Nisan ayında yapılacak olan Cumhurbaşkanlığı seçimlerine daha uzun bir süre olsa da artık ülkenin gündeminde bu seçimler var…

Akıncı’nın adaylığı kesin, zaten bunu yaptığı açıklama ve ziyaretlerde de ima ediyor!

Çok büyük ihtimalle Erhürman da aday olacak çünkü CTP’deki gelenekler buna işaret ediyor…

Solda iki aday tamam!

Ama sağda öyle değil…

Ciddi bir kaos yaşanıyor!

Bolca aday var da bolluk için de yokluk gibi bir şey bu…

Planlar, projeler, taktikler ve işbirliği olasılıkları!

Önce muhtemel adayların listesine bakalım;

Ersin Tatar,

Kudret Özersay,

Sibel Siber,

Serdar Denktaş,

Erhan Arıklı…

Tabi ki sürpriz isimler de çıkabilir!

Ne kadar çok aday o kadar kafa karışıklığı demektir…

Tabi ki sağ oyların bölünmesini de bunlara eklemek gerek!

Zira sağın genelinde oyların yüzde 70’e yakını sağ eğilim olduğunu düşününce oyların bölünmesi sol adayların işine yarar…

Bu arada Tatar’ın kafası hala karışık…

Aslında o işin başından söylemişti Cumhurbaşkanı adayı olmak istemediğini!

Ama, hele de son haftalarda üzerinde ciddi bir baskı yaratıldı bazı partililer tarafından…

Adına da ‘taban böyle istiyor’ denildi!

Hangi tabansa artık bu…

Oysa Tatar’ın bazı haklı endişeleri var bu konuda!

Yüzde 40’a yakın olan parti oy oranının Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde yüzde 30’lara hatta daha aşağılara düşmesi…

Bu da demektir ki Tatar’ın genel başkanlığı tehlikeye girer!

O çok mühim parti tabanı bu sefer de Tatar genel başkanlığını bıraksın diyecektir…

UBP bu, her türlü tezgah mevcut!

Adamı vezir de ederler rezil de…

Zira, Tatar aday olsa bile partinin tüm oylarının kendisine gitmeyeceğini biliyor!

Bilinmedik o kadar çok muhalif var ki parti içinde!

Sağın diğer adayı Özersay’ın da bir hayli dumanlı…

O zaten yola Cumhurbaşkanlığı için çıkmıştı, tecrübesinin de hedefe yakınlaştıracağını biliyordu ama hükümet bozup yeni hükümet kurunca bütün dengeler bozuldu!

Ciddi bir muhalefet var kendisine kamuoyu tarafından…

Aday olup olmama arasında gidip geliyor!

Bir kısım partili aday olmasından yana tavır koyarken bir kısım da bir dahaki seçimleri beklemesinin daha makul olacağını düşünüyor…

Dinlensin, iktidarda verdiği sözleri yerine getirsin, halkın güvenini yine kazansın diyenler epey fazla!

Sağda ortak aday projesi de mucizelere kalmış durumda…

Bizce de aday olmamalı!

Çünkü daha çok genç ve siyasette önü açık…

Erken mahalleye gitmesi siyasette bize göre kayıp olacaktır!

Serdar Denktaş’ın da DP Genel Başkanlığından istifa etmesinin perde gerisi artık belli oldu…

Sürpriz aday çıkmazsa Fikri Ataoğlu, DP’nin yeni genel başkanı olacaktır!

O da ağzındaki baklayı çıkardı…

Daha doğrusu Denktaş’ın ağızındaki baklaydı bu!

Sağda ortak aday olmak…

30 yıllık siyaseti Saray’da noktalamak!

Burada soyadına çok güveniyor, siyasette de hayli tecrübeli ve Kıbrıs konusunda donanımlı…

Ama sağda ortak aday olması çok ama çok zor!

Bir de Ankara faktörü var ortada…

Serdar Denktaş’ın özellikle de muhalefete düştükten sonra Ankara ile ilgili açıklamaları ve tepkileri önünde hep engel olacaktır!

Denktaş, Ankara’ya dik duruşu kendine avantaj görse de başta UBP’den desteği zor alır ya da çok az alır…

YDP de ağzındaki baklayı çıkaranlar listesine girdi…

Önceki akşam Arıklı, Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde sağda milli mutabakat çağrısı yaptı…

Akıncı’ya tepki mesajları olsa da aslında bir anlam da sanki de Denktaş’ı adres gösterdi!

İki partinin geçtiğimiz aylarda ki dirsek temaslarının perde gerisi de böylelikle aralanmış oldu…

Sonuçta YDP, daha çık DP’den kopup gidenlerin yoğun olduğu bir parti konumundadır!

Oylarını da her geçen gün artırmaktadır ki DP’yi bile fazlasıyla geride bıraktığını gerçek…

İleride siyasi bir işbirliği olması da muhtemel ama bu konuda Cumhurbaşkanlığı seçimleri için ‘kendi adayımızı çıkaracağız’ sözünü de unutmamak gerek!

Bir de parti içinde Denktaş’a kızıp da YDP’ye gelenleri…

Sağ adaylar arasında Sibel Siber’i de yabana atmamak gerek…

Ne ilginçtir ki geçen seçimlerde sol parti olan CTP’nin adayı olarak yarıştı ama şimdi aday olursa, her ne kadar benim sol kesimde de oylarım var dese de gerçekte sağın adayı olacak!

Ama o da daha kararını veremedi…

Çok seveni sayanı olsa da seçim bu kimin kime oy vereceği belli olmaz ki!

Sonuçta sağda aday bolluğu oldukça, kafalar da hep karışık olacaktır…

Tabi ki bundan en fazla bize göre Erhürman yararlanacaktır!

Sol bir partinin adayı olsa da ortada duruşu ve yelpazeyi geniş tutması siyasetteki basamakları hızla tırmanmasını sağlamıştır…

Solda sıkıntı yok!

Ama sağ partiler bolluk içinde yokluk yaşıyor…

Mutabakata varamazlarsa da hiç aday göstermesinler daha iyidir!

MESAJ KUTUSU

Sayın Kudret ÖZERSAY, Kalkınma Bankası’nın başına atamak istediğiniz müdür hem banka içinde hem dışında kaygı verici bir durum olarak nitelendiriliyor. Bir kez daha düşünmekte yarar görüyoruz…

Sayın Mustafa ÜRÜNCÜOĞLU, İskele Kaymakamı olarak bölgede ünlü bir iş adamının oğluna ve kızına verdiğiniz sosyal konut ve iş yeri arazisi duyanların büyük tepkisiyle karşılandı. Evi olan gençlere sosyal konut arsası verildiğini de ilk kez sizden öğrenmiş olduk!

Sayın Akile BÜKE, hangi YÖDAK üyesinin hangi üniversitelerle dirsek temasında olduğu konusunda bilgi sahibi olmakta yarar görüyoruz. Zira bu konuda ileride bir bomba patlarsa siz de altında kalabilirsiniz, bizden uyarması!

Sayın Ali PİLLİ, Onkoloji Hastanesi’nde yaşanan hekim savaşlarının önüne geçmezseniz pek yakında burada çalıştıracak uzman bulamayabilirsiniz. Çok çirkin saldırılar ve karalama kampanyaları yapılıyor haberiniz olsun istedik!

Sayın Ersin TATAR, siz her ne kadar Kıbrıs konusunda çeşitli oyunlar sahnelendiğini dile getirseniz de parti içindeki bir takım oyunlara da hazırlıklı olun deriz. Partide o kadar çok taban oluştu ki temkinli olmakta yarar görüyoruz…

Sayın Ramadan KAMİLOĞLU, Bakanlar Kurulu aldığı son kararlar artık sizin hastane de devlete yoğun bakım hastaları için hizmet vermeye devam edecekmiş. Partili olunca önünüzdeki kapılar daha kola açılıyor değil mi?

Sayın Hasan TOPAL, çok yakınlarınız son günlerde siyasette huzursuz günler geçirdiğinizi belirten konuşmalar yapıyor diye duyduk. Bir süredir sakindiniz hayırdır bilmediğimiz yeni gelişmeler mi var acaba?

Sayın Dursun OĞUZ, kabinede en hareketli ve en fazla gezen bakan unvanına ulaştığınızı biliyor muydunuz? Sizin müdür ve yöneticiler hızınıza yetişemediklerinden şikayete başladılar bile…

Sayın Çilem DAĞISTANLI, Merkezi Cezaevi’nde kadın mahkumların etkinlikleri konusunda harikalar yaratmaya devam ediyorsunuz da Allah da size gönlünüze göre versin. Bakalım erkek mahkumları da düşünecek olan birisi çıkacak mı?

Sayın Erdal ONURHAN, siz Kıb-Tek’e istihdam yapılacağını açıkladıktan birkaç saat sonra bazı partili gençleriniz dereyi görmeden paçaları sıvayan konuşmalar yapmaya başladılar bile. Umarız istihdamlarda tüm gençlere eşit muamele olur!