Levent Özadam - Mesaj Kutusu

[email protected]

Geçenlerde Bakan Çavuşoğlu açıklamıştı…

Önümüzdeki sene okullarda tam gün eğitim için pilot bölge uygulaması başlatılacak diye!

Sonra da güya ülke genelinde tam gün eğitime geçilecekmiş…

Kendi inandıysa biz de inandık!

Tam gün eğitim konusunda pilot bölge uygulaması bu ülkede yabancı değildir…

Daha önce de denendi!

Geldiğimiz nokta ortadadır…

Devlet okullarından özel okullara kaçış hızla devam ediyor!

İnsanlar varlarını yoklarını satıyor, gerekirse borçlanıyor ve çocuklarını özel okullara gönderiyor…

Çünkü haklı yönleri çok!

Adı üstünde oralarda tam gün eğitim veriliyor…

Çocuklar öğleden sonra sokaklarda kaderlerine terk edilmiyor!

Öğlen yemekleri var, servisleri var…

Bir de sendikalar yok!

Özel okullarda zırp pırt eylem ve grev yapılmıyor, eğitim kesilmiyor…

Devlet okullarından çok daha güvenli eğitim kurumları onlar!

Bu arada Bakan Çavuşoğlu gelecek sene için bakanlığa ayrılan bütçeyi bir incelesin…

Tam gün için bu kadar az para ile bu iş olur mu?

Bütçenin en fazla olması gereken bakanlığa verilenler yerlerde sürünüyor…

Dahası da var…

Şu anki bütçe ile hiçbir okul giderlerini karşılayamıyor!

Olan da okul yöneticilerine oluyor…

İster istemez okullara kayıt döneminde önce giyim kuşam paraları veliler için büyük yük!

Sonra da yıllık harcamalar da mecburen velilere yükleniliyor…

Okul müdürleri resmen dilenci durumuna sokuluyor!

Çoğu okulda kalem yok, kağıt yok, fotokopi toneri yok, temizlik maddeleri yok, yok da yok…

Burada iş tamamen müdürlere düşüyor!

Velilere birer yazı gönderiyorlar, yıllık bilmem ne kadar ücret talep ediliyor…

Sonra ortalık kalkıyor!

Bakanlık değil ama okul müdürleri eleştiriliyor…

Hem de acımasızca!

Bir akşam yemeği için 600 TL’yi gözü kapalı verenler çocuklarının yıllık eğitimi için istenen 600 TL’yi vermemek için direniyor…

Okul müdürlerini şikayet ediyor!

Oysa öyle okul müdürleri var ki öğrencilerin tuvalet kağıdı tüketimlerini bile kendi ceplerinden harcıyor…

Bu durum velilerin umurunda bile değil!

Hele bakanlık mı?

Sokmuşlar kumun altına kafalarını, şikayet furyasının geçmesini bekliyor!

Tam gün eğitime geçilecek öyle mi?

Varın gidin Allah aşkına…

Siz önce okulların giderlerini tamamlayın, bu ülkede tam gün filan hikayeden ibarettir!

İngiltere’ye ailesiyle birlikte göç eden arkadaş anlatıyor;

Hayranlığını gizleyemiyor…

İki çocuğunu Londra’da bir ilk okula yazdırmış, çocuklar ilk gün okula gidince kantin olmadığını anlatmış babalarına!

Gerekçesi de gayet açık…

Çocuklar orada tam gün eğitim görüyor, yiyecek ihtiyaçları da okul tarafından karşılanıyor!

Yanlarında da yiyecek bir şey götürmek yasak…

Öğlen yemekleri ve ara öğünler yine okul tarafından sağlanıyor!

Kantin yok, çünkü tüm çocuklar gün boyu eşit olsun isteniyor…

Herkes ne yerse o, ayrılık filan yok!

Sabah okula, akşam evlere kadar eşitlik ilkesi var…

Öğrenci memnun, veliler hayli memnun!

Çok küçük bir ödeme sistemi var ancak bunu ödeyemeyenler bölge belediyelerden aldıkları bir yazı sayesinde kuruş para ödemiyorlar…

Böyle eğitime can kurban!

Aradaki fark şudur;

Onlar gerçek sosyal devletin ne yapması gerektiğini yapıyorlar…

Biz de bırakın sosyalini ortada doğru dürüst bir devlet bile yok!

Allah aşkına söyler misiniz?

Okulların tuvalet kağıtlarını bile öğretmenlerin karşıladığı okullarda tam güne nasıl geçilecek bunun mümkünatı var mı?

Bırakın artık palavra sıkmayı…

Önümüzde yerel seçimler var…

Açıklamalara bakılınca adaylar seçilince bölge okullarında yapılacak olan yenilikleri sıralamaya başladılar!

Bu konuda bir çok proje hazırlıyorlarmış…

Okullarda tek bir eksiklik yaşanmayacak aksine belediye katkıları ile bolluk içinde olacaklarmış!

Atın bakalım tutturabilirseniz ne ala…

Yıllar önce böyle bir yasa çıkarılmıştı, belediyelerin gelirlerinin bir kısmı okullara yönlendirilecekti?

Birkaç belediyenin okullarına katkılarını biliyoruz ama çoğunluk değil okullara katkıyı çalışanlarını bile ödeyemiyorlar…

Onun için ısrarla diyoruz ki;

Yerel seçimlerde adaylar kapınızı çalınca parlak renkli broşürleri almayın…

Ama yapacakları işler için kaynağı nereden bulacaklarını mutlaka sorun!

MESAJ KUTUSU

Sayın Rifat GÜNAY, iki kamu bankasının başka bakanlık altına girmesinden sonra buralara yapılacak olan yeni yönetim kurulu üyelerine dikkat. Bazılarının bu konuda yeterliliği olmadığı konusunda ihbarlar yapılmaya başlandı bu arada banka müdürleri de bu konuda hayli tedirgin…

Sayın İzlem Gürçağ ALTUĞRA, organ bağışı konusunda yaptığınız çağrılar memnuniyet verici ama artık bu ülkeyi yönetenler de örnek olsun diye öncelikle bu bağışı kendileri yapmak gibi bir sorumluluğa sahipler. Daha önce de çağrıda bulunmuştuk, birlikte bu bağışı yapalım mı?

Sayın Turgay AVCI, diplomalarınız konusunda çıkan söylentileri açıklamak için Meclis’e yazı gönderdiğiniz ve açıklamanızı meclis kürsüsünden yapmak istediğinizi talep etmişsiniz. Eğer kabul görürse dünyada bir ilki gerçekleştirmiş olacaksınız, hadi bakalım hayırlısı!

Sayın Aytaç ÇALUDA, yerel seçimler öncesini çok iyi değerlendirip Meclis’teki görevinden alınan oğlunuzu nihayet Cumhurbaşkanlığına danışman olarak görevlendirmeyi kabul ettirmişsiniz. Zaman ve zemin harikaydı değil mi? Bu konuda gencecik bir insanın yıpratılmasına üzüntü duyuyoruz…

Sayın Nazım ÇAVUŞOĞLU, siz tam gün eğitimden dem vururken okul müdürleri resmen dilenci durumuna düşürüldü. Bir çoğu artık tahammüllerinin kalmadığı yönünde dost sohbetlerinde şikayetlerini dile getirmeye başladılar. Okul eksiklikleri konusunda seferberlik başlatmanız bekleniyor…

Sayın Çelebi ILIK, Koop Şirketler Mukayyidi olarak Alsancak Koop Bank’ta 3 çalışanın 60 yaş üstü olduğunu biliyor muydunuz? Bu arada bazı bankalarda toplam 12.5 Milyonluk vurgun konusunda da detaylı açıklamanız bekleniyor, haberiniz olsun istedik!

Sayın Menteş GÜNDÜZ, son iki gündür partinizden istifa edeceğiniz yönünde söylentiler yayılmaya başlandı. Kamuoyunun doğru bilgilendirilmesi için kendi ağzınızdan bir açıklama yaparsanız doğruyu eğriyi herkes öğrenmiş olur…

Sayın Sefer TÜZ, 5G ihalesini rakip firma kazanınca Telsim kullanıcılarında bir telaş başladığı yönünde yorumlar yapılmaya başlandı. Bundan böyle şirket politikanız ne olacak, nasıl bir önlem alacaksınız, detaylı bir açıklama şart oldu değil mi?

Sayın Emin AKKOR, K.T. Gazeteciler Birliği olarak medyada etik olmayan kurum ve kişileri hiçbir yaptırımı olmayan Medya Etik Kurumu’na pas etmeniz kolaycılıktan başka bir şey değildir. Mesleğini tetikçilik olarak yapanları bizzat birliğin kamuoyuna deşifre etmesi en doğru yöntem olacaktır…

Sayın Mustafa ALTUĞ, partinizin yerel seçim belirleme yöntemi belki yanlış olabilir ancak alınan kara da saygılı olmanız konusunda parti merkezinde konuşmalar yapılmaya başlandı. Yok eğer bağımsız olarak çıkmak isterseniz de o da sizin bileceğiniz bir iştir tabi ki…