şapka taktık. Tabii ki resim çekilir, video çekilir fakat herşey dozunda, kararında güzeldir.

Belki bundan sonra tatil plânlarımızın önceliği Adamızda olur. Görmediğimiz, bilmediğimiz yerleri görüp, öğrenip sonra yurtdışı tatillerini düşünürüz.

Gelişen teknoloji bizi örf adet ve değer yargılarımızdan uzaklaştırdı. Belki yaşadığımız bu salgın bize kaybettigimiz bu değerleri geri kazanmamızı sağlar. Eskiden olduğu gibi birbirimizi destekleriz. Birlikten kuvvet doğduğunu unutmayın. Bayramların tatil değil eskisi gibi aile ile, sevdiklerinizle, büyüklerimizle geçen zaman olduğunu hatırlarız.

Unutmayın sade olan herşey en güzeldir. Sevginin dahi ifadesinin sade ve sakin olanı samimiyetin göstergesidir, abartılı sevginin gerçekden uzak olduğu bir dünyada yaşıyorsak unutmamamız gereken arkadaşlıkların uzun süresidir. Zaman geçtikçe sevginin güvene dönüşümüdür, güvenin ise saygıda kusur olmadığını bilmek aidiyet duygusunun sürdürülebilir olmasıdır. O halde tatil mi ? diyorsanız tercihiniz öncelikle ülkemiz olsun...