Kayda Geçsin

Sayın Bülent Arınç ’ın TRT ’nin İftar davetinde yaptığı konuşmayı baştan sona dinledim. Üzülerek söyliyeyim maalesef kendi internet sitesinde yer almıyor, kaçıran kaçırdı ancak kayıtlarda vardır.

İletişim fakülteleri için dönemimiz medyası ve TRT ’ye ait ciddi bir belgedir.

Sayın Arınç ’ın iletişime bakışını konuşmasından anlamamız zordu çünkü  bir bakış söz konusu değildi. 
Esasen iftar vakti öncesi, iletişim, TRT Yayın Prensipleri üzerine konuşma için doğru bir  zaman ve yer midir ayrı bir konu.

Sayın Arınç TRT ’de herkesin önünün açık olduğunu, işini iyi yaptığı takdirde, aldığı para önemli değilmiş, yükselebileceğini anlattı yani TRT ’de uzmanlık önem taşımıyor Arınç ’a göre, sen işini yap gerisini düşünme!

Sayın Arınç hayatında yöneticilik yapmadığını sadece TBMM yönettiğini anlattı niye anlattı anlamadık.
Konuşmasına  ‘Hedef Kitle‘ olarak  TRT çalışanlarını alarak, dedikodu yapmamaları, bir sıkıntı varsa amirlerine, müdürlerine en olmadı sonunda kendisine  bildirimeleri hususunda uyarması ise TRT çalışanları ve ‘Dünya Markası ’ olduğunu iddia ettiği TRT için üzüntü vericiydi. Dedikoducu durumuna düştüler, ve kamuya yayınlandı bu !

Kimdir bu Arınç ’ın taktığı dedikoducular anlayamadık ! 
TRT ’nin ciddi sorunları olduğunu izliyoruz, gizli saklı  olacak hali yok , jenerikleri takip ediyoruz, yapımcı, yazar, oyuncu, repertuar, proje  tercihleri gözümüzün önünde cereyan ediyor ve çok sorunlu noktalar ...lakin ‘dedikodu ’ sorununu bilmiyorduk.

TRT ‘yi bir ‘Dünya Markası‘  olarak tanımlayınca  Sayın Arınç, insan ‘Dünya Medyası ’nda marka  olan kuruluşlarla ister istemez mukayese ediyor.

Örneğin, BBC ’de  yöneticiler veya yönetici olmayan direktörlerden müteşekkil  idari heyeti ve hepsinin başı konumunda olan Genel Müdürün,  ( BBC de Genel Direktör aynı zamanda yayınların  ‘ Baş Yazar ’ ı (editor-in-chief )  bütün kurguların sorumlusu ve başı konumundadır  ve BBC Trust tarafından atanır) 
bir siyasetçinin karşında ekibiyle tespih taneleri gibi dizilip  bu tür konuşmaları  dinledikleri ve üstüne üstlük  kamuya kendi elleriyle yayınladıkları görülmüş müdür acaba?

Sayın Arınç ’ın konuşmasına dönecek olursak, kalite ve kabiliyete verdiği önemi vurgulamak için  verdiği ‘Terzi ’ örneği ise  hakikaten iletişim tarihine geçecek bir örnekti.

Sayın Arınç beş vakit namazında niyazında dindar ama kötü bir terziye elbise diktirmiyeceğini çünkü onun çuval gibi diktiğini, ama iyi bir terzinin diktiği bir elbisenin  yıllarca kilo verse de, alsa da üzerine oturduğunu söyledi.

Elbise ’nin kilo alsa da verse de üzerine oturması herhalde kumaşının  elastikiyetinden olsa gerek aksi halde Allah ’ın bir mucizesi  demektir Sayın Arınç ,  ölçüler ne olursa olsun büyüyüp küçülebilen bir yapısı var, Allahın Hikmeti ne diyelim.

Daha sonra Sayın Arınç TRT çalışanlarından birinin  balkondan düşerek ölen bebeği için taziyede bulundu , laf açılmışken TRT mensubu olup hayatını kaybedenlere, hayatını kaybetmeyip yakınlarını kaybedenlerin yakınlarına rahmet ve taziyede bulundu , hasta olan TRT mensuplarına Allah ’tan Şifa niyaz etti, ve hatta yakınları arasında ( Kayınvalide, kayınpederleri gibi ayrıntı vererek) hasta olanlar için dua etti.

Konuşmanın kısaca meali budur, incelenmesi gerekir.

Partiler incelesin,parti psikiatrları  incelesin, hukukçular incelesin, sosyologlar incelesin.

Hatta BBC ’nin başı Tony Hall ’a sorsunlar bakalım siyasiler gelip kendilerine bu tür konuşmalar yapıyorlar  mı ve bu konuşmaları dakikalarca  yayınlıyorlar mı, kıstas dünya markası ya...

Sayın Arınç ’ın  bu uzun , tuhaf bir ruh hali yansıtan ve iletişim, komünikasyonla zerrece ilgisi olmayan  konuşmasına  dakikalarca  yer veren TRT, Cumhurbaşkanı adayları Sayın Ekmelettin İhsanoğlu ’na ve Sayın Selahattin Demirtaş ’a  zaman bulamıyor !

Bu tür konuşmalardan vakit kalmıyor herhalde.

Tıpkı içeriği teşkil eden pek çok  işlerden TRT ’yi dünya markası yapacak işlere, kişilere sıra gelmediği , zaman bulunamadığı  gibi.

Bir Dünya Markası olan BBC ’nin başı Tony Hall Kraliyet Opera ve Convent Garden  yönetciliği görevinden BBC ’nin başına gelmiş,  daha önce de ciddi bir yayıncılık hayatı var.

Sayın İbrahim Şahin ’in ise Kaymakamlıktan başlayarak önemli hizmetleri olmakla beraber yayıncı olmadığı bir gerçek.

Daha öncede ihtilal dönemleri, evveli, sonrası bu tür atamalar olmadı değil.

Sayın Şahin ’e has bir durum değil ama ‘Dünya Markası ’ olacaksa TRT,  herşeyi yeniden gözden geçirme zamanı , yayıncılık normları göz önüne alınarak.

Çok kanallı TRT ’miz böyle yönetilerek Yeni Türkiye ‘yi  dünyaya taşıyabilir mi  sorusunu kayda geçiriyoruz.

TRT Ne yapmak istiyor, İktidarı  memnun etmek , ‘Spoil System ’ in parçası olmak mı, yoksa iyi yayıncılık yapmak mı, asıl bu soruyu kayda geçiriyoruz.

Sayın Arınç ’ın dakikalarca yayınlanan konuşması , konuşmanın içeriği  ortada .

Sayın Ekmelettin İhsanoğlu ve Sayın Selahattin Demirtaş‘a  dolayısıyle halka yapılan haksızlık da ortada.

Maalesef  siyaset dünyası kendilerine ayrılan dakikaların dışında pek şikayet etmiyor, bu garip hal umarım bu sefer  TRT ’nin durumunu  tümüyle   gözden geçirmeye vesile olur.
.
TRT ’nin yayın toplantılarında  tartışılan konular, alınan kararların  tutanaklarını sitelerinde yayınlayarak şeffaf bir yönetime adım niye atılmasın .

Madem TRT Sayın Arınç ’ın söylediği gibi bir ‘Dünya Markası ’  BBC örnek olsun !

Şimdilik TRT ne yapmak istiyor belli değil . 
İftar davetinde  TRT ’ciler Sayın Arınç ’dan, suratlarından düşen bin parça halde, hem nasihat aldılar  hem aferin, bir de geçmişlerine dua,  pardon bir de hangi  terziye elbise diktirmeleri gerektiği tavsiyesi .....
Dünya Yayın tarihine bu tuhaf durumla geçtiler .

Sevgiyle
Necef UĞURLU / [email protected]