Hristofyas ve Eroğlu, 6 ay önce kendilerine “Ya bu işi çözersiniz ya da artık biz yokuz” ültimatomu veren BM Genel Sekreteri Ban Ki Moon’a uzlaşma başlıklarını sundu. Uzlaşma planına göre Türkler, Rum çoğunluk tarafından çıkarılan yasaları “alarm zili” ile veto edebilecek

Kıbrıs’ta yıllardan beri “ha oldu, ha olacak” diye heyecanla beklenen birleşme ümide gerçek oluyor... Birlemiş Milletler Genel Sekreteri Ban Ki Moon’un Mart ayında yaptığı açıklama ile KKTC lideri Derviş Eroğlu ve Rum lider Dimitris Hristofyas’a, “Size 6 ay süre... Ekim ayında New York’ta karşıma uzlaşmış halde çıkın yoksa BM görüşmelerden desteğini çekecek” ültimatomu vermişti. İki lider o tarihten bu yana defalarca görüşerek “Birleşik Kıbrıs” için gereken adımları teker teker atmaya başladı. Karşılıklı tavizler verildi ve 3 ana başlıkta uzlaşma sağlandı. İki lider, önceki gün Ban Ki Moon’a uzlaşma noktalarını sunmak ve kalan pürüzler konusunda çözüm önerilerini bildirmek amacıyla New York’a uçtu. Long Island bölgesindeki Manhasset kasabasında BM Genel Sekreteri Ban Ki Moon ile düzenlenen 3’lü zirveden olumlu mesajlar çıktı. Moon’un Kıbrıs Özel Danışmanı Alexander Downer, “Görüşmeler olumlu, verimli ve azimli bir şekilde geçti. Bu kapsamda BM, görüşmelerin seyrinden memnun” dedi. 3 isim dün de gecenin geç saatlerine kadar bir uzlaşma planı üzerinde müzakere etmeyi sürdürdü. Kıbrıs Gazetesi’nden Reşat Akar’ın haberine göre üzerinde uzlaşmaya varılan noktalar şöyle:

TL Rum tarafında

-Üzerinde mutabakata varılan 3 başlık var: Ekonomi, İç Güvenlik ve Avrupa Birliği.

- Dışişleri Bakanlığı ve AB Bakanlığı iki toplum arasında paylaşılacak.

- Merkez Bankası Başkanlığı konusunda pürüz var. Başkan Türkler ile Rumlar arasından dönüşümlü olarak seçilecek ancak Rumlar Türk başkanın görev süresinin daha kısa olmasını istiyor.

- Birleşik Kıbrıs’ta geçerli para birimi Euro olacak. Ancak Türk lirası 1 yıl daha tedavülde kalmaya devam edecek. Bu süre içinde Rum tarafında da Türk lirası geçecek.

-İki “kurucu devlet” AB fonlarını kendi bölgeleri için kullanabilecekler.

-AB fonlarından ayrı olarak Birleşik Kıbrıs bütçesinden Kuzey’deki Türk bölgesinin refah seviyesinin Rumlar’ınkine ulaştırılması amacıyla 13 yıl süreyle yatırım yapılmasına karar verildi.

-Yeni Kıbrıs’ın iç güvenliğini sağlamak için iki farklı polis teşkilatı olacak. Bir Rum’un başkanlık edeceği federal polis ve bir Türk’ün başkanlık edeceği soruşturma otoritesi. Başkanın Türk olduğu kurumda yardımcısı Rum, Rum başkanın yardımcısı ise Türk olacak.

-Türk askeri çözüm ile birlikte adayı tamamen terk edecek. Ada tamamen askersizleştirileceği ve silahlardan arındırılacağı için, Rum kurucu devletinde polis sayısı 5 bin, Türk kurucu devletinde ise 3 bin 100 olacak.

Yargıda eşit temsil

-Yıllardan beri, AB normlarına hazırlanmayan çok sayıda sanayi tesisi ve küçük işletme, anlaşma sonrasında öngörülen 6 aylık sürede kendini yenileyemezse, kapısına kilit vuracak. Özellikle sanayi bölgeleri ve limanlar 6 ay içinde AB standartlarına getirilmezse kapatılacak...

-Avrupa Birliği karar mekanizmalarında federal devletin vereceği kararlar ortak komiteden geçecek. Dört kişilik komitede ikişer temsiliyet olacak. Özellikle Dışişleri ve AB Bakanı’nın ortak imzası aranacak. Birleşik Kıbrıs ’ın Brüksel ’de bulunacak Daimi Temsilcisi Rum, yardımcısı Türk olacak. İkisi de Büyükelçi seviyesinde olacak ve yetkiler eşitlenecek.

-Taraflar federal yargıda eşit şekilde temsil edilecek. Her seviyede eşit sayıda yargıç olacak. Tıkanma söz konusu olursa, yabancı yargıçlar heyetinden biri geçici olarak atanıp, gerekli kararları alacak. Kurucu devletlerin kendi mahkemeleri göreve devam edecek.

Belçika sistemi

-Yasama, Temsilciler Meclisi ve Senato ile iki aşamalı olarak gerçekleştirilecek. Mecliste nüfusa göre vekil dağılımı olacağından parlamentonun 4’te 3’ü Rum vekillerden oluşacak. Bir yasanın kabul edilmesi için sadece meclis onayı yetmeyecek, senatonun da “evet” demesi gerekecek. Senatoda ise iki taraf eşit oranda temsil edilecek.

-Mecliste Rum çoğunluğun, Türk toplumunun aleyhinde bir yasa geçirmeye çalıştığına kanaat getirilirse, “alarm zili” devreye sokulabilecek. Örneğin mecliste 100 vekil varsa, bunların 50’sinin “hayır” dediği yasa veto edilmiş sayılacak. Mecliste bu durumda bir zil çalacak ve Rum vekillerin kabul ettiği yasa tasarısı Türkler tarafından veto edilmiş olacak. Bu yöntem Belçika sistemi kopyalanarak hazırlandı ve zil figürü dışında Avrupa Birliği kurumlarında da “Qualified Majority” adıyla uygulanıyor.

Kuzeye yerleşen Rumlar, Türk senatörlere oy veremeyecek.

Kayıp mallar, mülkiyet ve toprak paylaşımı konusunda yaşanan zorlukların aşılması için BM Genel Sekreteri Ban Ki Moon’un başkanlığında bir uluslararası konferans toplanacak ve Kıbrıs’ın her iki bölümünde halkın referandumuna sunulacak olan nihai metin üzerinde uzlaşmaya varılacak