Tarihi şike davası başlıyor

F.Bahçe Başkanı Aziz Yıldırım’ın da aralarında bulunduğu 23’ü tutuklu 93 sanık hakkında 9 ay ile 115 yıl arasında değişen hapis cezaları istemiyle açılan futbolda şike davası, bugün Silivri Ceza İnfaz Yerleşkesi’nde start alıyor.

VE büyük gün geldi çattı.. 3 Temmuz’da başlayan futbolda şike süreci, yargının ellerine kendisini bırakıyor.. Yani herkes susacak, bundan sonra kanunlar konuşacak. F.Bahçe Başkanı Aziz Yıldırım’ın da aralarında bulunduğu 23’ü tutuklu 93 sanık hakkında 9 ay ile 115 yıl arasında değişen hapis istemiyle açılan futbolda şike davası, bugün saat 09.00’da Silivri’de start alıyor.

SİLİVRİ Ceza İnfaz Kurumları Yerleşkesi’ndeki duruşma salonunda başlanacak olan duruşma için salonu karşısında bulunan alana yaklaşık bin kişilik çadır kuruluyor. Medyanın, taraftarlarla birlikte bu alanda olması beklenirken, bu sıcak teması önlemek için taraftarlar ile gazeteciler için ayrılan alan arasına demir bariyerler konuldu.

ÖTE yandan, davaya bakan İstanbul 16. Ağır Ceza Mahkemesi Heyeti Başkanı Mehmet Ekinci’nin de dün sabah duruşma salonuna gelerek, incelemelerde bulundu.

ŞİMDİ ONLAR SUSACAK!

“Davanın şikayetçisi olduğunu yani taraf olduğunu bağıranlar, 8 aydır TV’lerde ağızlarından salyalar saçarak F.Bahçe’ye küfür ettiler.”

“Bizle uğraşanların bir kısmı kaçtı, kalanlar kovalanmayı beklemekte.. Hohlaya hohlaya buz dağlarını erittik ve ortalık çamurdan geçilmiyor.”

“Ve bilinmelidir ki, bize inananların haklılığı yakındır. Ve inanıyorum ki, hep birlikte güzel günler göreceğiz, güneşli günler.”

“Bizi bu mücadelemizde, bir an olsun yalnız bırakmayan Büyük F.Bahçe taraftarlarına, şükranlarımı sunuyorum. Onlar olduğu müddetçe, her türlü esarete hazır olduğumu kamuoyunun bilgisine sunarım.. “

-F.BAHÇE Başkanı Aziz Yıldırım, duruşma öncesi son açıklamasını dün yaptı ve süreci özetledi.. İsim vermeden birçok kişiye gönderme yapan Yıldırım’ın tarihi açıklamasını sizin için derledik: “F.Bahçe’nin haklılığına adanmış ömrümün beni getirdiği en son yer olan burada, huzurlarınızdayım. 3 Temmuz’dan bu yana yegane sevdamız F.Bahçe’ye ve bizlere yapılanlar, kamuoyunun malumudur. Ancak bu nasıl teselli kaynağıdır ki; F.Bahçe ile buluştuğum ilk gün Sevgililer Günü’dür.

-BU davanın şikayetçisi olduğunu yani yargılamada taraf olduğunu bağıranlar, 8 aydır hakkımızda televizyonda programlar yaptı. Ağızlarından salyalar saçarak F.Bahçe’ye küfür eden, bugüne kadar mektup dahi yazmamış ‘birileri’ Türkiye’nin en büyük köşe yazarları oldular. Bize saldırdılar.

‘ÖRGÜT’ SİTEMİ..

-KENDİLERİ için kanun çıkaranlar sadece F.Bahçeli, yani savcının deyimiyle ‘örgüt olmadıkları için’ cezaevinden çıktıklarında, zaten kendilerinin suçsuz olduklarını söylediler. Ve yasayı sizin için çıkardık diyen sporla ilgili bazı kişiler, utanmadan bizlerden gayri ahlaki taleplerde bulundular. Herkes gördü.

-BİZLE uğraşanların bir kısmı kaçtı, kalanlar ise kovalanmayı beklemekte.. Ve gördük ki bizler, hohlaya hohlaya buz dağlarını eritmişiz. Şimdi ortalık ‘çamurdan’ geçilmiyor. Gelinen noktada kamuoyunun huzurlarındayız. Şimdi susma sırası onlarda! Aslında mizacım bu kadar haksız, bu kadar kurguya dayalı bir linç kampanyasına cevap vermeye uygun değil. Ancak Türkiye Cumhuriyeti’nin, hiçbir yere bağımlı ve özel olmadığını düşündüğüm mahkemelerine inancım tam. Ancak Sokrates; ‘Kimseye hiçbir şey öğretemem, sadece onların düşünmelerini sağlarım’ demiş. Ben de aslında, sizlerin; yakın olmadığınız bir konuda sadece düşünmenizi sağlamaya çalışmaktan öte bir şey yapmayacağım.

-ÇÜNKÜ bizler, kuyunun derin olduğunu değil; ipin kısa olduğunu düşünenlerdeniz.. Sizlerden önemle beklentim; burada yapılan yargılamada, kişisel olarak hiçbir talebimin ya da çıkarımın olmadığını bilmenizdir.

-VE malesef birilerinin istediği gibi yargılananın aslında F.Bahçe olduğunu, benim de hala başkanı olarak huzurunuzda bulunduğumu unutmayınız.

-BİZİ bu mücadelemizde, bir an olsun yalnız bırakmayan Büyük F.Bahçe taraftarlarına, şükranlarımı sunuyorum. Onlar olduğu müddetçe, her türlü esarete hazır olduğumu kamuoyunun bilgisine sunarım.. Ve bilinmelidir ki, haklılığımıza inananların haklılığı yakındır. Ve inanıyorum ki, hep birlikte güzel günler göreceğiz, güneşli günler.”

‘Takımımızı darmadağın ettiler’

“TAKIMIMIZ darmadağın edildi. Kulübümüz basıldı. Her talebimiz, gerekçesiz reddedildi. Gün o gündü. F.Bahçe’ye, F.Bahçeli’ye hakaret etme, saldırma günüydü. Bizler sustuk. Hep bu ‘Cumhuriyet güneşinin’ tepede olmasını amaçladık. Ama gördük ki; bir yerde küçük insanların büyük gölgeleri varsa o yerde güneş batıyormuş.”

‘Mücadelemiz zulüm ve zalimledir’

-“ÖNCELİKLE bu yargılamayı takip ve buna tanıklık eden herkes bilmelidir ki; mücadelemiz zulüm ve zalimledir. Sekiz aydır sizlerin huzuruna çıkarılmayı beklemekteyiz. Bizlere reva görülen bu muamele, ne vatanını satanlara ne yetim hakkı yiyenlere ne de devlete ve halkına kurşun sıkanlara görülmedi.

-SUÇLANDIĞIMIZ asılsız iddialar, hiçbir bilgi ve belgeye dayanmadan, kişilik haklarımız hunharca katledilerek, yanlı ve yanlış her bilgi kamuoyuna servis edildi, sızdırıldı. Kamuoyu seyretti..”

Yıldırım, Veli Küçük’le aynı yerde

AZİZ Yıldırım’la birlikte 22 tutuklu sanık (Bir tek İbrahim İşçen tedavi olduğu için Metris’te kaldı) dün 13.45’te Metris’teki koğuşlarından çıkartılarak Silivri Cezaevi’ne getirildi. Araçlara ambulans ve jandarma ekipleri eşlik ederken, yoıun güvenlik önlemlerinin gözlerden kaçmadı. Bu arada sanıkların yerleştirildiği 1 Nolu Cezaevi’nde Doğu Perinçek ve Veli Küçük’ün de bulunduğu çok sayıda Ergenekon davası sanığı da bulunuyor.

Silivri’ye ‘sarı-lacivert’ hücum!

-F.BAHÇELİ taraftarlar, 14 Şubat Sevgililer Günü’nde şike davası kapsamında hakim karşısına çıkacak olan başkanları Aziz Yıldırım’a destek vermek için Silivri Yerleşkesi’nde hazırlıklara başladı. Taraftarlar tel örgülere ‘F.Bahçeme dokunma’, ‘Sana söz yine baharlar gelecek’, ‘Kırılsa da kanadımız, asiye çıksa da adımız, duyan duysun bilen bilen bilsin böyledir bizim sevdamız’ yazılı pankartlar astı.