Tansiyonun kanın akışı sırasında damar duvarlarına yaptığı basınç olduğunu belirten Yoldaşcan, “Kan basıncı için normal değerler büyük tansiyonun 120, küçük tansiyonun ise 80 mmHg’nın altında olmasıdır” dedi.

Prof. Dr. Yoldaşcan, “Hipertansiyonda kan dolaşımı için damarlarımızda gerekli olan kan basıncının normalden fazladır ve erişkinlerde hekim tarafından yapılan standart ölçüm ile büyük tansiyonun 140 ve/veya küçük tansiyonun 90 mmHg’nin üstünde olması hipertansiyon olarak tanımlanır” ifadesini kullandı.

inme, koroner kalp krizi, kalp yetmezliği ve böbrek hastalığı dâhil olmak üzere birçok hastalık için önemli bir risk faktörü olduğuna dikkat çeken Yoldaşcan, bu nedenle hipertansiyonun önlenmesinin, kan basıncının kontrol edilmesinin önemli olduğunu vurguladı.

Prof. Dr. Yoldaşcan, hipertansiyon tedavisinin ömür boyu sürdüğünü belirterek hekim kontrolünde ve yönlendirmesinde yapılması gerektiğini de ifade etti.

Her sigara içiminden sonra 15-30 dakika süren ani kan basıncı yükselmesi olduğundan sigaradan uzak durmak gerektiğini de hatırlatan Yoldaşcan, vücut ağırlığının ise istenilen seviyede tutulması gerektiğini ve 1 kg zayıflamanın bile küçük ve büyük tansiyonlarda gözlenebilir bir düşme sağladığı aktardı.

Prof. Dr. Yoldaşcan, hipertansiyon hastalarında tuz alımının kısıtlandığı durumlarda kan basıncında önemli düzelmeler görüldüğünü kaydederek, “Tuz kısıtlaması mutlaka yapılmalıdır” dedi.

Hareketsiz yaşam süren kişilerde hipertansiyon gelişme riskinin düzenli fiziki aktive yapanlara oranla %20-50 daha fazla olduğunu açıklayan Yoldaşcan, tansiyonun korunabilir bir hastalık olduğunu yineledi.

Prof. Dr. Yoldaşcan, kilo kontrolü, fizik aktivite, sigaradan uzak durma ve tuz alımının sınırlandırılması ile tansiyon hastalığının görülme sıklığında önemli ölçüde azalma olacağını aktararak, hastalarının düzenli doktor kontrolünde olmalarının önemli olduğunu da dile getirdi.