MARDİN Bağımsız Milletvekili ve Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Genel Başkanı Ahmet Türk hakkında, milletvekilliği düşürülmeden önce 2008 ve 2009 yıllarında yaptığı 7 ayrı konuşması nedeniyle yargılandığı davada, savcı 35 yıla kadar hapis cezası istedi. Mahkeme, Türk’ün yeniden milletvekili seçilmesi nedeniyle hakkındaki yargılamanın durdurulması talebini, ’yasama dokunulmazlığı’ kapsamında kalmadığı gerekçesiyle kabul etmedi.

Diyarbakır 6’ncı Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davaya sanık Ahmet Türk katılmazken, avukatı Fethi Gümüş hazır bulundu. Savcı, hazırladığı mütalaasında, Türk’ün 2006 ile 2009 yılında yaptığı 2 ayrı konuşmasında ’Terör örgütü propagandası yapmak’ suçundan 10 yıla kadar hapis istemiyle dava açıldığı hatırlattı. Mütalaada Ahmet Türk’ün dosya kapsamında terör örgütü propagandası yaptığına dair kesin delil elde edilmediğinden dolayı 2 ayrı dosyadan beraatını istendi.

Türk’ün Anayasa Mahkemesi’nce kapatılan DTP’nin Genel Başkanı ve Mardin Milletvekili olduğu 2008 yılında Diyarbakır’daki Nevruz konuşmasına dikkat çekilen mütalaada, "Bugün İmralı’da sayın Öcalan çok açık mesajlar geliyor ve diyor ki bu kan artık dursun, bu ülkenin barışa ihtiyacı var. CPT raporunda oradaki koşulların yaşanmayacak olmasına rağmen barış diyor. Barış için kardeşlik için oranın şartları düzelsin, bu bir insanı taleptir. Bu barışın kapısını aralayacak ilk adımı olarak değerlendirilmeli" dediği kaydedildi. Mütalaada, Ahmet Türk’ün Ekim 2008’de Diyarbakır ve Mardin’de yaptığı konuşmalar ile 2009 Diyarbakır Nevruz kutlaması ile 2009 Batman’daki konuşmalarında Öcalan’a özgür bırakılmasını istediğine yer verdi.

’ÖRGÜTLE HAREKET EDİYOR’ İDDİASI

Ahmet Türk’ün, PKK elebaşı Abdullah Öcalan’dan ’ Kürt halk önderi’ olarak bahsettiğinin vurgulandığı mütalaada, sanığın Öcalan’n görüşlerini sürekli gündemde tutarak, sempatizanları arasında benimsenmesi, kökleşmesi ve derinleşmesine yönelik örgütün söylemleri ve yönlendirmesi doğrultusunda hareket ettiği savunuldu. Sanığın konuşmalarında terör örgütü propagandası yaptığı gerekçesiyle, 5’er kez 25 yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılması istendi. Savcı, Türk’ün ayrıca ’Örgüte üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işlemek’ suçundan da 10 yıla kadar olmak üzere toplam 35 yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılmasını talep etti.

TÜRK’ÜN AVUKATINDAN ’YARGILAMA DURSUN’ TALEBİ

Mardin Bağımsız Milletvekili Ahmet Türk’ün avukatı Fethi Gümüş, müvekkilinin yaptığı konuşmaların örgüt propagandası suçu kapsamında kaldığını ileri sürdü. Gümüş, Türk’ün milletvekili seçildiğini bu nedenle, dava dosyasının Anayasa’nın 83’üncü maddesi kapsamında değerlendirilerek, yargılamanın durdurulmasını talep etti.

Mahkeme ise, Anayasa’nın 83’üncü ve 14’üncü maddeleri ile Yargıtay’ın içtihatlarına atıf yaparak, Türk hakkındaki suçların Terörle Mücadele Yasası kapsamında kaldığını bildirdi. Mahkeme Türk hakkında yargılamanın durdurulması yönündeki talebi şu gerekçelerle reddetti:

"Sanığın yeniden milletvekili seçilmiş olması, sanık hakkında seçimden önce soruşturmaya başlanmış ve hatta kamu davası açılmış olması göz önüne alındığında; söz konusu yargılamada sanığın Anayasa’nın 83’üncü maddesinde düzenlenen ’Yasama dokunulmazlığı’ kapsamında kalmadığı anlaşılmıştır. Anayasa’nın 83’üncü maddesi hükmü göz önüne alınarak, sanık hakkındaki kamu davasının durması yönündeki talebin reddine oy birliğiyle karar verilmiştir."