Koca, AA muhabirine, güneş ışınlarının D vitamini üretimi için çok  gerekli ancak fazlasının zararlı olduğunu ifade etti.

Güneş ışınlarının akut etkilerinin yanı sıra uzun vadede oluşturduğu  kronik etkilerinin bulunduğunu kaydeden Koca, şöyle konuştu:

"Bildiğimiz güneş yanığı, güneş ışınlarının akut etkilerindendir hatta  bu ikinci derece yanığa kadar ulaşabiliyor. Vücutta su dolu kabarcıklar  oluşturuyor, bu istenen bir durum değildir. Çünkü özellikle çocukluk çağında  oluşan güneş yanıkları ileride benlerden kaynaklanan ve ölümcül olan 'malign  melanom' olarak adlandırılan deri kanseri riskini 7 ila 10 kat artırıyor. Uzun  vadede gençlik yıllarında aldığımız güneş ışınları var. Bu ışınların 20-30'lu  yaşlarda zararlı etkilerini çok sık göremiyoruz. 50'li, 60'lı yaşlara  geldiğimizde toplamda aldığımız güneş ışınları özellikle ultraviyole ışınları  (UVB ve UVA) derimizde ciddi hasarlar oluşturmaktadır. Vücudumuzda 'lentigo'  denilen yaşlılık lekeleri ve 'seboreik keratoz' denilen yağlı kahve renkli  lekeler oluşmaktadır. Bu 2 hastalık kansere dönüşmese de deri sağlığı açısından  olumlu bir durum değildir fakat uzun vadede UVB ışınlarına bağlı ölümcül olabilen  deri kanserleri de oluşabilmektedir. Özellikle gençlik yıllarında uzun süre güneş  ışınlarına maruz kalmış insanlarda risk çok fazladır."

Koca, yaz döneminde güneş ışınlarının geldiği saatlere dikkat edilmesi  gerektiğini vurgulayarak, "Karadeniz Bölgesi'nde yaşıyorsanız 11.00-15.00  saatleri arası mümkün mertebe güneş ışınlarından uzak duracağız. Bu durumu Ege ve  Akdeniz bölgelerine yansıtacak olursak sabah saat 10.00 ile öğleden sonra saat  16.00 arasında dikkat etmeleri gerekiyor çünkü bu dönemde güneş ışınları hem  yoğun hem daha dik geliyor." dedi.

"Güneşten koruyucuyu sürüp hemen dışarı çıkmayacağız"

Güneş koruyucuların önemine dikkati çeken Koca, "İnsanlar güneşe  çıkmadan en az 20 dakika önce güneşten koruyucuyu sürmeleri gerekiyor. Güneşten  koruyucu deriyle etkileşerek 20 dakika sonra etkinliğini gösteriyor." diye  konuştu.

Koca, koruyucuları her 3-4 saatte tekrar uygulanması gerektiğini dile  getirdi.

Akne (sivilce) olanların güneş ışınlarını yeterli ölçüde almasının  önemli olduğunu anlatan Koca, şöyle devam etti:

"Hafif bir güneşlenme sivilceye iyi gelirken, aşırı güneşlenme  sivilceyi arttırıyor. Burada şuna dikkat edin; hastaların akne tedavisi için  ağızdan alınan tetrasiklin grubu ya da sentetik A vitamini türevleri içeren  (izotretinoin içeren ilaçlar) ilaçları kullanırken çok dikkatli olmaları  gerekiyor. Bunları kullanıyorlarsa güneş ışınlarının yoğun olduğu zamanlarda çok  iyi korunmaları ve hatta dışarı çıkmamaları gerekiyor çünkü bu ilaçlar güneşin  hassasiyetini artırıyor. Böyle bir durumda doktorunuza danışmadan ilaç  kullanmayınız."

Güneşten koruyucu alırken hem UVA hem de UVB'yi engelleyen koruyucular  kullanmak gerektiğini belirten Koca, ten rengi açık olan kişilerin daha yüksek  koruma faktörlü olanları tercih etmeleri gerektiğini söyledi.

Koca, özellikle sivilceye meyilli ciltlerde daha yağsız güneşten  koruyucu kullanmak gerektiğini, yüzü güneş ışınlarından korumak için kenarları en  az 8 santim olan şapkaları önerdiklerini sözlerine ekledi.