Aşk, karşı konulamaz bir biçimde arzulanmanın, karşı konulamayan arzusudur” demiş Amerikalı şair Robert Frost. Karışık görünüyor ama tercümesi şu: Arzu arzuyu doğurur. Hakikaten de kimileri aşkta fena halde şanslıyken, kimileri ise “kürk giyse Erzurum’a kar yağmaz” misalidir aşk meselesinde. Hatta bu şeytan tüysüz kişiler, fevkalade güzel/yakışıklı olsalar
da aşk patikasında bahtsız ilerlerler. Çok kişi kendi kendine “Güzelim, çekiciyim, zekiyim ama nedense hayatımın aşkını bulamıyorum” demektedir,
kimileri şeytan tüyünün keyfini sürerken. Peki, şeytan tüylü olmak, insanları bilimsel ya da gayrı bilimsel yöntemlerle kendine aşık etmek mümkün müdür? Leil Lowndes’e göre mümkün. Bilimsel yöntemleri de mevcut hatta. Lowndes, bütün dünyada best seller olan ve Türkçe’ye de bir süre önce çevrilen ‘İnsanları Kendinize Nasıl Aşık Edersiniz’ adlı kitabın yazarı. ABD’de çeşitli TV kanallarında sunuculuk yapmış, sayısız televizyon ve radyo programına katılmış bir iletişimci. Cinsel yaşam üzerine bir kurum olan The Project’in kurucusu, Amerikan Seks Eğitimcileri üyesi. Leil Lowndes, bu çok satan kitabında uzmanların araştırmalarına dayanan bazı teknikler vererek ‘herkesi kendimize aşık edebileceğimizi’ iddia ediyor.

YAKLAŞ YA DA GERİ ÇEKİL

Aşk gözlerde başlar... Etkili bir göz teması, doğrudan doğruya şiddetli sevgi
hisleri uyandırır. Bu iddianın sahibi insan bilimci Helen Fisher, göz
temasının ilkel bir güdü olduğunu söylüyor. Bu temas, insan beyninin ilkel
bir bölgesini harekete geçiriyor ve o anda beyin şöyle bir komut alıyor:
Yaklaş ya da geri çekil. Göz temasıyla avınızda korkuya benzer hassas bir
hal yaratıp, o kişinin vücudunda, aşık oluyormuş hissine kapılmasını
sağlayan feniletilamin hormonu salgılanmasına neden oluyorsunuz. Bu
yüzden en etkili adım, amiyane tabirle, kesişme. Ancak erkeğin ve
kadının bu kesişmeyi farklı okuduğu da bir gerçek. Mesela bir kadın
uzayan göz temasını “Güzel kadınsın, senden etkilendim” gibi anlarken,
erkek ise bu bakışı “Sana açım, seninle tutkulu bir şekilde seks yapmak
istiyorum” gibi yorumluyormuş.

İRİ GÖZBEBEĞİ FAKTÖRÜ
“Madem bakışma bu kadar elzem, daha baştan çıkarıcı bakmanın bir
formülü var mı” diye soranlara “İri gözbebekleri” diyoruz. Psikolog Dr.
Eckhard Hess, bir grup erkeğe, aynı kadının iki farklı fotoğrafını gösterip
gözbebek albenisini incelemiş. Erkekler photoshop’la gözbebekleri
irileştirilmiş kadınları güzel bulmuş. Yani gözbebeklerinizi, avınızın içinde
boğulmak isteyeceği bir havuz kadar büyütmek gerekiyor. “O
karşımdayken masanın altında gözüme damla damlatamayacağıma göre,
ne yapacağım” sorusunu soranlar; merak etmeyin basit bir yolu var.
Avınızın yüzündeki en çekici bölgeye odaklandığınızda gözbebekleriniz
otomatikman büyüyor!

KİRAZ AŞIRMA

Yeni tanıştınız, mesleğinizi sordu, “Avukatım ya da reklamcıyım” dediniz. Konuşma tek kelimede bitti! Olmaz. “Ceza avukatıyım, şu büyük dolandırıcılık vakası vardı ya hani” diye devam etmelisiniz. İncir çekirdeği sohbetlerden kurtulup onun bam teline basacaksanız, kiraz aşıracaksınız. Avınızın
söylediği sıra dışı kelimeler, onun kirazı yani gerçek ilgi alanıdır. Mesela “Bu trafikte spor arabaya binilmez” dedi. Bu cümlede kiraz; spor araba. “Bugünlerde hava çok sıcak, sokak hayvanlarının su bulması zor” cümlesinin
kirazı ise hayvanlar. Anladınız herhalde..

KORKU FİLMİNE GÖTÜRÜN
Duygusal çalkantı yaratacak mekanları seçin, zira duygusal heyecan cinsel çekimi artırır. Dramatik bir oyun, korku filmi ya da bir konser... Endişe ya da heyecanı paylaşmak yakınlaştırır.

ELLERE DİKKAT

Konuşma sırasında avın yani kadının avuç içlerini görmek iyiye işaret. Eğer kadının avuç içi size doğru yönelmişse, bu hoşlandığı anlamına geliyor. Çünkü bu “Teslim oldum” demek. Yani yaklaşabilirsiniz. Kadın avcılar, siz de erkeklerin keskin parmak işaretlerine dikkat edin. Hoşlandığınız adam,
konuşurken keskin parmak hareketleri yapıyorsa, bu heyecan duyduğunu gösterir.

ETKİLEDİĞİNİ GÖSTERİN
Erkek avcılar; “Zaman değişti” diyor kitap. Eski günlerde kaslarınız ya da hızınızla bir kadını baştan çıkarabilirdiniz, ama günümüz kadınlarının gönlünü çalmak için ondan ne kadar etkilendiğinizi göstermeniz gerekiyor, ne yazık ki...

BENZERLİK ÇEKER

Aşıklar hem benzerlik hem farklılık arar. Benzerlik kurmak için konuşmalarda
‘biz’ öznesini kullanmak önemlidir. Konuşurken, onun seçtiği kelimeleri
seçmek de bu etkiyi güçlendirir. Hoşlandığınız kadın kedisinden söz ederken “Minnoş” diyorsa, o kediye siz de “Minnoş” deyin. Hanımlar, bir erkek “Mesleğim” diyorsa, asla “İşin” diye cümleye başlamayın. Küçük Prens’in
yazarı Antonie de Saint Exupery’ ne demiş: “Aşk birbirine bakmak değil, yan
yana durup aynı yöne bakmaktır...”

ERKEKLER ŞIK GİYİNSİN
İlk buluşmada kadının değil erkeğin ne giydiği daha önemli. Syracuse
Üniversitesi’nde yapılan deneyde, erkek denekler orta halli giyinmiş kadın
fotoğraflarını çekici bulurken, kadınlar şık giyimli erkekleri tercih etmiş. Zira evrimsel kuramcılılara göre; kadınlar, iyi giyinen bir erkeğin, yetiştireceği neslin ihtiyaçlarını karşılayabileceğini düşünüyormuş.
KADIN AVCILARIN EN BAŞARILI HAMLELERİ

Araştırmacı Monica Moore’un, 200 kadını incelediği araştırmasına göre en etkili hamleler (Hamlenin karşısındaki rakam o hamlenin deney sırasında kaç kez başarıya ulaştığını gösteriyor)

511 Net bir şekilde gülümsemek
253 Tek başına müzikle dans etmek
96 Kazara karşısına dikilmek
58 Kafayı yana yatırıp kendi boynuna dokunmak
102 Bakıp başını çevirmek ve yeniden bakış atmak
41 Abartılı kalça hareketleriyle etrafında dolaşmak