Yine bir seçim dönemi, yine rüşvet iddiaları

Hayatımıza 1980'li yıllarda Türkiye Cumhuriyeti'nin merhum Cumhurbaşkanı Turgut Özal döneminde söylediği "benim memurum işini bilir" sözleriyle giren rüşvet o günden beridir yaşantımızdan tıpkı kanser gibi çıkamamış.

Aşağıda yapacağımız benzetmelerde istisnai kişileri tenzih ederiz ancak hepimiz biliyoruz ki;

Okulda sınıfını geçmek veya daha yüksek not almak isteyen öğrenci, okuldaki öğretmeninden ders almaya,

Hastahanede erken ameliyat ve ileri tetkikler için daha rahat muamele görmek isteyen hasta, devlet hastanesi doktorunun kliniğine gitmeye,

Tapudaki işlerinin hızlı olmasını isteyen işadamı tapuda çalışan ayaklı emlakçı aracılığı ile gayrımenkul almaya,

Projelerinin bürokrasiye takılmadan olabilecek en yüksek imarla iş yapmak isteyen müteahhit Şehir planlamada çalışan bir mimarla akrabalığı veya ortaklığı olan mimara proje çizdirmeye,

İşyerine telefon hattı almak isteyen işyeri sahibi telefon santralini telefon dairesinde çalışan teknisyene kurdurmaya,

Öyle bir alışmışız ki, bunların rüşvet olmadığına kendimizi inandırmışız.

Sonra bir bakmışız ki bunlar kesmiyor, siyasilerin aldığı rüşvet rakamları ile ilgili iddialar dudak uçuklatan cinsten milyon sterlinlere ulaşmış,

Kalkınma kredilerinden komisyon adı altında rüşvetler alınmaya başlanmış,

Kamu kaynaklarından faydalanmak isteyen vatandaştan aleni rüşvetler istenmeye başlanmış,

İşte tam da o noktada vatandaş da oyunu artık pazarlamaya başlayarak o da kendi oyu için rüşvet istemeye başlamış.

Vatandaşın oyunu satmasıyla ilgili ilk iddia da geçtiğimiz yıllarda yine siyasilerimiz tarafından üstü kapalı dillendirilmiş en sonunda yine DP Genel Başkanı Serdar Denktaş tarafından aleni olarak ortaya atılmıştı.

Serdar Denktaş vatandaşın oyunu vermek için para aldığını bunun seçim rüşveti olduğunu bununla ilgili soruşturma açılması gerektiğini yazılı ve görsel basın aracılığıyla açıklamıştı.

Neticesi ne mi olmuştu ? Tabii ki konu unutulup gitmişti...

Yine bir seçim dönemi, yine Milletvekili adayları ve yine rüşvet iddiaları...

Bu sefer Milletvekili adaylarıyla ilgili önce aleyhte yapılan haberler, sonrasında alınan rüşvetlerle leyhte haber yapmaya başlayan "gazeteciler" gündemde...

Yıllarca aleyhte yüzlerce yayın yapılan bir milletvekili adayından alınan dudak uçuklatan rakamlar karşılığında suspus kesilen Rüşvetçi, Tetikçi "GAZETECİLER"...

Şimdi bunlara yine Serdar Denktaş'ın iddialarına göre Rüşvetçi Anket şirketleri de katılmış...

500,000.-TL evet tam tamına beş yüz bin Türk Lirası rüşvet istendiği iddiası...

Hayatımızın her alanına sirayet eden kanser gibi bir illet Rüşvet....